10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1606
Okunma

Ne zamandır oğlumun maceralarını paylaşmadığımı fark ettim... Bugün içim sıkıntılı olduğundan ve ancak benim yüzümü güldüren oğlum olduğundan oğlumdan bahsetmek istedim.
Geçenlerde Kayseride ki medreseden oğlum için bir kitap alayım dedim. Böyle ilgisini çekecek ve birşeyler öğreneceği yeni bir kitap. ELİFBA kitabı çarptı gözüme.Ama öyle bildiğim türden değil.Rengarenk ve boyamalalı.Tam çocuklara yönelik öyle güzel hazırlanmış ki,tamam dedim bu kitapla ben oğluma kesin elifba yı öğretirim. Kitabı aldım eve gittim. Zaten oğlumun kitaplarla arası çok iyi.Hatta okumakla arası çok iyi.Daha 4,5 yaşında okuma yazma bilmiyor ama bulduğu herşeyin üstündeki yazıları okumayı becerebiliyor :) Nasıl mı? Hayal gücüyle. Elindeki nesneye ve işine geldiğine göre üzerindekileri sanki gerçekmiş gibi okur. Örneğin; meyveli yoğurt almıştım geçenlerde yine, bir baktım bizimki üzerindekini okuyor.Ne yazıyor anneciğim dedim; okumaya başladı
- Yoğurt çocuklar için çok faydalıdır,çocuklar mutlaka yemelidir :) Nasıl güldüm anlatamam. Ben dedimki oğluma yemekten sonra yiyeceğiz ama tamam mı diye o da bana yine güya yoğurdun üzerinde yazanı okudu :
- çocuklar yemekten önce yiyebilir...
Çok fena bişey şimdiki nesil...
Her neyse ben ELİFBA ya döneyim. Kitabın üzerindeki ve içindeki resimler oğlumun çok hoşuna gitti. Üzerinde KABE resmi vardı ve annem de Umre ye gitmeye hazırlandığı dönemdi. Oğlum da resmi göstererek; - Anneannem buraya gidecek,orda yaşayacak dedi. Bu tabi hepimizin çok hoşuna gitmişti.
Sonra iş öğrenmeye ve öğretmeye geldi.Tabi ki düşündüğüm kadar kolay değildi.Gerçekten öğretmen olmak çok zor bir işmiş dedim. Önceleri çok zorlandım ama kitap gerçekten çok güzeldi ve oğlum 1 hafta içerisinde neredeyse tüm ELİFBA yı öğrenmişti. Şimdi her sabah kreşe gitmeden önce servisi beklerken ELİFBA okumadan çıkmıyoruz evden.Ve akşamları yemekten sonra...
Onun gözlerindeki o mutluluğu hiç birşeye değişmem...