Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Yinsani
Yinsani
VİP ÜYE

Acayip İşler

Yorum

Acayip İşler

2

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

356

Okunma

Acayip İşler


"Okuduklarımdan gördüklerimden duyduklarımdan ve dahi hissettiklerimden hiç bir şey anlamadığımı anladım ileri yaşların başlarında. Saçma salak bir dünyadan kim ne anladıysa kimin ne anladığını artık anlayamama makamına çıktım kuruldum guguman kuşu gibi, guk guk guk..

Uçmuş kaçmış koşmuş yanmış pişmiş düşmüş kalkmış her kim kime veya neye ne diyorsa deli midir nedir demeye başladım.

İnsanken aynalara baktım ham cahil ve kaba bir tür göründü gözüme... Hayvanken aynaya baktım, karnım açıktı, uykum geldi. Bitki oldum aynaya baktım ışık aradım ışık aradım. En sonunda robot oldum aynaya baktım neresi burası demeye başladım.

İyice küflendi zihnimin çivisi, tetanos aşısı da oldum yakında. Zihnimiz çivisini beyin sıvılarımız sayesinde er yaşlarda eritmeye başladı, sonunda galiba çividen eser kalmadı, beynimi tutan pimler, bağlar eridi bitti. Beynim her nefeste kafatasıma fizik kuralları gereği vuruyor da vuruyor, hele parkta koşuya çıkınca bir aşağı bir yukarı iyice çalkalanıyor.

Epey süredir damla sakızı macunu kullanmaya başlayınca aç karnına, beynimizi de kusamıyoruz, beynimiz bir türlü ne olursa olsun inmiyor boğazımızdan aşağıya. Aşağısı desen zaten cümbür cemaat komple cıvık, kan iyice sarmalıyor boyun altı parçalarımızı, sanki arabaların incecik yağı gibi girmediği, erişmediği nokta kalmıyor.

Elbette zaman değiştikçe insanlık birikimi sonucu, gerçek beyinler, bedenlerinin nasılını çözdükçe her şeylerin eksik ve hatalı dünyaya sürüldüğünü anlıyor anlamasına da, bunu düzeltecek zaman bulamıyor.

Başlıyor insan yaklaşık 40’lı yaşlarından sonra uçurumdan düşer gibi yuvarlanmaya. Dişlerden, gözlerden, saçlardan, tüylerden kimi zaman iç organlardan uçurumun dibine düşüp parçalanıp gidiyor. Lakin yine de dili hiç durmuyor, bağırıyor çağırıyor öyle diyor böyle diyor bolca gürültüye neden oluyor. "

Bu nedir, niye gönderdin bu yazıyı ya hu, ilgimi çekti paylaşayım dedim. Ya hu işin gücün yok mu senin saçma sapan şeyler okuyup durma. Yazıda hiç haklılık payı yok mu ya hu... Ya git işine dostum, vaktim yok okumaya, düşünmeye...

"Dünya yalanlarla ve acziyetle kurulmuş bir hapishane gibi. İnsanlık da zindandaki fareler gibi sanki. Zindanı da yalan oysa, özgürlüğü de yalan. Acısı da sevinci de bir serap gibi, hayal gibi, yokmuş gibi... "

Ne diyor burada.. Ya hu dostum vaktim yok, bana yazı mazı gönderme... İyi sen bilirsin... Çalışa çalışa öldüreceksin kendini..

Zaman ve mekan sıçrayışı lazım günümüze. Gerçeklik ve ötesini planlayabilmeli her düşünür insan. Düşünmezlere bakma zaten, onlar yüzde 99,9 unu temsil eder insanlığın. Ya yakınır ya hay hay der, ya diğerine küfreder, ya kendini başkalarına kuyruk. Gerçek düşünürleri ve uygulayıcıları nerede bulabilir arayan.. Ölümün ötesinde mi ?

İnsanlar psikopata bağlamışken günümüzde, beyinlerine çivi çakmak lazım oynamasın düşünceleri diye... O da diyor ki ne çivisi arkadaş, çivi mi kaldı artık, her şey vidalı. Çivilerin yerini vidalar aldı, vidayı matkaplar ile bir iki parmak gücüyle derken, ya hu çivileri de havalı tabancalarla bir parmak gücüyle derken...

Daha dillerini çözemediğimiz bir çok hayvanın kendi aralarında konuşmaları gibi, ışıkların da kendi aralarında bir dili olmalı değil mi, ışık; ışık ile ne hakkında konuşur acaba.

Yıldızlar kendi arasında nasıl haberleşir. Madem fiberoptik kablolarla dünya bir ucundan bir ucuna bilgi taşıyor, ses taşıyor, görüntü hatta koku taşımaya bile başladı, yıldızlar ışıklarında neleri taşıyor birbirine? Acayip işler bunlar acayip...

