-Her aşık olanın kendini şair sanmasına ne diyorsunuz?


meselci: Bu duruma acayip kızdığımı ifade etmek istiyorum öncelikle. Her aşık olan şair değildir. Şiir yazmak yetenek işidir. Şiir emek isteyen uzun ömürlü bir yoldur. Bu yolda kalp kendini ifade eder...

Her aşık şair diye ortalıkta gözüktüğünde, şiir anlam kaybediyor habire. Şiirsel değerler ayaklar altında çiğneniliyor adeta. Bu manzara, hayra alamet değil. Bu gidiş, edebiyat adına sıkıcı bir hal. Ben böyle düşünüyorum...




- Sıkıldığın vakitlerini beş madde halinde sana sıralar mısın desem?


meselci: Sıkıntılı demlerim beş maddeyi geçer. Ancak soruya sadık kalmak amacıyla, suali beş madde sıralayabilirim:

a. İstediklerimin gerçekleşmemesi moralimi bozar.

b. Sevdiğimin yanımda olmayışı canımı sıkar.

c. Hedeflerimden uzakta durma, içimi yer.

d. Şiirsiz kalmak, ölümle eşdeğer benim için.

e. Bir insanın ya da herhangi bir canlının ah demesi, çok üzer kalbimi.



- Yazdıklarına olumsuz eleştiri yapılınca hissettiklerin neler? İlk tepkinle bir zaman geçtikten sonraki tepkin aynı mı ?

Velev ki ,sana şiir yazamıyorsun çocuk bırak yazma desem bana (içinden ) nasıl bir cevap verirsin?

Vazgeçer misin yoksa devam eder misin ?


meselci: Öncelikle soru çok can alıcı kıvamda. Her türlü eleştiriye açığım. Bu çizgime sadık kalmaya çalışırım...

Tepkilerimde tutarlı olmaya özen gösteririm. Yazdıkça pişenlerden sayıyorum kalemimi. Yazdıkça öğrenen bir öğrenciyim. Dileğim öğretmen olmak değil şiirde. Öyle büyük iddialarım da yok. Edebiyat aşkı bende tükenmez bir tat. Edebiyatın içinde kalmak hakiki niyetim...

Kötü şiir yazan biri olsam da, bir güzel mısra hatırına ŞİİRde nefes alıp vermeye devam ederim. Eksi yanlarımı, pozitife çevirmek arzuladığım bir eylem...

Bana her şey bırak deyin, bırakırım, bırakma gücü gösteririm ancak ŞİİRsiz yapamam...



- Parayı sen icad etseydin üzerine kimin ya da neyin resmini koyar, resmin altına nasıl bir özlü söz eklerdin?

meselci: Bu söyleyişide bombardımanlı suallerle karşı karşıya kaldığımı biliyorum. Benim suçum ne zaman büyük oldu ki?.. Bu müthiş soruya içimden gelerek cevap veriyorum:

Parayı ben icat etmiş olsaydım, paranın üzerine resim olarak gökkuşağının renklerini işlerdim. Resmin altına da:

’Yaşamak için herkese yeterdir dünya.’ sözünü basardım hiç çekinmeden...





....................................
Mehmet Selim ÇİÇEK
24 Haziran 2011,,,
Mardin