0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
168
Okunma

Pazara gittiğimizde bütün sebze ve meyvelerin en iyisini en güzelini ve en hesaplısını almaya çalışıyoruz.
Bunun için özen gösteriyoruz.
Gerek siyasi arenada ve gerekse medayada o kadar çok sililk sözler, yalanlar, iftiralar ve laf canbazlıkları dolaşıyor ki, aklınız ve hayaliniz durur.
Bir sözü kim söylemiş, kime söylemiş, hangi makamda söylemiş, hangi ortamda söylemiş çok önemli.
Sözler ağızdan.ağıza aktarıldıkça çok değişime uğrar ve maksadının dışına çıkar.
Bir de iyi niyet önemli. Niyet iyi ise iyiye, niyet kötü ise kötüye yorar.
Niyet öyle bir iksir, öyle bir ruhtur ki, iyilikleri bir anda kötüye, kötülükleri de bir anda iyiliklere çevirir.
Kötülük kolaydır. İyiliğe göre yayılma eğilimi çok fazladır. Bir kibritle bir ormanı yakmak gibi. Oysa bir ormanı emek emek yetiştirmek çok zaman alır.
Bu piyasada dolanan ve bizim de lafın nereye varacağını düşünmeden sarf ettiğimiz cümleler de bir kibrit gibi nice iyilikleri yakıp kül edebilir.
Peygamber Efendimiz (asm) bir fasık size bir söz getirdiğinde doğruluğunu araştırın diye buyuruyor.
Bu nedenle her söze kanmayın, her sözü doğru sanmayın.
Eskiden doğrularla yalanlar arasında kocaman bir vadi vardı. Şimdi aynı markette, aynı rafta yan yana satılıyor.
Söz dünyasını da mahalle pazarı gibi düşünün.
Nasıl domatesin çürüğünü, patlıcanın pörsümüşünü almıyorsanız, söz pazarındaki çürük, pörsümüş ve silik sözleri almayın.
Şunu da unutmamak lazım.
Silik ve kıymetsiz hatta yalan bir söz meşhur biri tarafından söylenirse kıymete binebiliyor.
Güzel ve hakikatli bir sözü,
sıradan birisi söylese hiç itibar edilmeyebiliyor.
Bu nedenle huzur ve mutluluk istiyorsanız araştırmadan bir sözü almayın. Zihninizi laf çöplüğüne döndürmeyin.
Bir de aslını astarını bilmeden doğru imiş gibi başkalarına aktararak yalancıların günahlarına ortak olmayın.
Zira bu zamanda doğruluğa çok ihtiyacımız var.
Bir doğru, bir samnlık yalanı yakar demiş atalarımız
5.0
100% (1)