ROMANIM KİTAP OLARAK BASILACAĞINDAN İÇERİĞİ BURADAN SİLİNMİŞTİR... KİTAP OLARAK ALIP, OKUMANIZ DİLEĞİMLE... SAYGILARIMLA
Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Merak etmeyin eğer "olmamış" bir yazınızı görürsem, olmamış demek zevkinden kendimi asla mahrum bırakmayacağım:) Zira hala "Siz nasıl kadınsınız, işiniz gücünüz yok mu" çıkışınızı unutmuş değilim:) Ama duygularla bakış açımı gölgelendirmemeye gayret ettim hep. Dilerim bundan sonra da öyle olur.
Hiç hatasız yazan var mı sayın kemnur? O koca yazarların aynen kitaplarındaki giibi midiir acaba taslakları? Editörler var...Ama biz öyle değiliz. Hatasız olsun diye dövünüp duruyoruz. Oysa hatalar yolumuza bend olmamalı. Aslolan kurgu ve anlatım biçimidir bana göre. Gerisi düzeltilebilecek şeyler.
Burada kimse kimsenin hamisi ya da ustası değil. Herkes yolcu. Kimi geçiyordu uğradı, kimi buralı, kimi bulduğu ilk tali yolda çıkıp gidecek. Ama herkes paylaşım için burada. Bir de öğrenmek kısmı var bu işin ki, sitenin değeri burada anlaşılıyor. Öğrenmek için de sadece başarılı yazarları değil, olabildiğince herkesi okumalı. Yenilere gülümseyebilmeli, bocalayanlara bilgimiz çerçevesinde yardım edilmeli. Bu benim görüşüm elnette. Paylaşılamayacak hiç bir şey yok. Böyle bir site daha yok. Ona göre herkes kıymet bilmeli...Hem birbirinin hem bu çatının.
Lütfen kendinizi küçümser cümleler kurmayın. Bu en tahammül edemediğim şeylerden biri. Kişi önce kendini sevmeli, sınırlarını bilmeli ama noksanlarını alaycı bir dille kendi yüzüne vurmamalı. İnsan en çok kenndine kırılır. Tamiri de ancak doktor yardımıyla olur.
Bence istediğiniz zaman çok güzel şeyler çıkartabiliyorsunuz. Tekrar kutluyorum sizi. Saygılar.
İnanınız ki, öyküler, yazdıkça ortaya çıkıyorlar. Sadece, gerçek hayatta kız kardeşim iken vefat etmiş olan DEMET'in hayatından esinlenmelerle bir öykü yazmayı kararlaştırarak yola çıkmıştım, ama yazdıklarım, yazacaklarımı oluşturdukça, uzun bir öykü ortaya çıkmaya başladı; romana dönüşmesinden de endişe etmeye başladım... BENDENİZ, PROFESYONELCE YAZDIĞINIZ YAZILARINIZI KEYİFLE TAKİP EDİYORUM VE ETKİLENİYORUM. ÇOK BAŞARILI OLDUĞUNUZU GÖRÜYORUM. Siz çok güvendiğim bir profesyonel olarak, (şiirlerime değil), öykülerime, OLMUŞ demekten çok OLMAMIŞ derseniz müteşekkür kalırım... İŞiirlerime değil, onların olmadığını zaten biliyorum, onlar öylesine, keyif için çızıktırıverdiğim şeyler...
Sizi okumak ayrı bir keyif. Atlamadan günün içinden geçebilmem olanaksız. Seri güzel bir akışla devam ediyor ve bende izinizi sürmekteyim. Benden isteğiniz üzere ilk fikrim şudur, sakın ukalalık olarak algılamayın tamamen kişisel zevk anlayışımdır, öykü ve insanlar biraz hızlı akıp geçiyor sanki. Yani okurken biraz senaryo havası seyrediyorum. Olaylar gelip geçiyor ve arada durmuyorsunuz.Ben daha ziyade yaşananların çokluğundansa, kişilerin üzerindeki tesir üzerindeki vurguya kapılırım. O yüzden bir takım teferruatları atlayıp okuyucunun hayal gücüne bıraksanız ve arada es verip tamamen insan ruh haline odaklansanız benim açomdam daha kusursuz olur. Bunları söyledim ama lütfen yanlış anlamayın, sadece bir görüş. Üstelik ne kadar geçerli ve kayda değer meçhul. Zira bende gereksiz yoğunlaşma ve okuyucu boğmaktan eleştirilen biriyim:))Ama zevk bu ben vazgeçemiyorum. Sizi de beğeniyle takip ettiğimi bilin. Belki karşılıklı düşünerek ikimizin de yazıları değişime uğrar kim bilir?
