21
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1739
Okunma

Özellikle uygar bildiğimiz Batı toplumlarında, İslâm dininin çağdışı, kabalık, bağnazlık ,barbarlık gibi görünmesine, eleştirilmesine çok kızarız. Hele hele dinimizin terörle birlikte anılmasına, isyan ederiz.
Peki hiç düşündük mü ; niçin öyle görüyorlar, neden böyle düşünüyorlar, diye ?
Çoğumuz aklımızın ermeye başladığı ilk günlerden itibaren dinimizi öğrenmeye başlıyoruz. Benim öğrendiğim ve inandığım kadarıyla asla onların söylediği gibi değil İslâmiyet. İftira atmaktan ne faydaları var, neden iftira atıyorlar öyleyse ?
Yoksa onları haklı çıkartan olaylar, uygulamalar mı var ? En çok neyi bahane ediyorlar bu yargılarına ? Çok eşlilik, kadın sünneti, kurban kesimi (Sokaklarda vahşeti andıran görüntülerden dolayı), aşırı kapanma, kadının ikinci sınıf insan muamelesi görmesi, idam, kol-bacak kesilerek verilen cezalar ve özellikle Recm !
Birilerinin çıkıp da İslâm adına dünyayı fethetmeye, tüm insanları zorla müslüman yapmaya , müslüman olmayan herkese savaş ilân etmeye kalkışması v.b.
Bu saydıklarımızı eleştirmeye kalkışsam, sitemizin ulema kişileri hemen hadis meallerini örnek göstererek çıkarlar karşıma. Kur’an’da yazılan herşeyin doğruluğu ve kesin olduğu tartışılmaz. İnancımız göre bu böyle. Fakat meallerin hemen hepsi değişik yorumlardan ibaret olduğunua göre, bence o yorumları tartışmalıyız.
İncil’in aslında hak kitap olduğunu, fakat orjinalinin deforme olup çok değişik kişiler tarafından değişik olarak kaleme alındığından güvenilmez olduğunu söylemiyor muyuz ?
Öyleyse, değişik yorumları olan mealleri niye tartış mıyoruz ?
Benim inandığım din ve O’nun Peygamberi (S.A.V.) asla insanlara zulmü, aşağılamayı, öldürmeyi,terörü ne emreder ne de tavsiye eder. Hele insanlara baskı ile , zorlama ile İslâmı ya da başka bir inancı kabul ettirmeyi asla tasvip etmez.
İslâm dinini tüm dünyaya silâh zoruyla yaymalı mıyız gerçekten ? Bizden beklenenin bu olduğuna emin misiniz ?
Sokaklarda ilkel şekillerde kurban kesmemizi eleştirenler haksız mı sizce ?
Kadınların mutlaka ikinci sınıf insan muamelesi görmeleri, yalnız sokağa çıkmamaları, çalışmamaları, okumamaları, erkeğinin arkasından yürümeleri, eşlerinin getirdiği kumalara itiraz hakkı olmaması ve yüzleri, gözleri bile görülmeyecek şekilde, peçe ve burka ile örtünmeleri gerçekten bizim dinimizin emri midir ?
Cinsel istismara, tecavüze uğrayan kadının cezalandırılması, taşlanarak öldürülmesi bizim Peygamberimiz(S.A.V)’in emri olabilir mi ?
İslâmiyet denince ilk akla gelen ülkelerden biri olan Suudi Arabistan’da bu günlerde bir yasa değişikliğinin yapıldığını duymuşsunuzdur. Artık, yangınlarda kız çocuklarının da kurtarılmasına izin verilmiş !
Yani yıllardır yasakmış, itfaiyecilerin yangınlarda kız çocuklarını kurtarmaları ! Üstelik bu yasak sözde kalmayıp, bas bayağı uygulanıyormuş da bu ülkede. Daha önceleri yangınlarda kurtarılmayıp diri diri yanmalarına göz yumulmuş kızların ! Bizim pek duymadığımız, ilgilenmediğimiz ve tepki göstermediğimiz bu tür olayları, tüm dünya ülkeleri ibretle izliyor ve tepki gösteriyorlar. Büyük bir ihtimalle bizim sessiz ve tepkisiz kaldığımız bu yasa değişikliğinde başka ülkelerin tepkilerinin etkisi olmuştur. Yoksa Suudî Arabistan gibi bir ülkede, böyle bir yasa değişikliği pek kolay yapılmazdı.
Hangi İslâmın hangi Peygamberinin böyle bir emri ya da tavsiyesi olabilir ? Kız çocuklarını diri diri gömmekten men eden, onları da erkeklerle eşit kılan, bizim dinimiz değil miydi ?
Yıllarca İslâm ülkelerinde yapılan bu tür uygulamalar, bizde de yasal olmasa bile, illegal olarak uygulanan namus ve töre cinayetleri, çok eşli evlilikler, dünyanın İslâm dinini yanlış tanımasına, tepki gösterilmesine ve eleştirilmesine sebep oluyor.
Şimdi sormak isterim ; kim bizim dinimize en çok zarar veriyor ? Kendi dinlerini yaymaya çalışan misyonerler mi, yoksa böyle çağ dışı, bağnaz uygulamalarla O’nu tüm dünyaya yanlış tanıtan, sözde İslâm ülkeleri mi ?
Dünkü yazıma yapılan yorumlarda, bu tür uygulamaların dinimizin gereği olduğu inancının bazı arkadaşlarda olduğu izlenimi beni çok etkiledi. Yanlış anlamış olmak en büyük arzumdur.
Şimdi burada özellikle aynı arkadaşların fikirlerini açıkça söylemelerini bekliyorum. Fakat asla hadis meallerinden örnekler vererek işi dolandırmalarını istemiyorum.
Tekrar ediyorum ; hadis mealleri çeşitli olduğundan, o kadar güvenilir olmayabiliyor. Hangimiz ya da hangi ulema meallerinin kesin olduğunu kanıtlayabilir ? Kesin olan Kur’an-Kerim’dir ve O’nun dili de özeldir. Bu yüzden de çok kişi kendince yorumlamaktadır.
Sevgili arkadaşlar ;özellikle din uğruna, kız oldukları için, giyimleri uygun olmadığı için, ya da inançlarının zayıf olduğu için, ya da başka dinden oldukları için v.b. insanların yakılmasına, öldürülmesine, taşlanmasına, aslımasına ne diyorsunuz ?
Zorla da olsa İslâm dininin tüm dünyaya hâkim kılınması için savaşılmasına ne diyorsunuz ?
Kadınların ikinci sınıf insan muamelesi görmesine, çok eşliliğe, peçe ve burkaya ne diyorsunuz ?
Bu güne kadar duyduklarınıza, öğrendiklerinize ve inandıklarınıza göre oluşan şahsî fikriniz nedir bu konularda ?
Tekrar ediyorum ; hadis meallerinden örnekler vermeyin, fikrinizi söyleyin lütfen !
Fikret TEZAL