Rızalık Yolu İnsan-ı Kâmil’e Seyrü Sülûk Ve Mârifettulaha Erme
İnsanın içsel dönüşümünü bir köpek metaforu üzerinden anlatan tasavvufî bir seyrü sülûk risalesidir. Kümese girip tavukları yiyen köpeğin hikâyesi, bilinçsizlikten farkındalığa, suçtan telafiye uzanan...
Öz: Bu çalışma, Alevi-Bektaşi geleneğine ait olduğu değerlendirilen bir metni, Marksist sosyal teori ve Nizari İsmaili lideri Hasan Sabbah'ın tarihsel-politik pratikleri ile diyaloğa sokarak analiz etmeyi amaçlamaktadır. Metnin merkezinde yer alan "eline, beline, diline sahip ol" gibi bireysel ahlak ilkeleri ile "rızalık", "helal kazanç" ve "hak-hukuk-adalet" vurgusu, kapitalist ilişkiler ve sınıfsal sömürü bağlamında yeniden okunacaktır. Makale, metnin bireysel telafi (tazmin) çağrısının, Hasan Sabbah'ın Alamut'ta kurduğu iddia edilen mülkiyet ve yönetim modeli ve Marksizmin toplumsal devrim perspektifiyle nasıl bir ilişki içine sokulabileceğini sorunsallaştırmaktadır. Temel argüman, bu metnin potansiyel olarak hem derin bir bireysel etik hem de radikal bir toplumsal eleştiri ve ütopya içerdiği, dolayısıyla "cumhuriyetçi, federatif, konfederatif" yapıların felsefi bir temeli olarak yorumlanabileceğidir.
Anahtar Kelimeler: Alevilik, Bektaşilik, Rızalık, Hasan Sabbah, Marksizm, Tarihsel Materyalizm, Sömürü, Helal Kazanç, Komünal Yapılar.
Giriş
Alevi-Bektaşi metinleri, geleneksel olarak bireyin içsel yolculuğu ve topluluk içi ahlaki erdemler bağlamında incelenmiştir. Ancak, "alınteri dökerek helal kazanç" ve "hak hukuk adalet" vurgusu taşıyan bu metin, açık bir şekilde sosyo-ekonomik bir boyut barındırmaktadır. Bu çalışma, metni yalnızca dini veya felsefi bir metin olarak değil, aynı zamanda içkin bir sosyal adalet arayışının ifadesi olarak ele alacak ve onu, 11. yüzyılın devrimci bir dini-siyasi önderi (Hasan Sabbah) ve 19. yüzyılın radikal bir sosyal teoriği (Marksizm) ile karşılaştırarak derinlemesine inceleyecektir.
Metnin ahlaki ilkeleri, kapitalist bir toplumda radikal bir anlam kazanır.
"Elini yanlış cebe atma" ve "Helal Kazanç": Bu ilke, bireyi gasp, hırsızlık ve rüşvetten men eder. Marksist bir perspektiften bakıldığında, kapitalist sistemin kendisi, artık değer sömürüsü yoluyla işçinin emeğine "elini yanlış cebe atmak" olarak yorumlanabilir. Kapitalist, üretim araçlarına sahip olmanın verdiği güçle, işçinin emeğinin karşılığını tam olarak ödemeden, onun yarattığı değere el koyar. Bu, kitlesel ve yapısal bir "yanlış cebe atma" fiilidir. "Helal kazanç" tanımı, bu bağlamda, sömürü ilişkilerinden arınmış, emeğin tam karşılığının alındığı bir üretim tarzına işaret eder.
"Alınteri dökerek emek harcayarak... üreterek": Bu ifade, Marksizmin emek-değer teorisi ile doğrudan örtüşür. Değerin kaynağı, metada somutlaşan insan emeğidir. Metnin "üreten insan"ı, Marksist teorideki "proletarya"nın etik ve onurlu tanımı gibidir. Ancak metin, sınıf bilinci yerine bireysel ahlak bilincini öne çıkarır.
