Manasız sözden horoz sesi daha iyi gelir. O manasını bilmese de hiç olmazsa öteceği zamanı bilir.
Zaman bağının baharını da gördük güzünü de, üzerimizden neşe rüzgarları de geçmiştir gam fırtınaları da.
İnsanda bir dil, iki kulak vardır. Sen de bir defa söylersen, iki defa sus!
Onun dışındaki her şeyden elini yıka. Yaratılmışlardan ümidini kes. Her nefeste söylediğin bu olsun: Allah yeter, geriye kalanlar heves.
Biz bu yüksek mevkiler meydanında koşturan nice usta binici görmüşüz ki onlar bir can alıcı “ah” okuyla yerlere serilmişlerdir.
Yüksek mevkilere ulaştım, talihim iyi gidiyor’ diye sakın mağrur olma, kibirlenme. Biz binlerce gurur sarhoşunun sonradan ayıldığını, sıkıntıya düştüğünü görmüşüz
Güzelliğe ulaşmak için ne gayret etmek ne de istemek yeterlidir. Sevgilinin meclisine ulaşmak için şu âlemde bahtın gülmesi lâzımdır.)
Güneşin tevazu ile toprağa düşen bir çiy damlasının imdadına yetişip onu buğu haline getirerek tekrar göklere çıkarması gibi, alçak gönüllülük gösteren insanların da Allah ﷻ yetişir imdadına
Her sine aşk sırrını taşımaya uygun değil
Ey şiir arasında garip kelimeleri (kullanarak bilgiçlik) satan! Gazel kitabı, lûgat nüshası değildir!
Çıkarsız iş yapmaz şimdiki insanlar, Kimse ibadet etmezdi, cennet olmasa.
Gönlü doygun ve alçak gönüllü ol. Böylece selamet gül bahçesine kök sal
Namazın rükünlerine hürmet et, bütün işlerine Allah kerîmdir.
Ey âlim kişi, bir düşün, herkesi sultanın huzuruna alırlar mı
Edebi terk etmekten sakın.Zira burası Allah-ü Teala’nın sevgilisi olan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in bulunduğu yerdir. Bu yer, Hak Teala’nın nazar evi, Resul-i ekremin makamıdır..
Kâinat kitabı hikmet sırlarıyla doludur, Şikâyet cahillikten, feryat ise idraksizliktendir.
O ne zaman istese gönülde baş köşeye kurulur ve hükmünü icra eder.
Her değerli incinin kadrini anlayan, bilen yok; kabiliyet çarşısında terazi kalmamış
Kısa boylu ağaçlar, mütevaziliğin bereketi ile meyve yüklüdür. Servinin başının yukarda olması-kibirli olması- onu meyveden mahrum etmiştir.
takdir olunmamis rızık eline geçmez
Bir gönlün kapısı açılmazsa, bin bahar olsa ne yazar?"
Nedir bu emanet? Çok kıymetli bir şey olsa gerek! Müminin kalbi için Allah Tealânın evi denir Bundan kıymetli emanet mi olur?
Talih meyhanesinde -geldiğin yüksek mevkilerde- çokta gururlanma çünkü biz gururundan sarhoş olanların binlercesini daha sonra sersemlemis halde görmüşüz
Ey ay yüzlü sevgili! Ayrılığın insana vesvese veren gecelerinde, sen gelmeyince zihnime neler neler gelir bir görsen! "
Perilere benzeyen o güzel, yarım bir gülümseme, bir iltifat bakışı ile ettiği bütün eza ve cefaları unutturdu.
Tevâzû ile toprağa düşmüş olan çiğ damlasının, Herkesten evvel, -sabah ilk ışıkları ile göğe çıkararak- güneş yetişir imdâdına."
Çiğ damlasına bak yüzünü yere sürdü de bu tevazuna karşılık sabah güneşi onu göklere yükseltti. İbret al! Yüzünü yere sürmeden yükselemezsin
Çok görmüşüz yıkılışını zalimlerin, Fırsat bulduklarında gönül incitenlerin
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.