Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Nil Gün
Nil Gün
VİP ÜYE

Evden Çıkmadan (orman Yürüyüşü)

Yorum

Evden Çıkmadan (orman Yürüyüşü)

4

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

887

Okunma

Evden Çıkmadan (orman Yürüyüşü)

Evden Çıkmadan (orman Yürüyüşü)

Akşam üstüydü, cırcır böcekleri öttüğüne göre yaz olmalıydı.
Hala güneş yaktığına göre saat altı falandı diye tahmin ediyorum.Ayağımda şort, spor ayakkabılar ormanda yürüyorum.

ilk baharda ve sonbaharda yürümeyi tercih ettiğim Balçova teleferik ormanında neden yaz sıcağında ve tek başına yürüyorum ki ben.Patika boyunca yürümeye karar verdim.
Yoksa geri mi dönsem.Ama bu temiz hava çok güzel. Biraz daha yürüdüm. İleride ki ağacın gövdesi birbirine sarılmış iki insan figürünü andırıyor..
Şekilleri bir şeylere benzetmeyi severim.O ağacı yakından görmeliyim.

Derken karşıma kocaman bir köpek çıkıyor. Çok korkarım köpekten, Köpek bana havlıyor, beni kovalıyor.Gerisin geriye çığlık çığlığa inanılmaz bir hızla kaçıyorum. Nefes nefeseyim..Durdum, geriye baktım.Köpek yok.

Bu kadar korkmayı kendime yediremiyorum.Tekrar o güzel ağaca doğru yürüyorum.Ama ya yine köpek çıkarsa, geri mi dönsem acaba. Keşke fotoğraf makinem yanımda olsaydı, resmini çekerdim güzel ağacın.

Yanımda hiç bir şey olmadığını farkediyorum ne kimlik, ne cüzdan, ne çanta. Ormanda polis mi çevirecek. Yürümeliyim bu güzel doğada ve o ağacı yakından görmeli, gölgesinde oturmalıyım.

Ama köpek yine karşıma çıkıyor.Aaa çok oldu bu köpek ama çok kızdım, çok sinirlendim öyleki öfkem korkumu yendi.O ağacın altında oturmama hiç bir mahlukat engel olamayacak.

Yerden taşlar alıp, üzerine üzerine fırlatıyorum..Ayy ne kocaman dişleri var, ve çok korkunç havlıyor yine beni kovalıyor bu sefer kesin ısıracak.
Yine nefes nefeseyim. Durdum, geriye baktım.Tahmin edersiniz ki köpek yok, kaybolmuş..Cırcır böcekleri benimle alay ediyor, ötün bakalım, ötün o ağacın altına da beklerim.
Her an köpek karşıma çıkacakmış gibi etrafıma tedirgin gözlerle bakınarak ağacıma doğru yürümeye devam ediyorum..Yine aniden karşımda..Kötü kötü bana bakıyor, bana doğru geliyor
Şimdi havlayacak kovalayacak..Çömeliyorum.Ben çömelince o da duruyor.Elime bir dal parçası alıp toprağı eşeliyorum.
Öyle meşgül görünüyorum ki gören o toprağın altından bir yerlerden çok önemli tarihi bir kazıntı çıkacak zannedebilir..Yan gözle köpeğe bakıyorum.Kıpırtısız beni izliyor. O sevimli dişleri de görünüyor tabi.Cici köpek diyorum içimden sevmiyorsun değil mi insanları, kimbilir ne zor bir yaşam geçirdin küçükken, ne tekmeler yedin kimbilir. Annen dövdü belki de baban. Kardeşlerinle de hiç geçinemezdin değil mi.
Aslında sen kötü değilsin kötü olmaya zorlanıyorsun haydi cici sevimli bir köpek ol bana havlama...
Havladı!!!! Hemde nasıl havlama kovalamadı ama bana çok kızgın, çok öfkeli havladı.
Ayy ne dedim de bu kadar kızdı bu hayvan bana.İyi ol dedim, cici ol dedim.
Kımıldamadım ona da bakmadım. Elimdeki dal parçası çok kullanılmaktan kırıldı yeni bir tane arıyorum.Tamam şu iyi bununla kazı araştırmama devam edebilirim.
Havlıyor hala ya..Çok kızdı onu değiştirmeye çalıştığım için. Beni de bir işlemden geçirmeye çalışsalar ben de kızardım! .Havlamakta haklı..

Niye bana doğru yaklaşıyor bu köpek merak edilecek bir şey yok ki burada.Bu dal parçası tarihi kazım için çok yetersiz ama yardıma ihtiyacım yok..
Yanıma oturuyor beni izliyor. Sanırım toprağın altından yıkık bir kilisenin kalıntılarını değil ama bir kemik parçası bulacağımı düşünüyor.Sıkıldım.O ağacı düşünüyorum. o tarafa bakıyorum.Cırcırlarımda cırlamaya devam ediyor.

Köpeğe bakıyorum.Hala dişleri korkunç..Ve hala ondan korkuyorum.Ve hala sevmiyorum.O benim karanlıklarımın, korkularımın sembolü. Yoluma çıkmasından memnun değilim, yoluma ikide bir çıkmasından hoşlanmadım.
Ama varlığının ben de bir nedeni olduğunu biliyorum.Onunla yüzleşmem gerektiğini de biliyorum.Uzun uzun sohbet etmeliyiz.


Cırcır böcekleri öterken ben ve sevgili köpek o güzel ağacın altında, dalların arasından görünen güneşin son ışıklarını izliyoruz.

Bir ses duyuyorum.
-anne ne yemek var, karnım acıktı...
Mutfaktayım.Ocağın başında .Yemek yapıyorum.
-Cırcır böceği çorbası ve köpek kavurma...İster misin?
-anneeee!!!!!

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Evden çıkmadan (orman yürüyüşü) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Evden çıkmadan (orman yürüyüşü) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Evden Çıkmadan (orman Yürüyüşü) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
27.7.2011 12:08:06
Serbest ve rahat bir anlatımınız var. Akıcı bir öykü. Yazdıkça çok daha başarılı işler çıkaracağımıza inanıyorum sevgili Nilgün Hanım.

Sevgiler.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
26.7.2011 23:34:05
5 puan verdi
Ay Nilgünnn! bu yapılır mı şimdi; ben sanmıştım ki, köpekle sonunda dost olmayı başardın da sırtını okşuyorsun:(

Çünkü ben olsam öyle yapardım. Köpekleri ve doğayı çok severim. Hele ormanda yürümeye bayılırım.
Şu an içim kan ağlıyor. Salihli'nin çam ormanları cayır cayır yanıyor ve hâlâ söndürülemedi. Çok üzgünüm.

Güzel ve şaşırtıcı bir son. Tebrik ederim.

Sevgimle.
Dikçe
Dikçe, @dik-e
26.7.2011 22:27:02
bir ikindi vakti düş serzenişte.....

güzeldi

Saygılarımla.
Um
Umut Kaygısız, @umutkaygisiz
26.7.2011 17:44:22
İlk yazacağınız yazıyı ilk okuyan ben olmak istemiştim ki şansıma doğru zamanda tesadüf ettim sitede:)))Vallaha çok canlıydı, soluk soluğa izledim. Film gibi geçiverdi önümden. Gerçekten siz miydiniz bilemiyorum ama dyugular bu kadar kolay ve güzel nasıl anlatılır ? Çok güzel ve tesirli dokunuyorsunuz tuşlara:))) Köpek korkusunu içinize sindiremeyişinize hayran kaldım... İşte gerçek insanlık halleri ve itirafı... Tebrikler, süpersiniz:)
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL