KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA


MOTOR HEYECAN VE CAN -11

Bir yerde bir problem var ise; onun çözümü için ne mümkün ise yapılır ve mesele olmaktan çıkartılır.

Ya neşter vurulur, ister tamir edilir.

Ankara’da anlı şanlı bir köprü var.
"48 GÜN AYAŞ KÖPRÜSÜ"
Niye adı 48 Gün? Diye merak eden de olmamıştır. Belediye başkanı Gökçek "Bu köprüyü 48 Günde bitirdim de onun için adı 48 Gün oldu." Diyedursun. O köprünün geçişlerinde 48 insanımız öldü. Ölenlerin 48. Kim idi? Merak edenler zabıt varakalarına bakarlar görürler.

Anlı şanlı dokunulması mümkün olmayanlardan birinin yakını bu köprüden aracı ile geçerken; kaza sonucu vefat etti.
Hemen adından köprü inşaatı başladı. Demek ki; Arzail adres, makam, nüfuz sormuyormuş. Azrail herkese dokunuyor.
Kimisini önce silkeliyor, sonra dokunuyor.
Bu akıllara gelince tedbir aldılar.

Şehrimizde her gün bir insanımızı aramızdan ebediyete götüren motor kazaları ile yolcu eder olduk. Bir handikap olan motor kazaları konusuna çözüm aramak, bulmak için; illaki "Anlı, şanlı kendini ulaşılmaz olarak gören yada vatandaşın öyle zannettiği birilerinin yakınları bu kazalarda can vermesi." Bekleniyor ise; ben böyle beklentiye cehaletin daniskası derim.

Mengen’den bir yol Bolu’ya, İstanbul’a; bir yol Ankara istikâmetine, bir yol da Karabük, Ilgaz, Kastamonu yönüne gider.
Mengen’den Kastamonu, Karabük yolundan gidildiğinde; epeyce ileride Karabük- Eskipazar, Kastamonu - Ilgaz yolları ayrılır. Tam ayrılış noktası ölüm kavşağı idi... Burada Azrail’in pusuda olduğunu bilmeyen yetkili yoktu...
Her gün olmazsa d;a haftada bir kaza oluyordu. Ölümsüz bir tek kaza tutanağı yoktur. Ama ölenler sıradan vatandaşlar idi. Yetkili makamlarda oturanlar nedense tedbir almamakta ısrar ederlerken; bir kaza oluyor, bir otobüs dolusu insanımız o kazada yanarak can veriyorlardı. İçlerinden ikisinin yakınları yine nüfuzlu olan zevattan olunca; hemen kavşak inşası başlatıldı. O yolun yeni hali hizmete sunulduktan sonra kaza sayısı yıllık bir ya da ikiye düştü. Alt – üst geçitler yapıldıktan sonra; yıllardır o kavşakta ölümlü kaza da olmuyor...

Ankara - İstanbul yolu üzerinde bulunan Jandarma Okulları Komutanlığı ile zincir marketlerden birinin bulunduğu 1. Batıkent kavşağında neredeyse her gün kazalar oluyordu. Tedbir????
Ne zaman ki; orada Kırşehir milletvekili Kâzım Çağlayan ile oğlu Mustafa Çağlayan kazada vefat edince; anında kavşak düzenleme inşaatı başlatıldı... O günden sonra kaç kaza oldu merak eden varsa;
Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Daire Başkanlığından sonuçları çok rahat öğrenebilirler.

Tefenni’den Sülekler- Korkuteli yolunda hatalı meyil nedeni ile her gün bir kamyon devrilir; milyonlar heba olurdu. Ölümler de tuz biber ekiyordu.
Ne zaman Yayla Grubuna ait kamyonlardan ikisi kaza yaptı;
Hemen yol inşası başlatıldı, düzenlemesi de o yolu yıllar evvel kesin kabul ile teslim eden firmaya bedelsiz yaptırıldı.
“ Demek ki; istenince oluyormuş.” Dedirtecek cinsten bir çalışma idi.

Arapgir – Kemaliye yolunda sarp kayalıklar bir tehlike, keskin virajlar bir başka tehlike idi. Tünel yapılmasından başka da çözüm yoktu. 1962 Yılında tünel inşaatı başladı. Yıllar yılları kovaladı, tünel tünel de kaldı demeye başladık. Derken bundan 9 sene önce bir araç Fırat’a uçtu, aylarca arabayı aradılar. Bu araç da hatır sahibi birininmiş. “Aylarca Fırat’ın azgın sularında araç aranmasından belli değil mi?” Dediğinizi duyar gibi oluyorum.
Sonra bir hareketlenme oldu Ankara’da;
Ekipler geldiler; tünelin kalan kısmı üç ayda tamamlandı. Üç ayda tamamlanacak yeri 13 sene niye beklediniz diye soran da olmadı?


Burada kadar bir kaç yerden bahsettim;
"Gelin yetkili makamların lokomotifliğinde bu handikaptan, kaostan hep birlikte kurtulalım." Diye avaz avaz bağırıyorum...
Bu bir haykırıştır...
Evlatlarımızı her gün bu kazalara vermeyelim.
Tedbir alındığında bu kazalar olmayacaktır.

Eğitim, sosyal, kültürel ve sanat çalışmalarıyla, motor eğitim pisti çalışmaları ile, kendini ifade edecek zeminleri gençlerimizin hizmetine aktarmakla mesele çözülecektir...

ANTİK TİYATRONUN İŞLERLİK KAZANMASINI SAĞLAYALIM,
MOTOR SATIŞ ŞİRKETLERİNE "EĞİTİM PİSTİ.” TAHSİS EDELİM...
KÜLTÜR VE SANAT ÇALIŞMALARI TERTİPLEYELİM...
SPOR MÜSABALARI;
MAKALE VE ŞİİR RESİM YARIŞMALARI TERTİPLEYELİM;
İNSANLARIMIZIN ENERJİLERİNİ FAYDALI YERLERDE SARFETMELERİNİN ÖNÜNÜ AÇALIM...
GENÇLERİMİZİN KENDİNİ İFADE EDECEĞİ, KENDİLERİNİN DE BAŞARILI İŞLER YAPARAK YARARLI OLACAKLARINA İNANMALARINI SAĞLAYALIM.
ZORU DEĞİL;
KOLAY OLANI SEÇELİM...
HER GÜN BİR ÖLÜM İLANI ANONSU İLE UYANMAMAK İÇİN BU PROBLEMİ ÇÖZMEK ZÜRUNDAYIZ...
AH KEŞKE DEMEMEK İÇİN BUYRUN;
HER MAKAMI, HER SOSYAL KURULUŞU, HER İNSANIMIZI, HER DERNEĞİMİZİ, BÜTÜN ODALARI VE ODA TEMSİLCİLERİNİ, HER MUHTARIMIZI BU PROBLEMİN ÇÖZÜMÜNDE GAYRET ETMEYE DAVET EDİYORUM...