2. Bölüm: Rızalık ve Tazminat: Bireysel Telafiden Toplumsal Devrime
Metnin "rızalık" felsefesi, bireysel düzeyde işler, ancak toplumsal düzeyde yankılanır.
"Yıktığını yap, döktüğünü doldur": Birey, verdiği zararı tazmin etmekle yükümlüdür. Peki ya sistemik ve tarihsel zararlar? Sömürgecilik, sınıf tahakkümü, ekolojik yıkım? Marksist teori, bu tür yapısal "yıkımların" bireysel tazminle değil, ancak toplumsal devrimle – yani mülkiyet ilişkilerinin ve siyasi yapının kökten dönüştürülmesiyle – "doldurulabileceğini" savunur. Metnin bireyci dili, bu noktada toplumsal analizle gerilim içine girer.
Hasan Sabbah ve Alamut'un "Komünal" Yapısı: Tarihsel anlatılar (çoğu düşmanları tarafından yazılmış olsa da), Hasan Sabbah'ın Alamut Kalesi'nde hiyerarşik ancak mülkiyetin komünal olduğu, fedailerin kişisel mülkten ve dünyevi zevklerden arındırıldığı bir model kurduğunu iddia eder. Bu, metindeki "yanlış yatakta uyuma, elini yanlış cebe atma" ilkelerinin, bireysel ahlaktan kolektif bir örgütlenme prensibine dönüşmüş hali olarak okunabilir. Sabbah'ın "cumhuriyetçi, federatif, konfederatif" bir yapı kurduğu iddiası abartılı olsa da, merkezi otoriteye (Selçuklu Sünni iktidarı) karşı özerk, adem-i merkeziyetçi (federatif) bir direniş odağı yarattığı söylenebilir. Bu, metindeki "hak hukuk adalet" arayışının silahlı ve örgütlü bir tezahürüdür.
3. Bölüm: "Allah'ı İnsan Yarattı"nın Radikal Yorumu: Din ve İdeoloji Eleştirisi
Marksist Din Eleştirisi ve "Allah'ı İnsan Yarattı": Karl Marx, dini "halkın afyonu" olarak görür; ezilen sınıfların acılarını dindiren ve gerçek dünyadaki sömürüyü meşrulaştıran bir yanılsama. Metindeki "Allah'ı insan yarattı bakışıyla bak" ifadesi, bu eleştiriyle şaşırtıcı bir paralellik gösterir. İnsan, içinde bulunduğu toplumsal ve iktisadi koşulların bir ürünü olarak tanrı tasavvurları yaratır. Feodal bir toplumun tanrısı mutlak bir kralken, kapitalist bir toplumun tanrısı gözlemlenmesi zor, evrenin uzak bir mühendisi gibidir. Bu ifade, dini, ideolojik bir üst yapı kurumu olarak analiz etmeye davet eder.
Hasan Sabbah'ta Batıni Yorum: İsmaili öğreti (batıni), dini hükümlerin (zahir) ardındaki içsel, ezoterik ve akılcı anlamları araştırır. "Allah'ı insan yarattı" ifadesi, bu gelenekte, tanrısal gerçekliğin insan zihnindeki sınırlı yansımaları olarak okunabilir. Sabbah, bu batıni akılcılığı, yerleşik Sünni dini otoriteyi (Selçuklu uleması) meşruiyetini yitirmiş bir "ideoloji" olarak reddetmek ve kendi alternatif otoritesini inşa etmek için kullanmıştır.
4. Bölüm: Sentez ve Çözümleme: Devrimci Bir Etik Olarak Rızalık
Metnin "insan" tanımı dört ayak üzerine kuruludur: Akıl-Bilim, Sevgi-Ahlak, Adalet-Hukuk, Emek-Helal Kazanç. Bu dörtlü, kapitalist modernitenin insanı parçalayan, aklı emekten, ahlakı hukuktan ayıran yapısına köklü bir itirazdır.
