Vergi memurları Kara denize gelmişler, -Temel’e sormuşlar: - Bu Tavuklara ne yemi veriyorsun? - Habu tavuklarımı soraysunuz? - Buğday veririm. - Demek sen buğday veriyorsun ha! - Millet aç susuz geziyor, - Her bir taraf da kıtlık var, - Bu sıkıntılar seni hiç mi etkilemiyor? - Seni şikayet edeceğiz o zaman - Ne halin varsa görürsün. - Ağır cezayı basıp gidiyorlar. - Altı ay sonra, - Vergi memurları tekrar geliyorlar. - Memurların gelişini gören Temel, diyor ki: - Bu sefer değiştireyim ki, - Bana ağur ceza yazmasunlar.. - Yine sormuşlar, - Tavuklara ne yemi yeriyorsun? - Temel, - Misir veririm memur bey. - Vay anasını sen mısır veriyorsun ha! - Dünya kan ağlıyor, insanlar aç para pul yok. - Bir çok insan aç geziyor.. - Seni Ankara’ya şikayet edeceğiz derler - Ve ağır cezayı yazıp giderler.. - Nasıl olsa yolu öğrendiler - Vergi memurları yine gelmişler.. - Temel’de vergi vere vere bıkmış. - Sormuşlar yine, - Bu tavuklara ne yemi veriyorsun? - Temel, - Kusura bakmayun, ben parayu horoza veririm - O, ne yediriyir bilmiyirim. Lessines / 2006 Ali Kılıç Kakiz |