Düşünce bir tanımsız diyalog. Monolog demelerini anlamıyorum. Zihnim diyor ki, suyu sulayan vardır taşı taşlayan.. Belki bir ozanın tınısı değdi düşüncemin kulaklarına. Arı bal, arı iğne düşüncelerinde eski düzen bir sistem var. Elbette bu da diyalogdan kaynaklanıyor. Belki de anladığım monologtur.

Acaba hangisi doğru seçenek, monolog mu, diyalog mu? Fazla düşünmeye gerek yok diyen bir ses, salla diyor, tutma olasılığı yüzde elli.

Genç Dünyevinin çabası, narası, Orta Yaşlı Dünyevinin labirenti, kaçışı, Yaşlı Dünyevinin çamuru ve heykeli mi olmalı.

Heykel derler taşlar kayalardan. Çamur derler toprağın suyla buluşması… Kaçış için ne şiş yansın ne kebap. Labirent kimine düz yol kimine bıkkınlık… Narayı atarsın da çaban boşadır…

Artık sistem çözüldü. Gözlerin içine iki küçük göz daha eklenir, kulak memelerine iki küçük kulak da dikilir. Elbette 10 bin yıllık işleyişin sonucu tekelcilik, tek el, tekçiliğin çağrıştırdığı tek şey.

Yeni doğanların gözbebeklerinin sol ve sağ alt bölümlerine birer göz daha ilave edilerek, o gözün gördüklerinin tıpatıp aynısının depolanması yoluna gidilerek, aynı şekilde kulak memelerine dikilecek iki küçük kulak ile de duyulanların tıpatıp aynısının depolanması sağlanacaktır. Sistem kendini ancak böyle tekelleştirebilecektir.

Yarım yüzyıl üstü az bir zamanda on bin yılların getirdiği çıkış bu değil mi? İnsana ait olan mecburen depolanacak…

Kalbin dökümü yapılıyor, kalbin işleyişi programlanıyor ve geri takılıyor. Et parçası artık metallerden ve metal içi yazılımlardan sürülmeye başlanıyor piyasaya. Zihinsel işler de epey epey yz ile birlikte basamak basamak tek ele bağlanıyor.. Geriye ruh kaldı azizim.

Gereksiz konular bunlar...

Elde mızraklar bir öküz dürtüp öküz deşip, derisinden etinden, biraz da yaprak kök sebze karıştırıp
Sonra iğne çuvaldız hesabından
Nihayetinde neydi o?

Birinci Aşama;
Yönerge;

Galaktik imparatorun üç halini de aynı zaman diliminde tahta oturtacaksın... Yani aynı Dna özütünden; aynı zaman diliminde; gencini orta yaşlısını ve ihtiyarını kullanacaksın.. Bunu yapmak için de bir tek el gerekecek ki o da sadece bunu kontrol edip devamını sağlayacak bir robot olacak. İzlemedim demeyin bu senaryoyu...Lakin bu galaktik imparatorlar da erilden seçilmişti. Lakin robot, kadındı..


İkinci ve üçüncü aşamalar ve tecrübe edildikçe yenilenen yönergelerle maddi dünya, ışık dünyası içinde tek elleşmeye kadar bir döngü..

Bir şey anlayan varsa beri gelsin bu çağın düşüncelerinden...

O yüzden insan çocukluğuna kaçar durmadan. Hakikat bulunmaz bir şey olmaya devam edecek anlaşılan... Ne bulanı ne de anlayanıyla kimse karşılaşabilmiş midir acaba anlatılan zaman içinde. Lakin tek elleşme anlatılmayan zamana kafayı taktı mı, yine aynı sorunsalın içinde kalırsın. Ruh haline hangi ölçünün hangi zamanında erişeceksin? Erişince ne olacağını düşünüyorsun?

Biz düşünmeyi bıraktık... İnsanken, insanlıktan kurtulmak yerine insani hallerin tekerrüründe bir vakit nefes alıp verelim işte, karıştırma ve yarıştırma ya hu.. Sade ve saf bir şekilde yaşayacağım, karışmayı ve yarışmayı bırakabilirsem elbette üstadım.