Bundan önceki yazımda havatır dan bahsetmiştim; Şimdi havatır’ı pekiştiren baz’ı keşten bahsedeceğim. Bu yazının sonunda havatır ile daha derin bir bilgiye sahip olacağız. Düşüncesindeyim.

Şunu düşüne biliriz:Havatır mademki gönle gelen değişik uyaranlardır. Bu uyaranlardan manevi olanlar var,maddi olanlar da var. Yani dünyevi olan olduğu gibi, uhrevi olanlarda var. Kalbe gelen havatırlardan kurtulmaya çalışmak, normal olan bir şey. Hele bu gelen havatır şeytani ise kişi mutlaka kurtulmaya çalışacak onu gönülden atmaya çalışacaktır. Havatır uhrevi ise,yani manevi güzel havatırlar ise bilinebilirse gönülde tutulur. Ama şart şu ki gelen havatırın uhrevi olduğundan emin olması gerekir. Seçmek kolay değildir.


Beşer kötü duyguları bilebiliriz de, diğer havatırları ayırmak çok zor bir iştir. Şeytan her zaman kötü duygularda ısrar etmez. Bazen namazı telkin eder, bazen zikri telkin eder arkasındanda geçmişin temiz değil, hangi yüzle Allahın huzuruna çıkıyorsun demeye başlar hâsılı seni yanıltıncaya kadar gider. Seni vicdanından bağlamaya çalışır. Başkalarıyla karşılaştırmaya çalışır ondan daha iyisin der. Burada da başarılı olamazsa seni büyük bir âlimmişsin gibi göstermeye gurur yüklemeye keramet sahibi gibi göstermeye çalışır. Kişiye düşen ise işte bu hatıra ve düşüncelerin hiç birine iltifat etmemektir. Bu hatıralardan kurtulmanın en güzel yolu yaratanı, peygamberini, ya da Allah dostunu düşünmektir. Böylece kurtulabiliriz. İbadetlerimizde zikirlerimizde dualarımızda ‘’ilahi ente maksudu ve rızake matlubu, deriz. Bu bir niyet tazeleme, yaratanı hatırlamadır. Bunu sık sık tekrar edersek zamanımızın çoğunun bu dua ile meşgul olduğunu görürüz. Bu duanın düşüncesi altında yapılan ibadetler huşu ile yapılmış olur. Bir önceki yazımda gam gelmez değil gam eğlenmez demişler diye bir not düşmüştüm. İlahe ente maksudu ve rızake matlubu ile havatırlar zayıflar seni etkileyemez hale gelir.

Peygamberimizin bir savaş dönüşünde ‘’Küçük cihattan büyük cihada dönüyoruz, Dediğini biliyoruz. Ne küçük cihat: Ölümle burun buruna savaşmayı küçük cihat olarak tarif ediyor. Nefsi ile cihada ise büyük cihat diye bahsediyor. BAZI KEŞT ise nefsin inadını kıran onunla cihada giren havatırları yok eden rabıta anlamında bir nevi cihat dır.
=====================================AR==================================