KÜLTÜR

Kültür, sadece beyni hallaç pamuğu gibi karıştıran tarihler, isimler, olaylar veya sayılardan ibaret değildir.

Kültür; beyinde kurgulanan bütün bu karmaşıklığı düzene koymak nitelik ve nicelikleri yargılayarak sağlam ve mantıklı bir zemine oturtmanın gereğidir!

Her kültür, ayrıcalıklı olduğunu ispat etmek için bu muhakemeyi yapmasi şarttır!

Kültür içindeki olayların karmaşıklığı ve sorunların çetinliği, şüpheciliği, edinilmiş alışkanlığı, güveni güvensizlikle ayırt etmeyi, fikirleri, alçakgönüllülüğü, acımasızlığı, olumlu veya olumsuz şeyleri kabullenme veya görmezden gelmeyi, sabrı, hatta kimsenin paylaşacak hakikatlere asla sahip olup, olamayacağı kesinliğinin yanı sıra, katı kurallara bağlı olmadan, belirsizliğe ve aynı zamanda yanlış kesinliğe karşı silahlanmaktır! Bunun içinde, sağlam bir zihne sahip olmak gerekir!

Bütün fanatizmleri ve hatta kendi kültürü hakkında bir başkasının akıl yürütmesine izin verenleri redetmemektir.

Kültür de, uhrevi dinler gibi, dogmatiktir. İnandığı dinin sorgulanmasına izin vermeyen bağnazlar gibi, ufku geniş olmayan, sığ düşünen insanlar, kültürünün sorgulanmasına izin vermez ve kültürlerinin doğruluğundan şüphelenmezler! Ne var ki şüphelenmek, şarlatanlar için bir kâr olmaksızın, dehaya saygı duymaktır! İşte bu şarlatanlar zekalı insanlara saygı duymamak için, ait oldukları kültürden şüphe duymaz ve kültürünün sorgulanmasına izin vermezler!

Örneğin: 9 yaşındaki bir kızın evlenmesine tepki gösterenlere, kültürde yeri olmadğı için bunun dinin bir emri olduğunu, ileri sürerler!

Oysa zeki insan sorgulayan ve yargılayan bir akılla, kültürü, olumsuzluklardan arındırarak, onu bir ideoloji ya da inanç haline dönüştürmemektir!

Her zaman ne oldum tercihi yerine ne olacağım fikriyle yaşamı ve kültürü her kes ve her kesim tarafindan daha bir kabul edilir, daha bir yaşanılır ve daha bir güzel hale getirmeyi kabullenmektir!

Efkan Ötgün