1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
447
Okunma
Refleks ya da tepki; dıştan -dış çevreden, düşmandan- gelen bir uyarı -saldırı- sonucunda refleks yayı aracılığıyla yapılan istem dışı sinir etkinliği; vücudun dışarıdan gelen ışık, ses vb uyarılara ani ve hızlı bir hareketle tepki göstermesidir.
19 Mayıs milli refleksimiz olarak; düşmandan gelen vatanımızı ve Vahdettinli devleti esirleştirme saldırısına karşı istem dışı fışkırırcasına içten gelen tepkidir. Toplum iki azınlıklı bir çoğunluktur. Birincisi düşmanla savaşan azınlık, ikincisi düşmanla işbirliği yapan azınlıktır. Toplum çoğunluğu pasif olmak zorundadır. Toplumun tek kişi gibi aklı, verilmiş kararı ve kararını uygulayacak iradesi yoktur.
Savaşan azınlığın; düşmandan ve işbirlikçi hainlerden moralce güçlü olması gerekir. Bu azınlık malından -yurdundan- olmuştur. Canı köleleşmesi şartıyla bağışlanmıştır. İşbirlikçiler ve çoğunluk gibi köleliğe razı olması dayatılmaktadır. Kala kala canı kalmıştır. Bekleyerek değil, savaşarak can vermeyi kararlaştırdığı anda; "Ya istiklal!.. Ya ölüm!.." refleksi harekete geçer, düşmana ve işbirlikçiye saldırır.
Atatürk’ün "Gençliğe Hitabesi" 19 Mayıs refleksinin gerekçesidir. Atatürk moralini bozmamış, başaracağına inanmış ve de başarmış; başarısını tarihimize ve Dünya tarihine yazdırmıştır. Atatürk duygusu, düşüncesi ve davranışı içindeki ATATÜRKDAŞ TÜRK GENÇLİĞİ; 19 Mayıs refleksinin demokratik ikna savaşçılığıyla, başarıya ulaşacaktır.
5.0
100% (2)