Hızır da çıkar yoluna melekte girer koluna

Bu dünya sır küpüdür sır küpü. Sırrına alimler erişmemişlerdir. Sır sadece yaratandadır Biz insan oğlunun dışında bize görünmeyen, gerektiğinde görünen nice varlıklar vardır. Bizimle beraber gezen dolaşan ve bize görünmeyen, ben hurafelere inanmam. Bunu benzeyen çok hikaye duydum onlardan birini anlatacam

Faik’in yaşadığı ve yaşamını değiştiren normalde çok sıradan sonradan gizeme bürünen bir hikaye mi desem yaşanmışlık mı desem ona siz karar verin. Ben kendisini tanımam tanıyanların yalancısıyım.

Faik sürekli alkol alan evine barkına bakmayan herkesin yaka silktiği biridir. Sarhoşluk deyince öyle böyle değil gece gündüz içip sokaklarda yatan ancak kendine gelince evine hatırlayan biriymiş. Son kuruşunu harcamadan eve gelmezmiş.

Yine bir gün yüklü bir parayla bir pavyona gitmiş, gelsin kızlar çalsın sazlar eğlenmiş. Kadına bol dedikleri bir yudum içki olan şeyin fiyatı yirmi liraymış. Garsonlar abi şu ablaya da ısmarla şu karşıdaki de senden içki istiyor, dedikçe saçmış paraları. Derken gündüz aydınlanmış mekan kapanmış. Dışarı çıkmış saat yedi civarı, ceplerini yokluyor bir kuruş yok. İşe gitmesi gerek iş yeri o yerden uzakta, tabana kuvvet yürüyor.

Sabahın erkeni cadde hınca hınç dolu, gelen giden kalabalık o da araya karışmış kızarmış bir surat pis kokular, kapanan gözlerle hızlı hızlı ilerler.

İşte ne oluyorsa o arada oluyor Biri arkadan boynuna sarılıyor, kulaklarına üfleyerek gözlerinin içine bakıyor ve yirmi lira versene diyor, saçları diken diken oluyor. Hayatında böyle bir güzellik görmemiş ince dal gibi şık süslü bir genç kız mis kokuları ağzına doluyor. Şöyle bir silkeleniyor hızlı hızlı giden adamlar kadınlar çocuklar bir daha göremiyor etrafına yakınına uzağına bakıyor yok öyle biri.

Akşamdan bozdurup yirmi yirmi dağıttığı paralar geliyor aklına sonra düşünüyor acaba oradan birimiydi bana denk geldi.

Sonra düşünüyor orda öyle bir güzel yok, hem olsa da orda çalışanlar gündüz görünmezler İşleri bitince herkes varsa eşi arkadaşı yoksa taksiye biner evlerine giderler. Akşam beş olmadan piyasaya çıkmazlar. Faik o günden sonra içkiyi bırakıyor. Dediklerine göre çok düzgün temiz bir yaşam sürüyormuş, soranlara.

- Tövbekar değilim bıraktırdılar, dermiş

Gökten elma düşer düşmez bilmiyorum ama, beni çok etkilemişti.

Coşkûnî