Hababam Sınıfı’nın idealist ve iyi yürekli Mahmut Hoca’sı, Türk tiyatrosunun İsmail Dümbüllü’den sonraki Kavuklu’su, beyazperdenin ve sahnelerin yorulmak bilmez emekçisi, ustası... Münir Özkul’u birkaç kelimeyle anlatmak mümkün değil kuşkusuz. Özkul üzerine yazılmış incelemeleri ve tanıklıkları biraraya getiren bu küçük derleme, ünlü aktörün bu esinleyici ve cesur çabasını türlü yönleriyle değerle..»»
Tuncel Kurtiz`in kişiliği ve ondan güç alan eğitilmiş ve de eğitilmeye gerek duymayan yeteneği, onu filmlerde yönetmeye çalışanlar için adeta bir Tsunami gibidir. Ne ondan kaçabilir ne de karşı koyabilirsiniz.
Büyüklüğü, görünüşü ve hiç bir koşulda sınır tanımayan o kendine özgü çocuksu ama gürleyen özgürlüğü ezer geçer sizi... Siz mi onu yönetiyorsunuz, yoksa o mu sizi yönetir, hiç bilinmez..»»
Usta yönetmen Halit Refiğ`in 1950`lerden günümüze uzanan deneme ve tanıklık yazılarında kimler yok ki? Toplumsal gerçekçi sinemanın yönetmenleri Metin Erksan, Lütfi Akad, sinemamızda unutulmaz filmlerin yönetmeni Atıf Yılmaz ve yıldız oyuncularla ilgili anılar, anekdotlar, düşünceler...
Yalnızca sinema mı? Edebiyatta, müzikte, resimde, mimaride iz bırakmış usta isimler, Halit Refiğ`in yaşa..»»
Nedir Ertem Eğilmez filmlerini bu denli popüler yapan, yıllar karşısında dirençli kılan, kuşaklar boyunca izlenir ve sevilir hale getiren? Bu neden, örneğin Kemal Sunal gibi sevilen bir oyuncu mu, Sadık Şendil gibi usta bir senarist mi, yoksa Melih Kibar gibi bir müzik adamı mıdır? Türk halkının geleneksel olarak komediye yatkınlığı mı, gülerek unutmaya çalışması mı, geçmişe özlem duygusu mu? Pek ..»»
Türkân Şoray adının büyüsü ve etkisi, sinemaya adım attığı ilk günden beri hiç azalmadı. O, kırk yılı aşkın bir süredir giderek büyüyen bir sinema ikonu. Hem içimizden biri hem de yaşamı, filmleri ve güzelliğiyle asla ulaşılamayan bir yıldız.
Dönemin "Dört Yapraklı Yonca"sının belleklerde ve yüreklerde en derin yer edinen oyuncusu, Türkân Şoray ile Yüz Yüze`de çocukluğunu, filmlerini, korku..»»
Yılmaz Güney için Paris bin bir yüzlü şehirdir. Bu, Yunan Bıçağı öyküsünün başlangıç cümlesidir. Bununla ne demek istediği ise ortadadır. Yurt dışına çıktıktan, yani özgürlüğüne kavuştuktan sonra, pek çok kimse sanır ki rahatlamıştır. Artık istediklerini düşündüklerini rahatça gerçekleştirebilecektir. Esas olan ise her şey daha yeni başlamaktadır. Zorluklar şimdi vardır. Türkiye’deyken ya da hapis..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.