2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
540
Okunma

M.NİHAT MALKOÇ
Türkiye’de birileri düzenli olarak her yıl Ermenilerle ilgili iddiaları dile getirir durur. Bunda amaç Ermeni meselesini sürekli sıcak tutmaktır. Birileri zamanı gelince bu konuyu Türkiye’nin gündemine oturtuyor. Son zamanlarda da bir özür kampanyası ortalarda dolaşıyor. Neymiş efendim, bir kısım aydınlar bir araya gelerek sanal ortamda Ermenilerden özür dileme platformu oluşturmuşlar. Bizler yaratılanı Yaratan’dan ötürü seven ve hoş gören bir inancın şerefli mensuplarıyız. Onun içindir ki bölücülerin ve hainlerin dışında herkesi severiz. Bize Ahmet Yeseviler, Yunus Emreler, Mevlanalar, Hacı Bektaş Veliler bunu öğretti. Hiçbir zaman nefret bizim güzelliklerimizi gölgeleyemedi, gölgeleyemez de…
Bu ülkede kendini aydınlatmaktan bile aciz bazı sözde aydınlar sürekli 1915’te Ermenilerin yaşadıkları sıkıntıları gündeme getirip Türkiye’yi ve Türk insanını mahkûm etmek istiyorlar. Fakat bu kişiler bir kez olsun Ermenilerin Türklere ve Türkiye’ye yönelik çirkin saldırılarından söz etmiyorlar. Bu ülkede Ermeniler acı çekti de Türkler çekmedi mi? Birçok insanımızı kadın, çocuk, yaşlı demeden öldüren, köyleri basan, evleri ateşe veren, diplomatlarımızı hunharca öldüren Ermeniler niçin bu kadar masum, sütten çıkmış ak kaşık olarak gösteriliyor? Ermeni çetelerinin bu ülkede yaptıkları zulmü hiç mi okumadılar tarih kitaplarından? Bir internet sitesi kurarak Ermenilerden özür dileyen, tarihî gerçeklerden habersiz bu aydınlar Ermenilerin yaptığı zulümlerden dolayı Ermenilerden hiç mi özür beklemiyorlar? Yoksa onların dedeleri, nineleri, körpe çocukları Ermenilerin ‘Mosin’ marka tüfeklerinden çıkan kurşunlara hedef olmadı mı? 1914’te Sarıkamış’taki, 1915’te Van’daki Ermeni isyanlarında Rus yapımı ‘Mosin’ tüfekler nice masum müslümanın canını almıştı.
Bu ülke Ermeni isyanlarından ve baskınlarından çok çekti. Hınçak, Ramgavar, Armenakan ve diğer Ermeni çeteleri çok kan döktüler bu topraklarda. Yıllarca Türklere ve Kürtlere kan kusturdular. En zor zamanlarımızda ortaya çıkıp gücümüzü böldüler, yıprattılar. Artık o kadar çekilmez ve dayanılmaz bir hale geldiler ki Osmanlı onları örgütlendikleri yerlerden ayırarak tehcire tabi tuttu. Tehcir sırasında istenmeyen şeyler de yaşandı şüphesiz. Fakat bunlar orana vurulunca Ermenilerin yaptıkları yanında devede kulak ölçüsündeydi. Bizler tehcir sırasında yaşanılanları tasvip etmiyoruz. Ama bunları değerlendirirken bizlere yapılanların da hesaba katılmasını istiyoruz. ‘Bizler zalim, onlar mazlum’ oyununu oynamaya kimsenin hakkı yoktur. Ermenilerin öldürdüğü vatandaşlarımızın toplu mezarları her şeyi ortaya koyuyor. Ülkemizde Ermeni mağduru olmayan aile sayısı azdır. Çoğumuzun ailesinde Ermenilerce şehit edilen, sakat bırakılan birileri vardır. Bu acı gerçeği göz ardı etmemeliyiz.
Özürcülerin girişimi ilk bakışta masum görünse de bu olay Türkiye’yi ilerde büyük sıkıntılara düşürebilir. Ermenilerden özür dilemek sözde Ermeni soykırımını kabul etmektir. Bu da Türkiye’yi ağır tazminatlar ödemeye mahkûm edecektir. Tazminat verseniz de bu iş burada bitmeyecektir. Bu sefer Ermeniler Türkiye’den toprak talep edecektir. Kanla ve canla alınan bu mübarek toprakların bir karışını bile kimseye hibe edemeyiz. Ermenilerin entrikaları tarih boyunca hiç bitmedi, bundan sonra da bitmeyecektir. Tarihte başka milletler tarafından hep bir maşa olarak kullanılan Ermeniler, ülkemizin insanlarına büyük acılar yaşattılar.
Irkçılığı ve şovenizmi tasvip etmiyoruz. Ermenilerle dostluk ilişkilerinin kurulmasından yanayız. Fakat tek taraflı değil, taviz vererek değil. Geçmişteki kin ve nefret geçmişte bırakılmalıdır. İnsanlar geçmişteki hataları kurcalamaktansa gelecekte bu hataları yapmama gayreti içerisinde olmalıdır. Hata aramak için yola çıkanlar barışa hizmet edemezler. Onlar kin ve nefret tohumlarını ekerek yeni meselelerin boy vermesini sağlarlar.
Bu ülkedeki Ermeniler hiçbir zaman ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmedi. Aksine çoğu kez ayrıcalıklı oldular. Bizler bu ülke için çalışan, bu bayrağa, bu topraklara ihanet etmeyen Ermenileri bizden sayıyor ve seviyoruz. Gelin tek taraflı düşünmekten ve bakmaktan vazgeçelim. Dostluk, kardeşlik fidanları dikelim gönül bahçelerine. Nefretin zincirini kıralım.