Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
hyazici58
hyazici58

AÇILIM- 9

Yorum

AÇILIM- 9

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

853

Okunma

AÇILIM- 9




Bundan sonra ne olmuştur ? Şu hakkı teslim etmek lazım; son iktidar hariç, bütün bu kötü siyasi yapılanma ve eksikliklere rağmen, tek başına iktidara gelen partiler, memleketin önemli bir kaç milli problemini çözmüştür.

Menderes döneminde, özellikle tarımsal altyapı, iş hayatının canlanması, halkın parayı tanıma ve kullanması, bir çok fabrikanın yapımı gerçekleşmiştir. Demirel dönemlerinde; sağlık ve eğitimin alt yapısı, enerji. Özal döneminde; konut ve telekomünikasyon alanlarını saymamız mümkündür. Son iktidarın çok kısa zamanda oluşması nedeniyle, kendine ait bir milli önceliği yoktu, kötü olan ve başarısızlığının nedeni de bu.

Ülke son yıllarını daha çok, koalisyonlarla geçirmiştir. Koalisyonların küçük başarıları olsa da, doğası itibariyle partiler, daha çok kendi içine dönük bir faaliyet izleyerek, tek başına iktidara gelmeyi yeğlerler.

Öyle de olsa, sonuçta bütün yapı ve yapılanmaların bir koalisyon ruhu taşıdığı kaçınılmazdır, demokrasinin özü böyle bir şey, millet olmak, bir arada yaşamak, bir arada problem çözmenin adıdır koalisyon ve bunu öğrenmek zorundayız...

Koalisyonlar genelde, sağ partilerden oluşmuştur; ancak, sol muhalefetin de uzun yıllar boyunca, siyasal anlamda yapıcı olmaktan çok, yıkıcı ve teklif önermeyen bir muhalefeti gerçekleştirdiğini söylemeliyim. Bu tavırdır ki, kendileri iktidara geldiklerinde, aynı sertlikte cevap bulmuşlar ve hiçbir etkin başarı gösterememişlerdir.

Türkiye’de sağ ve sol kavramlarını kullanırken, dikkatli olmalıyız ! Bizde ki sağ ve sol, batılı anlamda bir sağcılık ve solculuk değildir. İşi biraz da siyasal anlamda içinden çıkılmaz hale getiren bu durumdur.

Ülkenin en kırsal kesiminden gelen çocukları, milliyetçilik ve dindarlık iddiasında bulunan partilerde yer alırken, zengin ailelerin çocukları, daha çok sol ve merkez partilerde yer almıştır. Bu açmazdan dolayı, Türkiye’de oylar, sosyal gurup aidiyetine göre değil, psikolojik olarak kullanılır. En zenginle yoksulu; askerle, işçiyi; öğretmenle, marangozu aynı partide görebiliriz. Her seçimde önce yönlendirmeler yapılır, sonra tahminler altüst olur.

Parlamenter sistemler, sosyal yapılanmalar üzerine kurulu sistemlerdir. Ancak biz de, kimse sosyal gurubunun gerektirdiği yerde değildir. Siyasetin daha çok psikolojik savaş alanına dönmesinin temel nedeni budur. Bu çapraz duruş, siyasi partilerin oluşumuyla başlayan bir yanlış duruştur. Siyasi partilerin davranışlarını takip ederken, devamlı tezada düşmemizin nedeni budur.

Türkiye’den bakarsanız; Amerikan Cumhuriyetçi’lerinin, Alman yeşilleri’nin, İngiliz İşçi Partisi’nin ne düşündüğünü ve ne yapacağını kestirebilirsiniz; ama,Türkiye’de içinde bulunduğunuz partinin yarın ne yapacağını çok anlayamazsınız !

Gelinen nokta da, halk siyasi partilere, ülkeyi iyi idare etmesi anlamında değil de, kendi işini görme ve gördürme aracı olarak benimser, o da mutlu olmasına yeter ! Özellikle son yıllar da aşırı dalgalanmaların siyasi nedeni biraz da budur.

Normal parlamenter bir sistemde, burada siyasi bir kompleksim olduğunu düşünmeyin; üç aylık bir partinin, iktidara gelmesi aklen mümkün değildir. Bu Türkiye’de olabilir şeydir !

Siyasi partiler, uzun yıllara dayalı, gelenekleri olan, sosyal gurubu belli, programları belli, demokrasiyi gerçekten benimsemiş yapılar olmalıdır.

Bu çapraz düşüşlerin, temel nedenlerinden biri de, Ordu’nun, zaman zaman siyasete müdahalesidir. Siyasetçiler, zorlandıkları alanları, çoğu kez boş bıraktıklarından, ordu da bu boşluklardan vazife çıkarmayı ihmal etmez. Siyasi yapılanmamızın başarısızlığında, bunu da bir faktör olarak görmeliyiz.

Siyasetimiz, cumhuriyet tarihimiz boyunca, öz olarak istenen başarıyı gösterememiştir. Bu başarısızlığın, çokta; "açılım"la ilgili yönünün olmadığını da göreceğiz...



Hayrettin YAZICI


Devam edecek...



Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Açılım- 9 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Açılım- 9 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AÇILIM- 9 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
belkiz
belkiz, @belkiz82
30.8.2009 14:17:49
Yazilarinizla Turkiye hakkinda kafamda pek cok soruya yanit bulacagimi gordum. Cok tesekkur ederim. Acilim konusu da anlamak isterim. Selam ve saygilar
hanay
hanay, @hanay
30.8.2009 13:36:17
Büyük bir beğeniyle yazılarınızı okuyorum.
''Son açılım'' yazınızı okuduktan sonra yorum yapmak istiyorum.
Kolay gelsin...
Saygılar....
babidim
babidim, @babidim
30.8.2009 11:03:35
10 puan verdi
''Siyasetimiz,cumhuriyet tarihimiz boyunca, öz olarak istenen başarıyı gösterememiştir. Bu başarısızlığın,çokta "açılım"la ilgili yönünün olmadığını da görceyiz...,,
Aynen katılıyorum efendim... Süreklilik arzeden yazı dizinizin sanırım bu gün, sonuncusunu okuduk, diyorsam da; daha devam edileceği kanısındayım.. Bu bölümde nokta konmamalı bence... Evet, sayın Hayrettin Yazıcı Beyefendi, lütfen, devam edeceğinizi belirlerseniz, mutlu olurum... Arkası yarınlar gib, sabırsızlıkla bekliyor olacağım.. Şimdiden teşekkür ediyorum...
Ana fikrin günlerdir etrafında turladığınız gerçeği de, açıkça görülüyor... Tam puanım emeğinize, aydın düşüncenize ve kimliğinizdeki birikime efendim. Saygımı bırakıyorum...Çokça!



babidim tarafından 8/30/2009 11:21:06 AM zamanında düzenlenmiştir.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL