12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3304
Okunma

Değerli Dostlar...
Dünkü Yazımda sizlere iki öğrencim olan Akif ve Murat’tan bahsetmiştim. Akif’i tanımıştınız az buçuk...O yazımdan sonra Akif ve Murat’ın Face bookta yazdığı yorumları yayınlıyorum bu gün. Çünkü bu gün sizlere Murat’ı tanıtırken kullanacağım şiiri anlayabilmeniz, ben ve öğrencilerim narasında nasıl bir diyalog olduğunu kavrayabilmeniz için bu şart...Muratla ilgili yazıyı, daha doğrusu şiiri okurken bir öğretmenin öğrencisi hakkında böyle bir şiir yazmaması gerektiğini söyleyecek arkadaşlar olacaktır. Benim, öğrencilerim için sadece bir öğretmen olmadığımı, onların en yakın arkadaşları olduğumu ve arkadaşlar arasında da böyle muhabbetlerin her zaman olabileceğini görmeniz açısından önce Akif ve Murat’ın yorumlarını kopyalıyorum size...Sonra da Murat’ı tanıyacaksınız.
Akif Yasar: Evvet Sevgili Sami Hocam.Öncelikle bizi unutmadığınız ve bu yazıda kulaklarımızı çınlattığınız için teşekkürlerimi sunarım.Ben tarih sevdalısı bir öğrenci olduğum için(inanın),Sultan Süleyman gibi BeyazRusya’lı bir hanımla evlendim.Düğünümüz temmuz 2012’de.
Anlattığınız maceraların her hocanın nöbetinde aynısı ve birçok farklıları da vardı. Mutfak tüplerinin dışarıda karanlıktaki deposunda 2 yıl sigara içip orasının tüp odası olduğunu iki yıl sonra farkettiğimiz.....Yatakhanede sigara içerken sigara camdan dışarı düştü zannedip maymuncukla açtığımız yatak deposunu yakıp,olay açığa çıkınca maymuncuk anahtarını camdan fırlatıp, o anahtarı 2 gün boyunca arayıp müdüre teslim etmek zorunda olduğum....Kemal Hocamızın arabasının kaportasından inmemekte israr edip onun da sinirlenip son sürat kaportada beni kaplıca yakındarına kadar götürüp geriye yürüyerek gelmek zorunda olduğum gibi bir çok hikayeler.
O yaşlarda yaramazdık ama hocalarımızın sorumlulukları ve kurallar hariç hiç kimseye zararımız yoktu.O günler tekrar gelse aynı davranışları doya doya tekrar yapardım.ama bu sefer derslerime çalışıp adam olurdum.Turizmden sıkıldım.Almanyadan sıkılıp gönüllü teslim olup geri geldim.Cennet ülkemi özlemiştim.Türk dili ve edebiyatı okuyorum 3 yıldır hala birinci sınıftayım.Ama önemli olan en azından okuyorum hocam. :)Sizi unutmuyorum ömrüm boyuncada unutmam.Allaha Emanet Olun Hocam.
Kenan Karayagmur( Murat’ın Face bookta kullandığı isim..Asıl adı Murat Önal ) :)))way yalaka waaayy...Hocam Akif’e aynen katılıyorum ekleyecek hiç bi sözüm yok:))...ne günlerdi bee:):
Akif’i okuduğunuza göre Murat’ın nasıl bir şey olabileceğini sanırım tahmin edebilmişsinizdir.
Murat’ı anlatabilmek pek de mümkün değil. Otuz iki senedir sürdürdüğüm öğretmenlik hayatımda hiç bir zaman unutamayacağım bir öğrenciydi Murat. Ve inanın halen tüm Sandıklı İ.H.L nin en sevdiği öğrencilerin başında gelir...Aşağıda okuyacaklarınzı sadace ve sadece şaka olarak yorumlamanızı özellikle rica ediyorum.
Onu düz bir yazı ile anlatabilmek mümkün olmadığı için şiir yoluyla anlatmaya çalışacağım.
MURAT’IM
Daha geldiği gün işe başladı.
Defteri kitabı hemen boşladı.
Yönetmelikleri vurdu tuşladı.
Kanuna, tüzüğe tecavüz etti.
Az zamanda kim var ise solladı.
Büyük küçük dinlemedi elledi.
Notanın da anasını belledi.
Solfeje, müziğe tecavüz etti.
Herif sanki anadan doğma aktör.
Anlamadı ne molekül ne vektör.
Bırakmadı iğfal etmedik faktör.
Kimyaya , fiziğe tecavüz etti.
Anlamadı nazımdan ve nesirden.
Ne paydadan,paydan ne de kesirden.
Dünya haritası değişti birden.
Tepeye, düzlüğe tecavüz etti.
Son sınıfa oldu tam bir zır deli.
Ne ayağı durdu inan ne eli.
Perişan eyledi yabancı dili
Kamusa, sözlüğe tecavüz eti.
Disipline gide gele yıldırdı.
Hocaların namazını kıldırdı.
Sonunda okul müdürü çıldırdı.
Bilumum özlüğe tecavüz etti.
Bu şiirimi okuyacak olan bazı arkadaşların ‘’ Bir öğretmen öğrencisi için böyle bir şiir yazar mı’’ diye yorumlar yapmasından endişe ederek yazdım bu günkü yazımı…Evet bir öğretmen bir öğrencisi için böyle bir şiir yazmaz… Ama ben hiç bir zaman öğrencilerimin sadece ve sadece öğretmeni olmadım. Her zaman en iyi arkadaşlarıydım. Ve de arkadaşlar arasında böyle şakalaşmalar her zaman olur…Öğrencilik yıllarında asla ve de asla bu şiirden haberi olmayan Murat’a yıllar sonra bu şiirimi gönderdiğimde oldukça hoşuna gitmiş ve unutulmamış olmaktan dolayı duyduğu mutluluğu ifade etmişti bana…Hâla da internet ortamında ve telefonla görüşürüz kendisiyle…
O şirin yeşil gözlerinden öperim Murat’ım. Allah’ın selameti üzerine olsun.