KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA

Trafik Kazalarının Önlenme Şekli

Her türlü kazayı önlemenin yolu, alınacak tedbirlerle bulunur. Tedbir ceza uygulaması değildir.
Kırmızı ışıkta geçmenin cezası 50 lira derseniz parası olan ve kural tanımayan kişiyi kırmızı ışıkta durduramazsınız. Bu bakımdan ceza yerine; izan, insaf ve vicdan çizgisinde davranışın ne olduğunu bilmek ve öğretmek gerekir.
Sigara içmenin cezası 100 lira dediğiniz zaman sigara tiryakisi parası olan, eğitimsiz birinin bu yasağı dinlemesi kolay olmayacaktır.
Bu bakımdan toplumda kabul gören ayıp niteliğinde olan bir davranış için sizin ceza uygulamanıza da gerek kalmıyacak, o kural kendi kendine yerli yerinde uygulanacakır. Çünkü kontrolu toplum kendisi sağlayacaktır.
Şu gün sigara için bunu söylemek mümkündür.
Sigara ayıplar listesine kendiliğinde girmiştir.
Toplumuzuda sigaraya karşı içten içe antipati uyanmıştır. Bundan dolayı sigara yasağı uygulaması kendiliğinden işlemektedir. Buna mukabil trafik cezalarının çok yüksek rakamlarla ifade edilmesine rağmen trafik içindeki keşmekeşlik had safhadadadır. Bir kere ki; ne kimse üstüne alınsın, ne de kimse kendine paye çıkarsın. Kıyı şeridinde bulunan il ve ilçelerde motosiklerin kullanıcılarının hiç mübalağa etmeden söylüyorum; yüzde 50’sinden fazlasında sürücü belgesi yoktur. Bir yıl içinde büfusu ellibinden az geçkin bir yerde motor kazalarından 152 kişi ölüyor ise; bunun adına düpedüz cinayet denir. Bu cinayetlerde hepmizin suçu vardır. Kuralın konulması kadar uygulanması da önemlidir. Her onbeş günde bir motorlar toplanır, sonra sürücü belgeli birileri bulunur ve motorlar çekildiği yerden sahiplerine ulaşır. Yine kuralsızlık, yine keşmekeşlik, yine eğitimsizlik...
O halde bunu polisiye tedbirlerle halledeceğinizi sanıyorsanız bu sanı bile hükmen yenilginin ifadesi olmaktadır. Yani polisiye tedbir ile bu meselenin halli mümkün değidlir.
İçkinin had safhada tüketildiği yerde, eğlence dünyası tıka basa dolu; 20 trafik polisi, bir o kadar da jandarma trafik personeli ile bu keşmekeşlik önlenemeyeceğine göre;
İlgili ve yetkili Oda bu işi üstlendiğinde bu mesele kesinlikle çözülecektir.
Cemiyetin odası; başlangıçta eğitim verecek ve kuralları yeniden hatırlatacaktır.
Sonra taşıyıclar kooperatifleri. nakliyeciler kooperatifi mensupları ile bir el kitabı hazırlayacaklar.
Odanın istişare yolu ile hazırladığı bu kitapçıklar, bütün sürücülere dağıtılacak...
Yerel televizyonlarda konunun önemi örneklerle anlatılacak.
Trafik kurallarına uyunuz uymayanları uyarınız... Sözü laf olsun diye de söylenmeyecek.
Şu an içinde bulunduğumuz durumda ve aldığımız eğitim ile yüreğin yetiyor ise; trafik kuralına uymayanı hele ki bir uyar... Dünyanın kaç bucak olduğunu nasıl ezberliyorsun....
Öyle ya; kırmızı ışıkta geçen birine, niye yeşil ışığı beklemediniz. Bu davranışımız bir cana ve yahutta milli servetin heba olmasına sebep olabilirdi... Diyelim... Alacağı cevabı merak edenler.. Benzer bir durumda bizzat uygulayıp görebilirler.

Hasılı eğitim ile bu meselenin üstesinden gelinir. 40 bin aracın seyir halinde olduğu bir yerleşim bölgesinde; 40 görevli memur ile bu mesele çözülmez.
Bunun çözüm yolu da bellidir. O halde neden hala bekliyoruz..
İlçe olarak bu eğitimi biz başlatalım. Türkiyeye de örnek olalım, neden bekliyoruz?


Trafik kurallarına uymanın en önemli noktası kuralsızlığın ayıp olduğunu toplum içine sindirecek.
Küfür etmek ayıp, ama öyle bir noktadayız ki; küfür edilme olayı had safhada... O halde bir yerlerde ciddi arıza söz konusu.. Bu arızanın giderilmesinin tek yolu eğitimli toplum yetiştirmektir.
Kimse bize "Niye tarafik kuralı öğretmek için buraya toplandınız." Diyerek ceza-i müeyyide uygulamaz...
Hemen; en kısa zamanda, bu meselenin çözümü için el birliği ile bir araya gelip eğitime başlıyalım...
Eğitimli toplumlar geleceğe huzurlu bir zemin hazırlar...