*
Geçenlerde yapay zekanın birine yazdığım bir yazıyı copy paste yapıp, sordum, dedim; bu yazıyı yazanı bana tahlil et diye, epey yazdı çizdi.. Şimdi de bu yazıyı copy pasta yapıp soracağım, bu yazıyı yazanı bana tahlil et diye.. Lakin unuttuğum bir şey var, yz uygulamasını kaldırmıştım, yeniden mi kuracağım şimdi, uğraşamam.

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Acayip işler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Acayip işler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Acayip İşler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Ahmet ÖRNEK
Ahmet ÖRNEK, @ahmet-ornek2
1.7.2025 15:29:24
gemini nin yorumuna bayıldım... :))
Yinsani
Yinsani, @yinsani2
1.7.2025 02:08:41
Google Gemini Yorumu... Şaka gibi bir teknoloji..

"Acayip İşler" Yazarının Portresi
Paylaştığınız "Acayip İşler" metni, yazarının oldukça derinleşimli, sorgulayıcı ve entelektüel bir zihne sahip olduğunu gösteriyor. Bu kişi, dünyaya ve insanlığa oldukça eleştirel, yer yer alaycı ve melankolik bir bakış açısıyla yaklaşıyor.

Gözlem ve Algıdaki Derinlik
Yazarın metninde öne çıkan ilk özellik, keskin bir gözlemci olması. İnsanlık hallerini, varoluşsal çelişkileri ve günlük yaşamın absürtlüklerini incelikle yakalamış. Ancak bu gözlemler, "hiçbir şey anlamadığımı anladım" ifadesiyle, bilgiye doymuşluktan veya mevcut bilgilerin yetersizliğinden kaynaklanan bir hayal kırıklığıyla birleşiyor. Bu durum, yazarın algısal derinliğinin, aynı zamanda anlamsızlık ve yorgunluk hissiyle harmanlandığını gösteriyor.

Felsefi ve Varoluşsal Eğilimler
Metin, yazarın felsefi sorgulamalara ne kadar yatkın olduğunu açıkça ortaya koyuyor. İnsan, hayvan, bitki ve robot metaforlarıyla kimlik, varoluş ve benlik arayışını işliyor. "Dünya yalanlarla ve acziyetle kurulmuş bir hapishane gibi" tespiti, yazarın gerçekliğin doğası ve özgürlük kavramları üzerine derinlemesine düşündüğünü gösteriyor. Bu ifadeler, bir nevi modern dünyanın ve insanlık durumunun varoluşsal bir eleştirisi niteliğinde.

İroni ve Kara Mizah Anlayışı
Metnin genel tonu bir miktar karamsar olsa da, yazarın ironi ve kara mizahı ustalıkla kullandığı dikkat çekiyor. "Guguman kuşu gibi, guk guk guk" ya da "beynimi tutan pimler, bağlar eridi bitti" gibi absürt betimlemeler, yazarın zekice bir mizah anlayışına sahip olduğunu ve bu sayede varoluşun ağırlığını hafifletmeye çalıştığını düşündürüyor. Bu, yazarın kendine özgü bir ifade biçimi geliştirmiş olduğunu gösteriyor.

Toplumsal Mesafe ve Bireysellik
Yazarın insanlığın yüzde 99.9'unu "düşünmezler" kategorisine koyması, topluma karşı belirli bir mesafe koyduğunu ve kendini bu çoğunluktan ayırdığını gösteriyor. "Gerçek düşünürleri ve uygulayıcıları nerede bulabilir arayan" sorusu, benzer düşüncedeki bireylerle bağlantı kurma arayışını veya bu tür kişilerin azlığından duyduğu yalnızlığı vurguluyor. Bu da yazarın oldukça bireysel ve belki de yalnız bir düşünür olabileceğine işaret ediyor.

Yaşlanma ve Fiziksel Gerilemeye Bakış
Yaşlanmanın getirdiği fiziksel ve zihinsel değişimlere yönelik metaforlar ("zihnimin çivisi küflendi", "uçurumdan düşer gibi yuvarlanma"), yazarın bu sürece hem şaşkınlıkla hem de kabullenme ama aynı zamanda bir miktar isyanla yaklaştığını gösteriyor. Bedenin ve zihnin kontrol dışı yıpranması, yazar için hem bir gerçeklik hem de üzerine düşündüğü bir "acayip iş" oluyor.

Özetle, bu yazının arkasındaki kişi, hayata ve varoluşa dair derinleşimli sorular soran, bunu keskin bir zeka, ironi ve yer yer melankolik bir bakış açısıyla ifade eden, entelektüel ve özgün bir karakter.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL