Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Sadegül
Sadegül

Atatürk'ün Son Zamanları

Yorum

Atatürk'ün Son Zamanları

( 3 kişi )

6

Yorum

10

Beğeni

5,0

Puan

229

Okunma

Atatürk'ün Son Zamanları

Atatürk'ün Son Zamanları

SALİH BOZOK’UN GÜNLÜĞÜNDEN
Nöbeti devraldım. Bu sırada Atatürk odasında uyuyordu. Salonun denize nazır penceresi önüne oturdum. Sancaklarla donatılmış kotraları, motorları seyrediyordum. Çok acı şeyler düşünüyordum ki Atatürk çağırdı.

İçeri girdiğim zaman yatağının içinde sigara içiyordu. Beni görünce gayet kesik ve güçlükle işitilen bir sesle;

- ’Salih’ dedi, ’Dün akşam büyük bir sıkıntı geçirdim. Çok fena idim. Kustum. Hafızam tamamen kaybolmuştu.’

Bunları söylerken dikkatli dikkatli yüzüme bakıyordu. Gözlerini biraz daha açarak ilave etti:

- ’Sanırım yediğim nohutlu yemek dokundu.’

Ben kendisini teselli için tekrar ettim: ’Evet, muhakkak nohutlu yemek dokunmuştur. Madem ki çıkardınız, inşallah rahat edersiniz.’

Karyolanın yanındaki sandalyeyi göstererek ’Şuraya otur’ dedi. Oturdum. Atatürk tekrar söze başladı:

- ’Şimdi yine rüya görüyordum. Bana bir çift kundura getirmişler. Beğenemedim. Binbir’i çağırdım. Böyle ’Binbir!’ diye çağırırken odaya Rıdvan girdi. Bunun üzerine uyandım. Rüya gördüğümü anladım.’

Sonra başını sallayarak sözüne devam etti:

- ’Çok dermansızım Salih, büsbütün başka bir adam oldum. Su ellerimin haline bak.’

Bana uzattığı o güzel eller şimdi deri ile kemikten ibaretti. Parmakları o kadar titriyordu ki, sigarayı tutamayarak yorganın üzerine düşürdü. Hemen alıp attım. O hâlâ kesik kesik tekrar ediyordu:

- ’Ben büsbütün başka bir adam oldum. Hiç hafızam kalmadı. Değiştim Salih... Artık o eski adam değilim.’

O gece koma gecesiydi.

Atatürk’ü yatırdılar. Sayıklamaya başladı. Yaverleri, yakınları başucunda endişeyle beklemeye başladılar. Salih Bozok, bir yandan ağlıyor, bir yandan da ’Allahım ya Atatürk’ü kurtar ya benim canımı al’ diye dua ediyordu.

Az sonra doktoru Neşet Ömer Bey yetişti. Hastayı muayene etti. Kendisinde hazımsızlıktan kaynaklanan hafif bir zehirlenme olduğunu saptadı. İlaçlar verdi. Atatürk hafif ateşle uykuya daldı.

Ertesi sabah gözlerim açtığında başucunda Afet İnan vardı:

- ’Bana ne oldu? Bana bir şey oldu’ dedi.

Sonra da Afet İnan’ın kulağına gizlice fısıldadı:

- ’Ölüm demek böyle olacak kızım...’

Odasında yatağının tam karşısındaki duvarda o zaman Moskova’da büyükelçi olan Zekai Apaydın’ın Rusya’dan gönderdiği bir tablo asılıydı. Tabloda kır çiçekleriyle bezeli yemyeşil bir yamaç alabildiğine uzanıyor, bu yamacı çiçek açmış meyve ağaçlan süslüyor, arka planda ise heybetli, karlı dağlar manzarayı tamamlıyordu. Tablonun adı ’Dört Mevsim’di. Atatürk, sıkıntılı, ateşli koma gecelerinin sabahında gözlerini açtığında bu tabloyla karşılaşır, bu tabloya bakınca memleketin 4 köşesini görebildiğini söylerdi.

Bazen, sıkıntısının iyice arttığı anlarda bu tabloya dalıp gidiyordu. Böyle gecelerde savaşlar, devrimler, isyanlarla geçmiş ömrüne inat, alıp başını gitme özlemiyle yanıyordu. Her şeyden çekilip, engin bir ormanın sonsuzluğunda huzur bulma hayali, düşlerini süslüyordu. Bazen Rumeli yaylalarını, bazen camından görünen ’karşı yaka’yı, Anadolu’yu özlüyordu. Yanına Afet İnan’ı alıp, gözlerini tabloya dikince dudaklarından su sözcükler dökülüyordu:

- ’Gidelim Afet... Bir orman kenarına gidelim. Her şeyi bırakalım. Şöyle basit bir ev, ocaklı bir oda... Evet... Evet... Hemen çekip gidelim ormanlara... Hele ben bir iyi olayım da...’

PANDORANIN KUTUSU

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (3)

5.0

100% (3)

Atatürk'ün son zamanları Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Atatürk'ün son zamanları yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Atatürk'ün Son Zamanları yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Yılmaz Süslü
Yılmaz Süslü, @yilmazsuslu
5.10.2025 20:38:52
Tarihin son dehasının son anları ,içimiz buruk ,yüreğimiz yas. Şimdi şu halde ülkenin bulunduğu hal için de ...
YEŞİLIRMAK
YEŞİLIRMAK, @yesilirmak1
5.10.2025 11:59:09
𝑺𝒂𝒚𝒇𝒂𝒚𝒂 𝒅üş𝒆𝒏 𝒈ü𝒛𝒆𝒍 𝒃𝒊𝒓 𝒆𝒔𝒆𝒓 𝒐𝒌𝒖𝒕𝒕𝒖𝒏 𝒃𝒊𝒛𝒍𝒆𝒓𝒆
Bazı farklılarlar fark yaratır fakınızdayız Yazan ellerin dert görmesin yüreğinize bin bereket Saygı ile
Tamer Umut
Tamer Umut, @ervh-ifirkat
5.10.2025 10:21:58
5 puan verdi
".....
O, saati sordu.
Paşalar: "Üc" dediler,
Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar
İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon ovasına atlayacaktı.

"KUVAYI MİLLİYE DESTANI" Nazım Hikmet

öğretmenler gününe yakışacak bir yazıyı paylaşmanıza çok sevindim, ben zer bir yazıyı 24-Kasım'da da yapmanız dileğiyle.

Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Suat Zobu
Suat Zobu, @suat-zobu
5.10.2025 08:17:53
5 puan verdi
Mekanı cennet olsun.
Nur içinde yatsın.

Bu güzel paylaşım için teşekkürler.
Selam ve saygılarımla.
Gönül Pınarı
Gönül Pınarı, @gonul-pinari
5.10.2025 06:19:13
Ruhu şad mekanı cennet olsun gelmez onun gibi birisi bu dünyaya gelmez. Anlamlı ve güzel bir paylaşımdı. Saygılar selamlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL