0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
176
Okunma

Bilirsin… bazı geceler var ki,
üzerine bastığın her kelime bir çığlıktır.
Ama duymaz kimse.
Çünkü herkesin uykusu kendine ağırdır.
İç çektiğin yerden çatlar zaman.
Bir yudum geçmiş takılır boğazına,
gözlerinle içtiğin geceler
hiç sabah olmamış gibi
karanlığın katlarına siner.
Çekmecelere gizlenmiş hatıralar
kendi kendine soluyor.
Biri “beni hatırla” diyor,
öteki “keşke hiç yaşanmasaydım.”
Kuşlar bazen kahve telvesinde
bir kehanet gibi ürperir;
kimi uçmayı unutur,
kimi rüyanda kalır.
Sen mi?
Sen hep aynı yerdesin.
Biraz suskun, biraz yanık…
ve çokça eksik.
Bazı eller ağlamaz, derler.
Oysa senin ellerin
sessizce ağlamayı öğrenmiş.
Kimi zaman gözlerin susar,
ama eller anlatır her şeyi.
Zamanı kısık ateşte kaynatıyorsun.
Geçmişi bir çay gibi demleyip
suskunlukla içiyorsun.
Ve her yudumda
bir parça daha kendinden eksiliyorsun.
Turgay Kurtuluş