Sohbetin büyüsüyle, hayli geçmiþti zaman
,,Yavaþ yavaþ gidelimˮ dedi þâirim Osman
Ahmed Paþa: ,,Gidelimˮ dedi bir adým atýp
Yürüyüþü arslana, benziyordu týpa týp
Kaldýrýmlar yaðmurdan tamamen ýslanmýþtý
Adeta demir gibi parkeler paslanmýþtý
Onlarý uðurlamak için yürüdü Soner
Bahçenin kapýsýndan çýktýlar birer birer
Karþýya hep beraber, geçtiler karanlýkta
Pek kimse kalmamýþtý bu tarihî sokakta
Sadece boza satan bir genç vardý karþýda
Boyu hayli uzundu; on beþ vardý yaþý da
Karný acýkan Soner gence doðru yürüdü
Bütün ahbaplarýný da peþinden sürüdü
O genç baðýrýyordu: ,,Boza, boza!ˮ diyerek
Herkes ona yaklaþtý bir ,,Merhaba!ˮ diyerek
Genç: ,,Efendim tazedir, isterseniz bir tadýnˮ
Soner merakla sordu: ,,Nedir ki senin adýn?ˮ
Genç baþýný kaldýrýp: ,,Efendim, adým Enesˮ
Soner bozayý tattý: ,,Enes boza hýmm enfesˮ
,,Nerelisin genç adam? Anlat bakalým bize!ˮ
Enes ,,Ben Sivaslýyým; Buyrun bu boza sizeˮ
Çamlýbel, bozasýný alýrken Soner sordu:
,,Hangi ilçesindensin?ˮ Genç adam biraz durdu:
,,Gemerekliyimˮ dedi, Enes sesizce Sonerʼe
Soner de ,,Ben de!ˮ dedi göðsünü gere gere
Dostlarý bozasýný, kaþýklamýþtý çoktan
Ýki kiþi göründü saðdaki dar sokaktan
Þâirler ödemiþti, Enesʼe ücretini
Soner de para için aradý ceketini
Abdest alýrken gece cebinden düþmüþ akçe
Gitse de bulamazdý; çünkü karanlýk, bahçe
Bunu hiç diyemedi boza satan Rafesʼe
Kayýp düþmüþ iþte cepten kadife kese
Sol cebinden çýkardý o güzel kalemini
Âh bir görmeliydiniz gözdeki elemini
Validen hediyeymiþ, bu siyah dolmakalem
Ki onunla yaþamýþ; onunla yazmýþ herdem
Yegâne sýrdaþýydý, âlemde bu lâl kalem
Yaðmur misali indi, o gözlerindeki nem
Soner: ,,Al bu kalemi! Ücret olarak Enesˮ
,,Behemehâl bâhasý bu beyaz bozaya besˮ
Genç, baþýný salladý içtinab eder gibi
Zâtî iþâret etti ,,Hadi al, al!ˮ der gibi
Sonunda, delikanlý almaya ikna oldu
Fakat onu verirken þâirin gözü doldu
Kemal sýrtýna vurdu iki büklüm Sonerʼin
Dünyada tek metasý, kalemdi derbederin
Onu elinden aldý sonunda kahpe felek
Daha hafif kalýrdý, rûhu alsaydý melek
Saðdaki dar sokaktan gelen meçhul adamlar
Onlara doðru geldi ve ,,Hayýrlý akþamlarˮ
,,Acaba burda mýdýr, þeb-i þiirin yeri?ˮ
Diye sordu gruba bu adamlardan biri
Soner ÇAÐATAY (14:03) / 30 Temmuz 2011 / Wuppertal / Almanya
Kelime:
Bes: yeter