HIRFANLI’DA AY IŞIĞINDA BİR DÜŞ

Kışın ortasında, ama karın bile üşüyüp yağmaya kıyamadığı bir gecede, Hirfanlı’nın sahiline iniyoruz. Zamansız, mekânsız, ama her şeyiyle gerçek bir ânın içinde buluyoruz kendimizi. Kayıkhanenin hemen ilerisinde, burunun ucunda duruyoruz. Sağımızda dingin suyun sonsuzluğu, solumuzda küçük ada, karşımızda Eşek Adası... Ama en çok da üstümüzde gökyüzü var. Hani şu hiç görmediğimiz kadar yıldızın bize göz kırptığı, ayın ışığını cömertçe suya serptiği o gökyüzü...

Birkaç adım ötede, küçük bir masa ve iki ahşap sandalye. Aramızdaki tek mesafe, üzerindeki kozalaklardan yükselen o ateşin titreşen sıcaklığı... Rüzgârın hafif uğultusuna karışan çıtırtılar, içimizi ısıtan birer mırıldanış gibi. Soğuğu hissetmiyoruz, çünkü yanımızda birbirimizin varlığı var.

Evde hazırladığın sıcak şarabı kadehlere dolduruyorsun. Baharatların ve meyvelerin kokusu, geceye düşen narin bir şiir gibi yayılıyor havaya. Kadehleri usulca tokuşturuyoruz. Ellerimiz birbirine dokunuyor; senin avuçlarının sıcaklığı, içimde yıllardır eksik olan bir tamamlanmışlık duygusu bırakıyor.

Başını omzuma yaslıyorsun. Kıvır kıvır saçların yüzüme düşüyor, nefesime karışıyor. İçime çekiyorum kokunu, o kokuda anılar, hayaller ve belki de hiç dillendiremediğimiz özlemler var. Sol yanımdasın, tam kalbimin hizasında... Kalp atışların yankılanıyor içimde, bir ritim tutuyoruz farkında olmadan.

Suyun üzerinde yakamozlar dans ediyor. Gözlerin gözlerime dalıyor, geceden bile derin, ay ışığından daha parlak… Sessizlik sarıyor bizi, ama bu sessizlikte binlerce kelime saklı. O anda, zamanın ve mekânın ötesinde, sadece sen ve ben varız.

Arabadan bir şarkı yükseliyor, notalar rüzgâra karışıyor, ruhumuza işliyor. Melodisi içimizi sarıp sarmalıyor, bizi olduğumuz yerden alıp çok uzaklara, belki de en çok olmak istediğimiz yere götürüyor. Gözlerini kapıyorsun bir an, ben de öyle yapıyorum. Şarabımızdan bir yudum alıyoruz. Gecenin ortasında, yıldızlarla çevrili, birbirimize yaslanmış, kalbimizin sıcağında kayboluyoruz.

Ve o an anlıyorum…
Bazı hayaller, gerçeğin ta kendisidir.

Mavi Şair
İlker Mavi