(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
seçtiğiniz Aynur hanımın etkili yorumu ne güzel özetlemiş aslında olayı tüm bu emperyalist güçleri özene bezene bizler besleyip bu yılanı büyüttük ve hala uyanmadık uyanamadık bizi yutana kadar semirtmeye devam mı edeceğiz yoksa bir aklı selim bizi uyandıracak mı...saygılarımla..abim
Sayın Öztürk yazını ilgi ile okudum.Düşüncelerinin büyük bölümüne katılırım.Vatanını gerçekten seven yürekli bir insan olduğunu öteden beri bilirim.Ancak bu gün itibarı ile benim gibi kendini kandırılmış hissettiğine inanmaktayım.Görüyorsun güvendiğin dağlara karlar yağdı.26.Eylül.2010 tarihindeki "Üniter yapımızı koruyalım" başlıklı yazımda aşağıdaki hususları belirtmiştim:
Artık büyük devletler, hedef ülkeleri içinde; entelektüel, hırslı, kompleksli, atılım ve alım kapasitesi yüksek insanları angaje etmekte, yönetim kadroları içine sokabilmekte, kendi amaçları istikametinde onları kullanabilmektedir. Bu konuda da çok hassas olma zorunluluğumuz vardır. Bizim de içinde bulunduğumuz uluslararası sistem geçmişten farklı bir boyutta yeniden yapılanmaya çalışmaktadır. Ulus devletlerin günümüzün teknolojik devrimine ve küresel ekonominin rekabetine dayanamayarak egemenliklerini büyük ölçüde yitirecekleri anlaşılmaktadır. Bu nedenle tehditleri iyi algılayabilmek ve bunlara uygun vasıtalarla karşı koymak zorunluluğumuz vardır. Bu süreç içinde Türkiye kendisini hiçbir zaman olayların akışına bırakmamalıdır. Yalnız savunma pozisyonunda olmak Türkiye’nin mevcut şartlarına göre asla kabul edilemez.
Kimlerin olayların akışına kapıldığını, haydutların peşine takıldığını hep birlikte görüyoruz.Emperyalistlerin bu zamana kadar kullandıklarını nasıl ortada bıraktıklarını ve sıranın ülkemize de geleceğini bu gidişle görmemizin pek de uzak olmadığı kanaatini taşımaktayım.İnşaallah haksız çıkarım.
Cinok tarafından 3/25/2011 9:50:51 AM zamanında düzenlenmiştir.
Cinok tarafından 3/25/2011 9:56:08 AM zamanında düzenlenmiştir.
<yıl 1948 ABD li diplomat George F.Kenan "Biz dünya nüfusunun yüzde 6.3 ünü oluşturuyoruz.fakat zenginliğinin yarısına sahibiz.gelecek dönemlerdeki asli görevimiz ,ulusal güvenliğimize bir zarar getirmeden bu farklılık durumunu sürdürebileceğimiz bir ilişki kalıbı tasarlamaktır.Bunu yapmak için de tüm duygusallık ve hayallerden uzak durup dünyanın her yerindeki ulusal hedeflere odaklanmaktır.Kendimizi çıkarlarımızdan fedakarlık ederek dünyanın iyiliği için lüksümüzden vazgeçeceğimiz konusunda kandırmamıza gerek yok"... Ellerine sağlık ağabey..
Benim canım gardaşımın bu güzel yazısını nerdeyse kaçıracakmışım... Mahlası toynak ama kendisi adam gibi adamdır benim kardaşımın... Hassasdır, duyguludur ve Bilendir...
Gözlerinden öpüyorum... Seni görmüyeli on yıl oldu...
Çok doğru ve yerinde tespitler, bilhassa petrol zengini müslüman ülkelere girip , orayı tarumar etmekte çok başarılıdır ABD. İşte Irak, Mısır, Libya....daha niceleri. Anlamlı paylaşım için teşekkürler, saygılar.
Ne Amerikaymış yahu! Hani sanki Rabbimin dünyayı korumak üzere görevlendirdiği bir yerzüzü ordusu...ne kadar vefakar ve cefakarlar. Ta nerelerden kalkıp, kendi ülkelerindeki çökmek üzere olan ekonomiyi bile dert etmeden dünyanın en ücra köşelerine kadar paralı askerlerini yolluyorlar. Çalışıp çabalayıp girdikleri ülkeyi düzene sokuyorlar. Karşılığında bir kuruş almadan hem de...öZELLİKLE DE iSLAM ÜLKELERİNİ TERCİH EDİYORLAR YARDIM İÇİN. Arap kralından bile müslümanlar sanırsın!
