0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
58
Okunma
ADAMLIK
Adamlık, bir kimlik değil.
Adamlık, ömür boyu tekrar tekrar verilen bir ahlâk sınavıdır.
Bu sınav, ne birilerinin onayına ne de birilerinin riyalı alkışına ihtiyaç duyar.
Çünkü adamlıkta ölçü, kazanmak değil, kaybedeceğini bile bile, olaylar karşısında kendini kaybetmemektir.
Yani adamlık; yalnız olan bir erkeğin karakteri için ödediği bedelidir.
Yanlış yaptığında kaçmayan, suçu başkasına yüklemeyen, özür dilemeyi küçülmek olarak görmeyen bir duruşun adıdır adamlık.
Kadına,
hayata,
ilişkilere
“işine geldiği gibi” değil,
“doğru bildiği gibi” bakan bir anlayıştır adamlık.
Bu yüzden de seçimleri pahalı, yolu uzundur.
Başları dik alnı açık olur.
Aynaya baktıklarında yüzlerini kaçırmak zorunda kalmazlar.
Ait olmayı değer olarak görmez, bilakis ait olmamayı göze alarak değerlerini korurlar.
Anlık haz, menfaat peşinde koşmak, vitrine oynamak hormonlu mutluluk yerine, yalnızlığın çıplak gerçeğini seçerler.
Coğrafyaları belirsiz,
vicdanları hür,
kimlikleri sabittir onların.
Pasaport taşımazlar; çünkü girdikleri her yürek ülkesine ahlâk vizesi var.
Çıkıp da gitmeleri gerekirse bir yürek ülkesinden; kapıyı çarparak çıkmazlar,
hesap sormazlar,
iz bırakmak derdine düşmezler.
Çünkü gitmek, onlar için kaçış değil; onuru kirletmemek adına aldıkları bir karardır.
Bu yüzden herkes arkasından konuşulur.
Ama yüzne gelince suspus olurlar.
Çünkü bazı adamlar, eksilerek değil, yalnızlaşarak çoğalırlar...
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (1)