İlay Kitabı - İlay Kitapları

Son dönem Osmanlı Tarihi'nin en önemli doktorlarından ve Şam Tıp Fakültesi dekanlarından Dr. Şerif (Soylu) Bey'in hazırlamış olduğu bu kitap, Erzurum'un I. Dünya Savaşı öncesindeki sıhhı, içtimai coğrafi durumunu ayrıntılı bir şekilde anlatan değerli bir çalışmadır. Kitap sadece Erzurum hakkında değil, o dönemde bu vilayete bağlı olan Erzincan, Karakilise (Ağrı), Bayezit, Refahye, Pülümür, Yusufel..»»

Bu çalışmada 1908-1920 yılları arasında Ermeni-Kürt ilişkilerinin Erzurum, Van ve Bitlis vilayetlerinde nasıl seyrettiği ele alınmış ve bu ilişkilerin, Osmanlı’nın Doğu politikası üzerindeki etkileri ile bu politikanın bölgesel yansımaları ortaya konulmuştur. Çalışma; Erzurum, Van ve Bitlis gibi Ermeni ve Kürt nüfusun bir arada yaşadığı üç vilayette, iki unsurun ilişkilerini geniş bir perspektifte..»»

Tüm su perileri gibi İlayda da bir balerin olmak istiyordu ve her sabah patiklerini giyip, büyük nilüferin üzerinde yapılan dans derslerine katılıyordu. Ama Kraliçe endişeliydi. O güne dek dans edemeyen bir su perisi görmemişti. Kraliçe yakında yanıldığını anlayacaktı. İlayda’nın yeteneği hiç beklenmedik bir anda ortaya çıkacak ve küçük su perisi büyük bir çevre felaketi..»»

İlayda, şelalenin üzerinde oluşan gökkuşağının altında neşe içinde dans ediyordu, ama gölün berrak suları korkunç bir tehdit altındaydı! Küçük su perisi tehlikeyi fark etmişti, ne var ki gölün dibinde kapana kısılacaktı. Gölün suları ve İlayda bu tehlikeden nasıl kurtulacaklar?»»

İlayda uyku saati gelmesine rağmen hala uyuyamamıştı. Annesi ve babasıyla salonda televizyon seyretmek istiyordu. Annesi uyuması konusunda onu son kez uyardı. İlayda, anne ve babasına iyi geceler dedikten sonra isteksizce odasına gitti. İlayda pijamalarını giyip yatağına yattı ama hala uyumak istemiyordu. Onun bu halini gören hayal perisi yanına geldi. İlayda onu gördüğüne çok sevi..»»

Bir süre sonra odasından çıktı. Üzerinde ince kumaştan yapılmış, askılı bir elbise vardı. Ayağına çorap giymemiş, ayakkabı yerine de plajda giydiği terliklerini giymişti. Annesi onu bu kıyafetle görünce çok şaşırdı. Babası da İlayda'yı bu kıyafetle görünce çok şaşırdı. Annesi ile birbirlerine bakıp gülmeye başladılar. İlayda onların neden güldüklerini anlayamadı. Merak içinde sordu..»»

İlayda odasında gününü nasıl geçireceğini dişünüyordu. O sırada omzunun üstünde beliren ışığı fark etti. Işık yavaş yavaş kaybolurken yerine minik, şirin, kanatlı bir şey belirdi. Bu, İlayda'nın hayal perisiydi. İlayda haya perisini görünce çok sevindi. - A a! Ben de yapacak eğlenceli bir şey arıyordum. Ziyaretime geldiğinde göre bana bir hikaye anlatır mısın? (Kitabın İçinden) ..»»