5
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
100
Okunma
Üç Aylar
Hoş geldin…
Sefalar getirdin.
Yorgun kalplerin eşiğine, dağınık zihinlerin kapısına, unutmaya yüz tutmuş dualarımıza hoş geldin. Takvimden bir yaprak değil, gönlümüze düşen bir çağrı gibi geldin. Üç aylar; zamanın ağırlaştığı, kalbin hafiflediği, insanın kendine ve Rabbine biraz daha yaklaştığı o mübarek eşik…
Recep’le başlar bu yolculuk. Bir silkiniş, bir uyanış gibidir. İnsan kendi gürültüsünden utanır, dilini tartar, kalbini yoklar. “Neredeyim?” diye sorar kendine. Şaban’da ise bu sorular derinleşir. Hazırlık başlar. Gönül evinin tozu alınır, kırıklar onarılır, yarım kalan niyetler tamamlanır. Çünkü biliriz ki Ramazan kapıdadır; beklenen misafir gibi, adı anıldıkça içimizi titreten, hasreti büyüten o sevgili ay…
Üç aylar bize sadece bireysel bir arınmayı değil, küllük şuurunu hatırlatır. Ben demenin yükünden kurtulup “biz” olabilmeyi… Aynı duaya aynı anda “âmin” demenin kıymetini… Açlığın sadece mideyle değil, vicdanla da hissedildiğini… Bir lokmanın, bir selamın, bir tebessümün nasıl çoğaldığını öğretir. Bu aylarda insan, yalnız kendi kurtuluşunu değil; komşusunu, mahallesini, memleketini, ümmeti düşünür. Çünkü bilir ki parça kurtulmaz bütünden kopukken.
Rahmet ve bereket aylarıdır bunlar. Yağmur gibi iner rahmet; kimi zaman bir ayette, kimi zaman bir iftar sofrasında, kimi zaman sessiz bir secdede. Bereket ise paylaşınca artar. Bölüşülmeyen ekmek bayatlar, paylaşılmayan dua eksik kalır. Üç aylar bize bunu yeniden öğretir: Birlik olmadan dirlik olmaz.
Ve sonra…
“Hoş geldin ya Şehri Ramazan” diyerek karşılayacağımız o güzel ay…
Hasretle beklediğimiz, kavuşunca susmayı öğrendiğimiz… Gecesiyle gündüzüyle insanı terbiye eden, kalbi hizaya sokan, nefsin sesini kısıp ruhu konuşturan o ay… Tutkuyla, özlemle, içli bir sevinçle bekleriz onu. Çünkü Ramazan, sadece oruç değil; yeniden insan olma çağrısıdır.
Hoş geldin üç aylar…
Sefalar getirdin.
Kalbimize düzen, sözümüze edep, soframıza bereket, aramıza kardeşlik getirdin. Bizi bize, bizi birbirimize, bizi Rabbimize yaklaştırdın. Şimdi susalım biraz… Dinleyelim. Çünkü bu mevsimde en gür ses, kalbin sesidir.
ALİ RIZA COŞKUN
5.0
100% (11)