Anlatımınız sürükleyici, başlıbaşına bir öykü olmadığını anlayınca geri dönük yazılarınıza baktım. Her birine farklı isim verildiği için seri yazı olduğunu fark etmemişim. Fırsat buldukça geri dönük okumaya gayret edeceğim. Öykü diliniz çok başarılı, tebrikler.
Estağfurullah hoca ne demek, bizler yazarak kendimizi geliştirmeye uğraşan öğrencileriz.Okumayı öğrendikten sonra en büyük zevkim kitap okumak. Size geçmiş olsun, öykü diliniz güzel, yazılarda görüşmek üzere.Saygılarımla....
Çok teşekkür ederim...İnanınız ki, ellisekiz yaşından sonra,KOAH Hastalığıyla yaşantım kısıtlanmaya başlayınca, eşimin, "sen yazmaya kabiliyetlisin," filan diyerek, gaza getirmesi ile keyif yapmak istediğim için mizahi öykü yazmaya heves ettim, yani bu "edebiyat defteri"ne üye olduktan sonra devamlı yazmaya başladım ve pek çok eksiğim olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle siz hocalarımın "olmuş" DEMENİZDEN ÇOK "OLMAMIŞ" dediğiniz anlarda daha mutlu oluyorum...SAYGI VE SEVGİYLE...
Tedbir...tedbir..tedbir ! Çok önemli. Fakat bazılarında şans denilen o şey olmayınca ,olmuyor be kardeşim. Askerdeyken bile her yeri temizlettirir, bizzat kontrol ederdim. Ama denetim için gelen komutan ilk elini attığı yerden bir kiloya yakın pislik çıkarırdı. Bir de kardeşim böyle durumlarda sakin olacaksın. Öyle yabancı gibi bakmayacaksın apartman sakinlerinin suratına,rahat olacan yani. Öyle bir bakacaksın ki ,karşındakine "sen de kimsin yaa? Bu apartmanda ne arıyorsun? bakışı fırlatıcan. Ki karşındaki " Biz 6 nımaradaki emekli zabıta başkomiserinin şeyiyiz " desin. Veya adam sana dik dik baktı mı "yaa yine bozulmuş şu şey..her hafta da para toplanıyooo,yine bi şye olduğu yok" Ya da " kakssstttrrr gtt len" deyip sarhoş ayaana yatıcan. Bütün bunların olması için en baş koşul,şans abi ya. Olmazsa olmuyor. Yazınızı sabah çayı keyfiyle okudum. Şuna kanaat getirdim ki değerli "kemnur" , sizin yazınız mesai saatinde okunacak yazı değil. Ayıp oluyor yoksa ya hu! Peş peşe kendimizi kaybedip kahkahayı basınca çalışan arkadaşlarımız " salak bu yaaa" dercesine başını uzatıp bakıyor. Bir de odanın kapısından içeri başını yönlendirenler var... Yanımda kimse yok.. E bakıyorlar " zalak ya kimse de yok gendi gendine gülüyo" . Yani izah edemiyorum "kendi kendime gülmediğimi ispat edemiyorum. Onlar genellikle "incelme" sayfalarına bakıp, "itiraf" okuyorlar. Nedense ? Bir de "fal" . hastayım fal kafalılara. "Yükselen şeyiniz size yeni şeyler açıyor.Bu hafta içinde müthiş bir haber alacak çok sevineceksiniz. Bi de yolculuk varv .Yaz ayları ya... Ha bi de sizi çok seven biri var.Açılamıyooo ama,bi açılırsa var ya...altı çocuk kaave fincanının içinde sallanıyo şerefsizim" yazılarını okuyup hamilelik testi aldıran salaklar bile var ya... Hocam eğer bir yerden tercüme veya alıntı değilse hikayeleriniz ( olur ya Nurten Hanımdan alıntı olur) muhteşemsin valla. Karda kızakla kayıyorsunuz sanki okurken...sona geldiğiniz zaman farkında oluyorsunuz bittiğinin. Saygılar sunuyorum,değerli üstad.
yahu hocam, hakettim mi ben sizi? inanınız, gözlerim doldu, yorumunuzu okurken... sizin sayenizde bir şeyler yazabilmeye başladım; yemin ederim. çok onore ettiniz, sağ olun, var olun... UMUT KAYGISIZ hocamın ikazlarına memnun olunca, o yorumu etkili yorum olarak tıkladım, ama zatıalinizin yorumu da üzerimde çok büyük etkiler yarattı, SAYGILARIMLA.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.