Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Hüma Efkan
Hüma Efkan

SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI?

Yorum

SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI?

( 1 kişi )

0

Yorum

3

Beğeni

5,0

Puan

154

Okunma

SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI?

SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI?

SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI?

Son yıllarda sıkça duyduğumuz bir söylem var: “Erkekler ihanet eder, gerçek bir birliktelik istemez, sadece kendine hayran olacak kadınlar arar, günübirlik ilişkilerin peşinden koşar.”

Bu cümle kadınlar tarafından kulağa özgüvenli bir tespit gibi gelse de, aslında tek taraflı bir algının ürünüdür. Çünkü mesele, erkeklerin böyle bir arayış içinde olmadıkları değil; “kadın egosuyla baş edememeleri” sebebiyle sağlıklı bir denge arayışıdır.

Evet, erkekler de kadınlar gibi takdir edilmeyi ister. Bu ne narsistliktir ne de kendine hayranlık beklentisi. İlişki dediğin, karşılıklı olarak birbirini değerli hissettirme sanatıdır. Erkek, sevdiği kadından “Sen değerlisin, bana özelsin.” cümlesini duymak ister; tıpkı bir kadının da bunu duymak istemesi gibi. Bu, insanın temel duygusal ihtiyacıdır.

Ne var ki bazı kadınlar, “güçlü olmak” kavramını yanlış yorumluyor. Kendi ayakları üzerinde durmak; karşısındakini küçümsemek ya da sürekli bir rekabet atmosferi yaratmak değildir.

Güçlü olmak; hem kendi hayatını ahlakıyla idame ettirebilmek hem de yanında yürüyen erkeğine yer açabilmektir. Oysa bugün birçok ilişki, “eşlik etmek” yerine “yarışmak” üzerine kuruludur.

Erkek susarsa “ilgisiz”, konuşursa “trip” sayılıyor deniyor ama çoğu zaman sorun, ne söylendiğinde değil, nasıl söylendiğinde aranmalıdır.

Örnek 1:
Kadın telefonda konuşurken erkeğin bir şey sorması üzerine, kadının erkeğe “Kes sesini, telefonda konuşuyorum!” demesi yerine; “Hayatım, şu an telefonda X ile görüşüyorum. Görüşmem bitsin, cevap vereyim.” demesi gerektiği gibi.

Örnek 2:
Bir tartışma yaşanır ve bu tartışmayı kadın barışçıl bir sonuca ulaştırmaktan kaçınır. Bu durum, ileride yaşanacak olan tartışmalar için bir yatırım olur (koz). Tartışmanın üzerinden uzunca bir zaman geçer. Erkek, ne zaman ve niçin tartışma yaşandığını unutmuştur. Derken başka bir gün, başka bir konuda tartışma yaşanır. Erkek o anda tartışılan konuyu sonuçlandırarak uzlaşı sağlamak isterken, kadın o anki tartışma konusu hakkında tek kelime etmeden defteri açar; geçmişte yaşanan konuyu ana taşıyarak “Sen fi zamanında da şöyle demiştin, şöyle yapmıştın.” tekrarı başlatılır. Dolayısıyla andaki tartışma konusu, yine kadının ileride kullanacağı bir cephane haline gelir.

“Erkekler değişti.” deniyor, bu doğru.

Fakat bu değişim bazen olgunlaşmak yerine katılaşmak şeklinde oldu. Çünkü kadın, cicim ayları bitip bir de çocuk sahibi olmasıyla birlikte, kendisinde erkeğe karşı alabildiğine özgürce kırıp dökme hakkına sahip olduğunu düşünüyor. Oysa erkek her seferinde, aile kutsiyeti adına kırılıp kırılıp toparlanıyor.

Bazı erkekler ise duvarlarını o kadar kalın örüyor ki, kabuğuna çekiliyor; kimse yaklaşamıyor. Sonra da “Erkekler ciddi ilişkiden kaçıyor.” deniyor. Aslında erkekler, sürekli sorgulanan, küçümsenen, değersizleştirilen bir ilişkide kalmak istemiyor. Bu bir zayıflık değil; ruhsal olarak sağlıklı kalma refleksidir.

“İyi kadınlar hâlâ var ama artık koca büyütmek istemiyorlar.” deniyor.

Güzel. Ama şu da unutulmamalı: İyi erkekler de hâlâ var; sadece “her eleştiriyi bastırıp sessiz kalmak zorunda olan” kuklalar olmak istemiyorlar. Bir erkek, kadının gücüne değil; kibirle karışık bir üstünlük çabasına itiraz ediyor. Bu da ego ile değil, ilişkiyi karşılıklı emekle kurma isteğinden doğuyor.

Gerçek ilişki, iki egonun savaş alanı değil; iki insanın birbirine alan açtığı bir ortaklık olmalı. Erkeklerin değiştiği doğru… Ama erkekler kadınların güçlü olmasına karşı değil; “kadın egosuna boyun eğemedikleri” için, tek taraflı güç oyunlarına ortak olmak istemedikleri için değişti.

Efkan ÖTGÜN

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Samimi, iÇten bir birliktelik mi, yoksa cinsler arası egosal Çatışma mı? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Samimi, iÇten bir birliktelik mi, yoksa cinsler arası egosal Çatışma mı? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SAMİMİ, İÇTEN BİR BİRLİKTELİK Mİ, YOKSA CİNSLER ARASI EGOSAL ÇATIŞMA MI? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL