0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
672
Okunma
Hitabım Karakoçanlılaradır. Yazımı rahat pozisyonu alarak okuyun ki her zaman birilerinin önünde tam tekmil duranlardan olmayasınız. Ya da anlama kudretiniz yoksa bari yorum hakkınızı kendinize saklayın da millet sizde bir esrar olduğunu, bir hikmet olduğunu zannetsin. Bu yazımı okuyup da işine gelmediği için yanlış anlayanlara ve özellikle yanlış anlaşılmalara yol açanlara ithaf ediyorum. İnşallah sadık ve açık sözlü okuyucular beni mazur görür.
Bu ilçede Kırtik Ömer’i tanımayan var mıdır allasen? Bunu şu an yazmak hakaret midir? Kırtik Ömer’e kırtik dendiği için birilerinin dolduruşu ile hareket eden bir Ömer var mıdır? Şimdi kırk yıldır bu nam ile bilinen şahsı ya da benzerlerini yazdık diye kişilik haklarına saygısızlık mı yaptık? Hadi oradan kış kış…
Belki ben hikâye kahramanı olarak kullanıyorum bu adları. Tanımıyorum, bilmiyorum gerçek hayatta yaşadıklarını, olamaz mı? Onca yıldır yazıyorum, bal gibi de olur.
Gıllor’a Gıllor dediğiniz zaman yanlış olmuyor da Gıllor diye yazdığınız vakit mi yanlış oluyor, sevsinler sizi. O zaman bütün ilçede bir sakatlık var, sakatatçıya lütfen. Çünkü bu isimleri takan biz değiliz ama yaşatan sizsiniz. Asıl eleştiri konusu bu! Dikkat çekmek istediğim husus bu! Bunlar bizim mahallenin çocukları gibi sıcak insanlar. Kanım kaynıyor onları görünce, seviyorum her birini. Ya siz! Hafazanallah kem nazarınız uzak dursun da başka bir nimet istemezük.
Tızmori’ ye Tızmori dediğiniz zaman yanlış olmuyor da yazdığınız zaman mı yanlış oluyor ey ahali! Bu insanlar bizim insanımız, yedirtmeyiz kimseye.
Meseleyi uzatacağıma daha; Ğero’ya Ğero dediğiniz zaman ve onu iskata ve bilumum şeye alıştırdığınız yanlış olmuyor da ona Ğero dediğimizde mi yanlışlık var? Öpsünler sizi.
Lilli Kardaş’a bira içirip ortaya salmışlığınız yanlış değil de onu burada yazmak mı yanlış, oh ne ala! Bize de gelsin Mualla! Bu adamlar bizi sizden daha çok seviyor, çünkü bizi biliyor. Kusura bakmayın ama sizi kimse bilmiyor. Her gün baktığınız ayna dahi sizi tanımıyor.
Gınno Amca’ya, Gınnıooo dediğinizde yanlış olmuyor da, yazdığınızda mı yanlış oluyor, çek git allahaşkına be! Kemiklerini sızlatmayın biçarenin. Sonra zebani görmüş gibi olmasın.
Emme Bacı’ya, Öhhhö Öhhö dediğiniz doğru da bunu ifade etmemiz mi abes, abesle iştigal ediyorsunuz bre! Ense tıraşınızı görebilir miyiz? Bir yürüseniz.
Güzel Cemil’e Revivo adlı Yahudi ismini takıp onu halk ağzıyla mostura edip dalga geçmek mi güzel, yakışır size. Oysa biz onu doğal haliyle seviyoruz.
Yaşar’a Gıras deyip kızdırmak ve onun o halinden nemalanıp keyif yapmak dikkatinizi celbetmiyor da bunu yazdığımız zaman mı zorunuza gidiyor. Af buyurun ama sizin motor kaç çekiyor?
Bu ilçede bazı işler yanlış işliyor ve bu işleyişte ne yazık ki cahilane bir şekilde ortaya konmaya çalışıyor, yürü anca gidersin.
Altını çizmek istediğim husus şu: Bu ilçenin deli diye, yarım akıllı diye, gariban diye lanse edilen ve bir şekilde lakaplarla etiketlenen insanları ne kadar umurunuzda!
Hiç değilse masamıza oturabiliyor, bir sigara paraları ya da çay paraları naçizane tarafımızdan veriliyor. Onların yanındaki itibarımız inanız ki sizdekinden kat be kat fazladır. Bu itibari sözü anlayabiliyorsanız yazmış olduğumuz yazıları da idrak etmiş sayılırsınız. Tabi ki idrak yollarınızda nükseden birilerini karalama hastalığı sizi rahat bırakırsa?
Yazımı anlamadan okuyan ve okumadan hükümde bulunanlara yazdıklarım haram olsun. Çünkü bu benim emeğim ve alınterim. Sevmek ya da beğenmek zorunda değilsiniz. Ama yalanla, iftira ile gariban insanları ortaya salıp salyalı ağzınızla onun o zavallı halinden bir şeyler ummak da ancak ve ancak küçük işlerin küçük adamlarına yakışacak bir iştir. Bu konuda da tebriklerimi bizatihi iletmek istiyorum bay x’lere.
Kalemimden dökülen her satır bu ilçenin en gariban adamını dahi onurlandıracak, göğerecek ve yarına aktaracak biçimdedir. Ya sizler, yarına nasıl kalacaksınız? İftira ile, yalan ile, dedikodu ile. Zaten bu ilçede bunlar son zamanlarda had safhaya çıktı. Bunu yapanların yanına kâr kalmaz, inancımız sağlam Allah için. Yapmayın bunu lütfen, çocuğunuzdan çoluğunuzdan çıkmasın ahımız korkum bu!
İşte tekrar söylüyorum, bu ilçenin 12 Dev Adamı diye takvimlere basılan, basın organlarına düşen, tebrik kartlarına dahi girmiş olan insanlar sizin için ne kadar önemli? Ne yaptınız bunlar için? Hiçbir şey tabi ki. Bu insanları kullanmak istediğiniz zaman da yine onların gariban hallerinden medet umup, birilerini karalama kötüleme moduna girdiniz. İşte siz busunuz.
Ben bu ilçenin lakaplarıyla bir olmuş insanlarını sevdim. Yalansız, doğal halleri ile bize dostça bakan gözlerinde samimiyeti buldum. Sizin gözlerinizde ise bir vampirin kana susayan ve asla doymayan iştihasını gördüm.
Siz, evet siz, bunu yapanlar, baykuş güneş ışığından rencide olur.
Anladınız siz onu!