hüzün perisinin kalemi- 5 (sessiz günah çıkarma..)
15 ekim muğla (yarını)
(işte öyle bir şey)
yüreğim yandı birden. sebebini sanki biliyorum da, işte.. bilmiyorum.
sanki aklım ve yüreğime aynı anda bir şeyler gelip gidiyor.
sanki hatırlamaya çalıştığın şeyin dilinin ucunda olmasına rağmen ona değinememek gibi bir şey bu.
sanki elimi uzatsam tutacakmışım gibi.
zihnimde bazı çekmeceler bir daha açılmamak üzere kapanmışta bunda bir yanlışlık veya eksiği varmış gibi. bir yarde bir noksan bırakmışçasına, yanlışlık yapmışta devam edercesine bir huzursuzluk bu. sevdiğin yada hoşlandığın birisinin birden aklına gelmesiyle tutuşup sönen bir yürek yangısı bu.
işte öyle bir şey.
uzun süredir aklıma arada bir gelmesine rağmen ondan bahsetmemiştim. ama buraya taşındıktan sonra onu düşünmeden edemiyorum. burası sanki onu bekliyor, artık her şey tamam da sanki bir o eksik.
o masumdu. o ihsan’dan da masumdu. ihsan ki her şeyden habersiz. karşısındaki bu kızın hainliğinden bihaber. tüm sevecenliğine ve ilgisine rağmen aldığı karşılığa rağmen yinede alındığını göstermeyip sadece susan -direk insanın gözlerine bakan- hiç ama hiçbir şey sormadan anlayan anlatan o eşsiz adam. o bile ilker’den masum değildi gözümde.
ilker’e haksızlık yaptığımı şimdi şimdi itiraf ediyorum kendime. gelse, karşıma çıksa tepkim ne olurdu acaba. tam net bir şeyler kestiremiyorum şuanda ama herhalde gözlerine bakamazdım. en azından hala ve ebediyen utanma duygum var olacak. ama yinede başımı eğemezdim sanırım. ah şu gururum yok mu? yersiz ve sessiz gururum..
durup dururken ona çektirdiklerimi düşünüyorum da..sanırım aşk gerçekten sadist ruhlu bir hastalık.
bazen bunların uzun bir düşten ibaret olduklarını tercih eder miydim diye düşünüyorum kendi kendime. en azından bazen vicdanımın rahat uyuması için öyle olabileceğini varsaymaya çalışıyorum. – da her yerde kendini haklı çıkarmaya kalkışan bencil beynim benimle dahi çatışmaktan geri kalmıyor. ve ben her seferinde biraz daha eriyerek yeniliyorum.
herhalde bu durumda da hayatının ona değil de onun hayatına yaşattıklarının iyisiyle kötüsüyle yinede sırf benim oldukları için vazgeçmeyecek olan kişi de ben olurdum. şuan ki durumum da bence tam olarak zaten bunu gösteriyor. ve böylece yalnızım işte sonuçta. daha on dokuzumda.
peki ya ailem? onları düşündükçe tek bir şey hissediyorum. acı. içim acıyor. nedir bu bir tür günah çıkarmak mı?
aylin…