Dünya da öyle seviyor onları hani...Akla gelmez yerlerde üsleri var. Biri de bizim Adanamız...Amerika nere, Adana nere dememişiz, kucak açmışız sevgili gönüllü dünya meleklerine...
Şimdi koşa koşa, pardon uça uça, yüze yüze Libya'ya geliyorlar. Allah razı olsun. Onların bu serdengeçti hallerini gördükçe CocaCola'yı bidonla içip, az da olsa bir katkıda bulunmak istiyorum silahlarına...Bu benim insanlık görevim.
Hepinizi -dolaylı yollardan da olsa- bu "hizaya sokma çabasına" katkıya davet ediyorum. Ben garip bir Türküm demeyin. Neler neler yapabilirsiniz, hem de tam bize uygun bir şekilde yiyip içip otururken...
COCA COLA...Gelirinin bir kısmı İsrail ordusuna bağışlanıyor. ACE ALDAYS ALGİDA ALO ALORKO ARİEL AXE BALLERİNA BARCLAY BIBO BLENDAX BRUT CALVE CAPPY CARREFOUR CARTEDOR CARUSUN CHESTERFIELD CIF CLEAR CNN COCACOLA CORNETTO DANONE DISNEY DOMESTOS DOVE DUNHILL ELİDOR FANTA FEBREZE GOOGLE HR ORGINS IBM IMPULSE IPANA JACOBS JOHNMON KENT KITKAT KIWI KLEENEX KNORR KOMİLİ KOROPLAST KRAFT LEGGS LEVER LİPTON LM LOREAL LUX MAGGI MAGNUM MARLBORO MAX MAXWELL MC DONALDS MILKA MİS NESCAFE NESQUIK NESTLE NOKIA OLD SPANAC OMO ORGANİCS ORKID PALLMALL PANTENE PARLIAMENT PEPSİ PRIMA PRINGLES PROFILO REJOICE REXONA RİNSO SALEM SANA SARALLE SCHWEPPES SENSUN SİGNAL SOLERO SPRITE SUAVE TANG TIMOTE TURKUAZ UNIPRO VAKKO VARTA VİECNETTA VİM WEST WINSTON YOUTUBE
Siz de bunlardan hergün bir adet alın, sizin de bu kutsal ittifakta payınız olsun.
Ah dostum ah! Bunu bilmeyecek ne var ki, nerede petrol var, Amerika oraya bir şekilde çöreklenmesini biliyor. Senin vatandaşını Ruslar katletmiş, yok yetmedi Sırplar katleşmiş onun umrunda mı! Ona lazım olan petrol nerede ise orada bir ayklanma yaratmak sonrada ayaklanmayı durdurma bahanesiyle ülkeye asker çıkarıp petrolü bir şekilde ele geçirmek. Amerika için ayaklanma çıkarmak çok zor olmasa gerek...
Duyarlı yüreğin dert görmesin dost. Yazın kale alınması gereken gerçeklerle dolu.
çok anlamlı bir yazı evet bunun altından çok kötü şeyler dönüyor amerika nın büyük ortadoğu projesi var usta kalemini yürekten kutluyorum sevgiler saygılar
Saygıdeğer Hocam çok doğru bir tesbitiniz var: İran Yazınızı ibretle okudum ve tebrik ederim.Ümmeti Muhammedin böyle uyanık gönüllü ,Kalemlere ihtiyacı var ! Bende bugün İran konusunu işleyecektim, isabet olmuş.Sevgiler,Selamlar.
nerede petrol var oraya çörekleniyorlar ,kendilerine biat etmeyenleri bir biçimde suçluyorlar ,sanki silahları kendileri satmamış gibi ,kendi silah tekellerini yaratmamışlar gibi,yıllarca geri kalmış ülkelerin zenginliklerini sömürdüler ,bugün sosyal devlet olmuşlarsa yani ekonomik açıdan bunu bu sömürülen ülkelere borçludurlar,fransa'nın cezayir'i sömürmesi gibi.İki yüzlü avrupa ,bedevi çöl araplarının para kaynaklarıyla da aynı zamanda kardeştir ve suçludur bunlar,her ülkenin kendi kaderini tayin hakkı vardır,iç dinamikler bulacaktır yolunu ,başkalarının müdahalesine gerek yok
Libya'daki petrol yatakları öteden beri ABD'nin iştahını kabartırken böylesine bir ortam biçilmiş kaftandı adeta... Emperyalist Amerika’nın Libya'yı ikinci Irak yapma niyetinde olduğu aşikar...
Yine bir diktatör, yine petrol, yine ‘'falanca ülkeye demokrasi lazım’’ yalanı, yine aynı senaryo, aynı başrol! Dünya ülkeleri ve halkımız şunu çok iyi bilmeliki Libya'da isyan bir proleter ayaklanmasından ziyade, aşiretler isyanı ve bir “Amerikan oyunu” dur.
