KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA

NEDEN SATILIK İLANLARI İLE DOLU EMLAKÇI CAMEKÂNI OLDUK

Çok yakın tarihimizi iyiden iyiye inceleyelim. Çok büyük kaoslar ve
handikaplar yaşadığımız dönemleri bir gözden geçirelim.

Sultan Abdulhamit döneminde Yahudi heyetine verilen ünlü cevaptan başlayalım.
Yahudi heyeti - Ey Osmanlı Sultanı biliyoruz ki; çok büyük bir borç
batağındasınız, şu Kudüs’ü bize satın borçlarınızı ödeyelim.
Sultan - Evet satarız, aldığımız fiyata satarız...
Bu cevap çok büyük anlam ifade ediyor. Kanla alınan yer ancak kanla verilir...
Birinci Cihan Harbi sırasında fakirlik millleti kırıyor. Buna rağmen
millet aslını biliyor, kahramanca çarpışıyor.
Çanakkale Kahramanları, üzüm hoşafı, kuru üzüm, arpa ve zeyin ile
ölmeyecek kadar bir kaç lokma yiyecek bulabiliyorlar, fakat dik
durmaya devam ediyorlar.
Sevr anlatmaşı tam bir kabus... Milletin kaleleri teker teker düşüyor.
Ordu dağıtılıyor.
Buna rağmen dik duruş devam ediyor...
Kurtuluş Savaşı başlıyor. Osmanlı tamamen komada öldü ölecek, bütün
kan emici sülükler vatanımızı paylaşma derdinde...
BU ŞİMDİ KAPISINDA BEKLEDİĞİMİZ; "AMAN HA NE DERSİNİZ YAPALIM DA;
YETERKİ BİZİ DE ŞU KAPIDAN İÇERİ ALIN, N’OLUR BİZE MEDENİYET ÖĞRETİN."
DİYEREK YALVARDIĞIMIZ; MEDENİYETİN TEK DİŞLİ CANAVARLARI, UYGARLIĞIN
VAHŞİLERİ VATANIMIZI KAN GÖLÜNE ÇEVİRİYORLAR...

İŞTE TAM "ÖLDÜ." DENİLEN YERDE TARİH TEKERRÜR EDİYOR....
VE BİR MİLLET UYANIYOR...
TÜRK MİLLETİ UYANIYOR...
NE ZORLUK, NE DARLIK, NE AÇLIK, NE SİLAHSIZLIK ASLA YORMAYACAK BİR UYANIŞ...

Çanakkale’yi geçilmez yapan ruh;
Kastamonu’da Şerife Bacı...
Antep’te; 14 Yaşındaki Şehit Kamil, Şahin Bey, Karayılan...
Malatya’da 16 yaşındaki Hasan
Balıkesir, Bursa, Afyon, Uşak, Eskişehir’de Mehmet Akif
Samsun’da sönmeyen meşale göklere yükseliyor Mustafa Kemal’in yüreğinden...
Kâzım Karabekir Erzurumda şahlanıyor...
Mızraklı Alay Komutanı, Miralay Şerafettin İzmir’li Karaağaç’tan
Akhisar’a, Manisa’ya iniyor...
Hasan Tahsin İzmir’de ölümsüz sevdalarla yazılıyor yüreklere,
İstanbul’da Halide Edip Şaha kaldırıyor milleti...
Bir millet uyanıyor; Amasya’da, Sinop’ta, Tokat’ta, Sivas’ta...
Şahlanan millet Ankara’da meclisini topluyor...

BİR MİLLET UYANIYOR...
ASALETTEN GELEN SOYU İLE ŞAHLANIYOR...
YILDIZ OLUP GÖKLERE AY YILDIZ OLUP AL BAYRAĞA CAN VERİYOR...

Cumhuriyetin sönmez güneşi doğuyor...
Sümerbanklar, Etibanklar, İş Bankaları kuruluyor.
Devlet, millet el ele bir vatan inşa ediliyor...
Şeker fabrikaları serpiliyor yurdun dört bir yanına...
Osmanlıdan kalan borçları da bu yeni kurulan millet üstleniyor...
İkinci dünya savaşı esnasında yine fakirlik diz boyu...
Yine bu milletin dik duruşu var...
Asaleti asla ve asla unutmuyor...
Bir metrekarelik toprak satılmıyor...
1952 Yılında Osmanlı’dan kalan borçların son taksidi de ödeniyor...

Ne oluyor ise;
Nato’ya girişle başlıyor...
60’lı yıllarda Ortak Pazara girelim düşüncesi oluştuktan içimizde
hainlerin körüklemesi ile o vahşilere hayranlık başlatışlıyor...

Toprak satılmaya başlıyor...
Atatürk’ün kurduğu Sümerbank, Etibank, Şeker Fabrikaları teker teker
satılıyor...
İyice inceleyiniz...
En büyük ilim adamları, tarihçiler gün gün incelesinler...
Çok büyük sıkıntıları çektiğimiz en dar ve zor yıllarda bir dirhem yer
satılmaz iken; şu gün gelinen noktayı iyice düşünelim...

Neler oluyor?
Sorusuna cevap aramak için...
Bu olanlar ne zamandan bu yana oluyor?
Sorusunu net olarak cevaplamak şarttır...

BİR MİLLETİN UYANIŞI İLE UYUMASI ARASINDAKİ ZAMAN DİLİMİ BU KADAR KISA OLUR İSE;
ELBETTEKİ TOPRAK SATIŞLARI İÇİN EMLAKÇILIK YARIŞINA GİRİLİR...