Hasan Sabbah, bu dörtlünün "adalet" ve "emek" boyutunu silahlı bir örgütlenmeyle, "akıl" boyutunu batıni bir eğitimle, "ahlak" boyutunu da fedailerinin disipliniyle hayata geçirmeye çalışmıştır. Ancak modeli, bir seçkinler devrimi (öncü parti) olarak kalmış, kitlelerle ilişkisi sınırlı olmuştur.
Marksizm ise, "rızalık" kavramını sınıfsal temelde ele alır: Gerçek rıza, ancak sömürü ilişkisinin ortadan kalktığı, insanların özgürce üretip özgürce ilişki kurduğu komünist bir toplumda mümkündür. Proletaryanın devrimi, tüm toplum adına yapılan en büyük "yıktığını yapma, döktüğünü doldurma" eylemidir.
Sonuç
İncelenen Alevi-Bektaşi metni, bireysel ahlak ile toplumsal adalet arayışını iç içe geçiren zengin bir metindir. Onu yalnızca spiritüel bir rehber olarak okumak, içerdiği radikal sosyo-ekonomik eleştiriyi gözden kaçırmak olur. Metnin "helal kazanç" ve "rızalık" vurgusu, kapitalist sömürüye içkin bir reddiyedir. Hasan Sabbah'ın pratiği, bu öğretilerin tarihsel bir dönemde nasıl örgütlü, direnişçi ve hatta devrimci bir forma bürünebileceğinin kanıtıdır. Marksist teori ise, buradaki bireyci ve yerel söylemi, evrensel ve sistemsel bir analizle tamamlayarak, "yıktığını yapma" ilkesinin nihai hedefinin, sömürüsüz bir sınıfsız toplum (komünizm) olduğunu gösterir. Bu metin, bu nedenle, "cumhuriyetçi, federatif, sosyalist" arayışlar için derin bir felsefi ve etik dayanak sunar.
Kaynakça
Alevilik-Bektaşilik için:
Ocak, Ahmet Yaşar. Osmanlı Toplumunda Zındıklar ve Mülhidler. Tarih Vakfı Yurt Yayınları. (Heretik hareketler bağlamında).
Birdoğan, Nejat. Aleviliğin Doğuşu: Kızılbaşlık Tarihi. Kaynak Yayınları.
Hasan Sabbah ve İsmaililik için:
Hodgson, Marshall G. S. Haşhaşiler: İslam'ın Radikal Bir Kolunun Tarihi. (Çev. Gökhan Cansız). Altıkırkbeş Yayınları. (En ciddi akademik çalışma).
Daftary, Farhad. İsmaililer: Tarihleri ve Öğretileri. (Çev. Ercüment Özkaya). Doruk Yayınları.
Lewis, Bernard. Haşişiler: İslam'ın Ortasında Bir Örgüt. (Çev. Haluk Baltacı). Hürriyet Yayınları. (Daha geleneksel, eleştirel bakış).
Marksist Teori için:
Marx, Karl. Kapital: Ekonomi Politiğin Eleştirisi, Cilt 1. (Çev. Mehmet Selik, Nail Satlıgan). Yordam Kitap. (Emek-değer teorisi için).
Marx, Karl & Engels, Friedrich. Komünist Manifesto. (Çev. Celal Üster, Nur Deriş). Can Yayınları.
Luxemburg, Rosa. Kitle Grevi, Parti ve Sendikalar. (Çev. Cangüzel Güner Zülch). Yazın Yayıncılık. (Devrimci pratik üzerine).
Marksist Din Eleştirisi için: Althusser, Louis. İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları. (Çev. Alp Tümertekin). İthaki Yayınları.
Karşılaştırmalı ve Teorik Çerçeve için:
Weber, Max. Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu. (Çev. Zeynep Aruoba). Ayraç Yayınevi. (Din ve ekonomik davranış ilişkisi için).
Fromm, Erich. Sahip Olmak ya da Olmak. (Çev. Aydın Arıtan). Arıtan Yayınları. (İnsan doğası ve toplum eleştirisi için).
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.