“Denize düştüğüm anda bir iki kere yuvarlandım, battım, çıktım. Çünkü güverteden atlamış idim. Gerçi güverte bir derece alçalmış bulunuyordu. Gemi (Mithatpaşa) ağır ağır suya giriyordu... Biz bir türlü gemiden ayrılamıyoruz. Tahtada bulunanlara bir parça gayret edin gemiden ayrılalım diyorum. Hiçbirisinde lakırdı anlamak yok. Yarabbi şimdi gemi denize girdiği anda bizi de çekecek burada öleceğiz, ..»»
Nefeslerimizi tuttuk beklemeye başladık. İçimizden “İnşallah askerler duymaz” diye dua ediyorduk. Ama öyle olmadı; çok geçmeden nöbetçi askerin sesini duyduk: “Kimdir o!” Osman Ağa, 1670’lerin başlarında, günümüzde Romanya’nın batısında yer alan Temeşvar’da dünyaya geldi. Asker bir babanın çocuğu olması nedeniyle kale muhafız birliğinde görev aldı ve kısa zamanda yükselerek genç yaşta birlik zabit..»»
Bir Osmanlı Subayının Esaret Günlükleri, I. Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi’nde Ruslarla yapılan muharebelerde esir düşen Mülazım-ı evvel (Üsteğmen) Hüseyin Hamit Efendi’nin esaret günlüklerinden oluşuyor.
İki defter halindeki günlükler, kendisinin Sibirya’ya olan esaret yolculuğunu, Nikolsk kampındaki esaret hayatını ve 1918 yılında esaretten kaçıp Türkiye’ye olan yolculuğunu anlatıyor. İlk de..»»
“Umutsuzluğa asla yer yok” diyerek çıkıldı bu yola! Zorluklar, sıkıntılar, kaygılar vardı ama hepsinin karşısında biraz cesaret ve biraz umut olmak zorundaydı. Bir zaman tünelinden geçercesine, ülkemizin son yıllarının acı tatlı tüm gelişmelerini bir film şeridi gibi izlercesine...
Türkiye’nin en çok izlenen sabah haberlerini 6 yıldır hazırlayan İsmail Küçükkaya’nın düne, bugüne ve yarına not d..»»
Türkiye'de on farklı sektörde pazarlanan on farklı markanın ekonomik kriz sırasında sergilediği cesareti anlatan on değişik öykü, bu kitapta markaların dilinden aktarılıyor.
Birbiri ardına gelen ekonomik krizler sırasında, markalarına pazarlama yatırımı yapmaya devam etmiş ve pazarda başarısını kanıtlamış markaların öykülerini kendilerinden dinliyoruz.
(Arka Kapak'tan)
..»»
***Ayağa kalkın ey rahat rahat uyuyan kadınlar! Duyun sesimi ey umursamaz kızlar!***
Aslında kölelik hala bitmedi, tüm vahşiliği ve gaddarlığıyla devam ediyor.
Hangimiz gerçekten özgürüz, hangimiz gerçekten köleyiz?
Sadece derimizin rengi mi belirler kaderimizi?
Afrika'dan Amerika'ya getirilen ve köle olarak çalıştırılan siyahların öyküsünün küçük bir kısmıdır bu kitap. Gerçek bir hayat hikaye..»»
Şehnaz, koşar adımlarla meçhule doğru ilerlerken, birdenbire olduğu yerde durup, elindeki tahta bavulu sol dizine dayayıp bekledi. Sonra içi burkularak geriye dönüp doğduğu ve büyüdüğü eve son defa baktı ama belli belirsiz görebildi... ... Fakat ne kendi, ne de komşularının evlerinde, görmek istediği telaş ya da hareketlilik vardı. Her yerde tam bir sessizlik hâkimdi. Sanki evi, komşuları, hatta b..»»
"Ayağa kalkın ey rahat rahat uyuyan kadınlar! Duyun sesimi ey umursamaz kızlar!"
Aslında kölelik hala bitmedi, tüm vahşiliği ve gaddarlığıyla devam ediyor.
Hangimiz gerçekten özgürüz, hangimiz gerçekten köleyiz?
Sadece derimizin rengi mi belirler kaderimizi?
Afrika'dan Amerika'ya getirilen ve köle olarak çalıştırılan siyahların öyküsünün küçük bir kısmıdır bu kitap. Gerçek bir hayat hikayesidir...»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.