İşçi sınıfı ve öteki emekçilerin mücadelesinin halen devam ettiği Tunus ve Mısır’dan, taleplerinin ağırlığının hissedildiği Ürdün, Yemen ve Bahreyn’den farklı olarak Libya iç savaşı, öyle anlaşılıyor ki, işsizlerin ve yoksulların sorunlarının etkisi kısmen hissedilse de, aşiretlerin ve hakim sınıfların farklı kanatlarının arasındaki hesapların görüldüğü bir arena haline gelmiştir.
Bizler bu filmi defalarca gördük, her defasında gerçek demokrasiyi falanca ülkeye getireceğim diyen Amerika o ülkelerde kendi diktatörlüğünü kurdu.
Şimdi ise Birleşmiş Milletler, Nato harekatı gibi senaryolarla uyutuluyor dünya halkları, Fransa, İngiltere gibi diğer emperyalist güçlerde söz de demokrasiyi getirmek adına sivil halkı bombalamaya devam ediyorlar. Elbetteki onlarında asıl amaçları önlerine gelen bu pastadan pay almak.
Ve malesef bizim siyasi güçlerimiz, basınımız ve medyamızda, bu oyuna alet olarak, yanlı bir tutum içindeler, ama ziyadesiyle yanlış yerdeler.
Ümit edelimki dün Irak'ın, diğer ülkelerin ve en son Libya'nın başına gelenler bir gün bizim başımıza gelmesin ve yine inanalımki Türk Millet'i bu oyunu bozsun.
Sevgili Toynak güncel, çarpıcı ve uyarıcı bir konuyu yazınızda çok güzel işlemişsiniz, umarım bu sayfa boş kalmaz tüm sitemiz sakinleri yazılan bu gerçekçi yazıyı okurlar ve okuyanlar vasıtasıyla tüm halkımıza dalga dalga yayılarak görmeyen gözlerimize göz, duymayan kulaklarımıza ses olursunuz da, uzun yıllardan bu yana üzerimizden atamadığımız ölü toprağını atar, gerçekleri görür ve içinde bulunduğumuz aymazlıktan kurtuluruz, tebrik ediyor, İzmir'den saygı, sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
UNALAN tarafından 3/23/2011 5:17:32 PM zamanında düzenlenmiştir.
UNALAN tarafından 3/23/2011 5:18:21 PM zamanında düzenlenmiştir.
Dünde ben işledim bu konuyu(Suç Kimde? başlıklı) ,harika yazmışısınız...Bugünde şiirimi bu konuyla ilgili seçtim hepimiz sesimizi,kalemimizi güçlü çıkarmalıyız diye düşünüyorum..Selamlar
En başından beri büyük bir oyunun içinde olduğumuzu görmemek için, kör olmak gerekir. Bu oyunu halk olarak bizler görüyoruz ama yılan daha bize dokunmadığı için uyanmak istemiyoruz. "Bana zarar vermeyen yılan, bin yıl yaşasın" hesabı. Bize zarar vermeye başladığın da, bakalım tepkimiz ne olacak! Gaflet uykusundan uyanabilecek miyiz! Merak ediyorum.
Duyarlı bir yürek, üzerine düşen görevi yaptı yine. Bizleri biraz olsun uyandırmaya çalıştı.
Evet... Libyaya özgürlük getirecekler ve Iraktaki gibi... Irak kime göre özgür ve ne kadar özgür bilmiyrum. Şimdiye kadar çıkan tüm olaylarda amaç buraya gelmekti zaten bunu aklı selim olmayan bile idrak edebilir. Etrafımızdaki huzursuzluklar zaten sırayı bize getiriyor ama bunu kimse görmüyor yada görmemezlikten geliyor. Güzel ve okunası güncel bir yazıydı. Sevgiler
Harfi harfine katıldığım bir yazı ve Toynak abim aşağıdaki şiirim sana.
Şairsin sen! Yüreğin daha hassas Hissedersin kilometrelerce uzaktan Bir amelenin taşıyamadığı yükü… Kalbin acır
Memleket sevgisi damlar yüreğinden şiirlerine Bu vatan bizim, hepimiz kardeşiz dersin Sayfalar yetmez; dağa, taşa yazarsın
Sana seslenir Darfur’da acı çekenler İlk senin gözlerin görür ihaneti ve zulmü Bir gün Iraklı, bir gün Filistinli Bir gün insan tacirlerinin elinde mültecisindir Kocaman kalbine sığmaz hiç Bu modern dünyanın ÇİFTE STANDARTI
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.