1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
121
Okunma

BİR HUUUU İLE GELDİ, BİR OSSURUK İLE GİTTİ
Kabir Helminski’nin Mevlânâ’yı anlattığı Bilen Kalp adlı eserinde, Hindistan’dan Konya’ya Mevlânâ’yı ziyarete gelen bir dervişten bahsedilir.
Derviş, ta Hindistan’dan kalkıp Konya’ya Mevlânâ’yı ziyarete gelir de kapıda karşılanmaz mı hiç?
Mevlânâ, müritleriyle birlikte gelen misafiri karşılar. Sohbet ederek medreseye doğru yürürler. Basamaklara geldiklerinde misafir, merdiven basamağında ölü bir güvercin görür. “Eee, koskoca derviş bu!” Kendini Mevlânâ’ya kanıtlayacak ya; eğilir, merdiven basamağındaki ölü güvercini sığar ve derinden bir “Huuuu…” çeker. Güvercin oracıkta canlanır ve gökyüzüne doğru uçar. Misafir, kendinden emin bir ifadeyle Mevlânâ’ya bakar. Lâkin Mevlânâ temkinlidir.
Akşam olur; sofralar açılır, yemekler yenilir. Tam çay faslına geçildiği sırada, misafir derviş yüksek bir sesle yellenir. Utancından, yorgunluğunu bahane ederek odasına çekilmek ister. Müritler bir koşu odayı hazırlar ve misafiri yatağına yollarlar.
Ertesi sabah, Mevlânâ ve müritleri erkenden kalkmış, abdestlerini alıp sabah namazlarını kılmış ve kahvaltı için sofraya geçmişlerdir. Mevlânâ, müritlerine misafir dervişi sorar:
“Gidin de, uyuyorsa uyandırın; gelsin, kahvaltımızı yapalım.”
Müritlerden biri;
“Ya Mevlânâ Hazretleri, misafirimiz… Sabah ezanından önceydi, çekip gitti.” der.
Bunun üzerine Mevlânâ;
“Bir huuu ile gelen, bir osurukla gitti desenize.”
der. Müritler arasında hafif bir gülüşme yayılır.
Bu öyküyü neden anlattığıma gelince… Birkaç gün önceydi. Hemşehrim ve dolaylı olarak akrabam olan bir Doktor, bana arkadaşlık isteği gönderdi. Ben de kabul ettim. Ne var ki, yapmış olduğum bir reel paylaşımdan dolayı önce benimle polemik yapmaya kalkıştı. Sanırım, titrinin verdiği kibirle bana geri adım attıracağını sandı.
Ama ben geri adım atmayınca;
bir huuu ile geldi, bir osurukla sayfamdan çıkıp gitti!
Bahse konu paylaşım da yukarıdadır. Güya bu paylaşımla ben ırkçılık yapmışım.
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (1)