Jean-Jacques Rousseau bir özgürlük filozofudur. Bu bağlamda sivil toplumun çelişkilerini sorgulamış ve bu sorgulamayı gerçekleştirirken de "insan-yurttaş, doğa-toplum, kır-kent ilişkilerini" öne çıkarmıştır. Onun felsefesinde insan doğuştan iyidir ama, toplum tarafından asıl doğasından uzaklaştırılmış ve doğal özgürlüğünü yitirmiş bir konumdadır. Rousseau`nun ereği, toplumda dolayımsız birliğin..»»
Modern dünyanın seküler düzeninde yaşayan insanlar dinlerle olan bağlarını ya tamamen koparmış ya da en aza indirgemişlerdir. Oysa dinlerin eğitimden sanata kibarlıktan dayanışma duygusuna uzanan çok farklı alanda geliştirdikleri yaklaşımlar, derinlikleri, güzellikleri ve özellikle de insanının duygusal dünyasının gereksinimlerini karşılamaları açısından incelenmeye değerdir.
Alain de Botton..»»
Modern dünyanın seküler düzeninde yaşayan insanlar dinlerle olan bağlarını ya tamamen koparmış ya da en aza indirgemişlerdir. Oysa dinlerin eğitimden sanata kibarlıktan dayanışma duygusuna uzanan çok farklı alanda geliştirdikleri yaklaşımlar, derinlikleri, güzellikleri ve özellikle de insanının duygusal dünyasının gereksinimlerini karşılamaları açısından incelenmeye değerdir.
Alain de Botton..»»
XIX. yüzyılda Alman romantikleriyle, Alman idealist felsefesiyle beslendi Rusya. Romantiklerin Ortaçağ sevgisi, Rusya`yı geçmişe yönlendirdi. Geçmişe yönelik millî düşünce bu esintilerle dalgalandı. Dünyada ilk özgün milliyetçilik, Almanlarınki. Ruslar adım adım izledi onları. Alman felsefesşnin merkezlerinde çıkan bütün kitapçıklar en önemsizleri bile- içinde Hegel`in adı geçiyorsa hemen ısmar..»»
Karl Marx`tan, Max Weber`den yahut Fransız Annales Okulundan esinlenen büyük teoriler, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren moda oldu. Oysa, on dokuzuncu yüzyıl sonlarından yirminci yüzyıl ortalarına kadar, aşağı yukarı aynı gereksinimi karşılayan tarih ve toplum felsefeleri vardı. Sorokin, elinizdeki kitabın ilk ayrımında, tarihin estetik yorumlarından başlayarak bunların başlıcalarını öz..»»
Carl Schmitt`e göre Devlet politik olanı tekelinde tutmayı sürdürdükçe devlet olma halini koruyabilir. Yani Devlet`in idesi, politik olana sahip olmasıdır. Politik birliğin en önemli niteliği, kendi içindeki farklılıkları aşabilen bir karar gücüne sahip olmasıdır. Böylesi bir karar gücüne sahip olan Devlet`tir. Politik olan devleti önceler ve devlet tekeline mahkumdur.
Alman politik düşünce g..»»
Bugün kapitalist ekonomi ile birleşerek yalnızca moral değil ekonomik bireyciliği güçlü bir biçimde öne çıkaran liberal ideolojinin sunduğu bireyselliğin yıkıcı etkilerine karşı birlikte özgür yaşam projelerine duyulan ihtiyacın artması cumhuriyetçi geleneği de alternatif söylem arayışları dahilinde yeniden araştırma ve tartışma konusu haline getirmiştir. Kitap bu çerçevede; cumhuriyetçi düşünce g..»»
Din ve Sekürleşme adını verdiğimiz bu eser, üç bölümden oluşmaktadır:
Birinci Bölümde, sekürleşmeyi hazırlayan sebepler, yine, sekülerleşmenin fert ve toplum hayatında meydana getirdiği dönüştürücü etkileri üzerinde durulacaktır. Ayrıca İslam, protestanlık ve sekülerleşme ilişkileri bağlamında konu irdelenerek, "özellikle yeni selefilik hareketi protestan bir söylem midir?" sorusuna cevap arana..»»
Ünlü Marksist siyasetçi ve kuramcı August Thalheimer'in 1927 yılında Moskova'daki Sun Yat-sen Üniversitesinin ikinci sınıf öğrencilerine verdiği "Modern Dünya Görüşü" dersinin notları. Thalheimer çoğunluğu Çinli, bir bölümü Avrupa ülkelerinden gelme, hemen hiçbiri biçimsel felsefe eğitiminden geçmemiş, ama hepsi devrimci siyasi mücadelenin birer parçası olan bir izleyici kitlesine seslenmenin di..»»
Tilki uzanamadığı üzüme neden ekşi der? Peki o zaman yasak meyve neden tatlıdır? Tercihlerimizi ne gibi faktörler etkiliyor? Grubun tercihleri bireyin tercihlerini nasıl biçimlendiriyor? Neden sık sık düpedüz irrasyonel tercihler yapıyoruz? Bunların rasyonel değil de irrasyonel olduğunu nereden biliyoruz? Seçimler zevklere, zevklerse geçmişteki seçimlere bağlıysa, burada bir yumurta-tavuk durum..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.