3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1220
Okunma

YA KISMET
Karanlık bir gölge
Buz kesmiş nefesi
Ölüm ensemizde sevdiğim
Adım adım takip ediyor beni
Evden çıkıyorum bazen
Görüşmek üzere desem
Biliyorum
Ya kısmet diyeceksin
Arkama bakmıyorum
Sadece soğuk nefesini hissediyorum
Mırıldanıyorum bazen
Ne demek istedi
“Ya kısmet” derken
Kafam karışık
Hangi sokağa girsem
Teneşir kokuyor Ankara
Köşe başında eli tırpanlı biri
Şuursuzca buduyor insanlığı
Düşüyor kiminin dalından oğlu
Kiminin nişanlısı
Kiminin daha doğmamış çocuğu
Ve ben ilerliyorum
Nihayet Kızılaydayım
Caddeler
Kaldırımlar dükkanlar dolu
Dolu dolu yaşamak istercesine
Güven diyerek oturuyorlar
Oysa ben
Güvenemiyorum artık
Sadece adının güven
Parkta oturanların güvensiz olduğunu görüyorum
Her bankta oturan bir Azrail
Her çantalı bir bomba
Her kahkahaya boğulan çocuk bir ölü gibi
Suratlar asık
Kaybolmuş tebessümleri
Temkinli iyimserlikle birine merhaba desem
Üfleniyor anında ensem
Rüzgar mı desem
Azrail mi desem bilemiyorum
Herkesten kuşkulanıyorum
Evime geri dönüyorum
Çıkarken ya kısmet diyenler
Hoş geldin değil de
Çok şükür diye karşılıyorlar
Hangi lehçeden konuşuyorlar anlamıyorum
Ve
Tanrının bir bildiği var diyorum.
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (4)