İnsanlar sizden, onları tenkit etmenizi isterler, fakat asıl istedikleri onları övmenizdir. w. somerset maugham
Tu
Turan Yalçın

Hangi Özgüven ?

Yorum

Hangi Özgüven ?

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

590

Okunma

Hangi Özgüven ?

HANGİ ÖZGÜVEN
Sevgili Özgelişim Yolcusu dostum,
Daha önce sana yazmıştım ama gene yazma gereği duydum. Zira son zamanlarda yakınlarımızla yaptığımız sohbetlerde “özgüven” kelimesi o kadar çok geçti ki, özgelişimi ve özgüveni yeterince anlatamadığımızı fark ettim. Burada yeniden yazarsam belki özgüven ve özgelişimin anlaşılması için olumlu bir aşama kaydederiz.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Özgüven öyle gençlerin keyfince davranış sergilemesi, yaşça büyüklere söz ve davranışları ile uygun olmayan söz tavırlar söylemesi değil ki. “Gençlerde özgüven yüksek “ diyenler galiba “gençler çok serbest” demeye getiriyorlar.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Otobüse binince dedesi yaşındaki insanlara yer vermeyen gençleri gördükçe o gençleri yaşlandıkları zamanı hayal ediyorum. Onlara da zamanın gençleri otobüste yer vermeyecekler. Çünkü gençliği bizde yaşadık ve “kuşak çatışmasını” biz de yaşadık. O zamanki “bağırıp çağırmalarımız” bana çok komik geliyor şimdi . Demek ki bazı şeyleri anlamak ve yaşamak, şahit olmak için okumak yetmiyor, bizzat yaşamak da lazım.
Sevgili Özgelişim yolcusu dostum,
Gençlerin uygulamayacaklarını bile bile büyüklere “bana tavsiyelerde bulun” deyip da o tavsiyeleri hemen unutmaları sence “özgüven midir? “ Ya da kendine hal hatır soranlara “köydeyim” demeyip de “şehir dışındayım” diye havalı cevaplar vermek mi özgüvendir? Nedir sence?
Sevgili Özgelişim Yolcusu dostum,
“Nasıl gelişebilirim? “ diye öğrenmek amacı ile soran mı yoksa “şunu da görüyor musun, bununla da görüşüyor musun? “ türü dedikoduya yönelik sorular sormak mı özgüvendir?
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
“Öğrenmek istiyorum” diyerek insanlardan kitap alıp da zamanında geri getrirmeyen , sorulduğu zaman “yemedik kitabını” diyen insan mı özgüvenlidir. Kendisine sosyal medyadan faydalı bilgiler sunmak isteyenle güzel sohbet etmek mi yoksa onları engellemek mi özgüvendir?
Sevgili Özgelişim Yolcusu dostum,
Gencin asıl amacı öğrenmek olmalıdır. Hz Ali’nin dediği gibi öğreten insanlara da kul köle olamasa bile saygı esastır ve kendisine hayatı öğreten faydalı bilgiler sunana saygı göstermek, söz verince sözde durmak esas özgüven ve özgelişimdir. Özgelişimde öğretene saygı gösterene öğreten de sonsuz sevgi gösterir. Daha hızlı öğrenir. Çünkü özgüven içinde olan insan kendisine öğretene teşekkür etmesini bilir. Hediye sunana teşekkür de eder, el de öper, sarılır kucaklar da. Hayatta böyle gençlere de rastlamak gelecek nesillerin öğreneceği konusunda insana umut veriyor işte.
Sevgili Özgelişim Yolcusu dostum.
Gençlere “önerimizi” , “eleştiri” olarak algılayan insanlarda var. Bu insanlar ne yazık ki “gençlerin gelişimi için ne yapalım, okumayı sevmeleri için nasıl katkı sunalım sorusunu sormayan ve “okumuyoruz birader” demekten başka bir şey söyleyemiyorlar. Acaba “okumuyoruz be birader” diye yakınmak özgüven midir?. Çözüme katkısı var mıdır ? okumayı sevdirmek için ?
Sevgili dostum,
Sorun ne dersek? Herkes sorunu anlatır, tekrar eder, her zamaan söyler. Ama asıl özgüven ve yiğitlik çözüm üretmek ve kolayca çözümler sunmaktır. Yapılacak şeyleri anlatmaktır. Her zaman çözüm odaklı çalışan Recep Yazıcıoğlu derdi ki “ Ben yapılabilecek şeyleri nasıl yapılacağanını anlatıyorum. Tembel insan da nasıl yapılmayacağını yapılacak şeylerin” ne güzel tespit ne doğru söz. Bu sözde çok büyük öz gizli. Yapan bir yolunu bulup yapar, yapamayan da kıskanır. Nasıl yapılamayacağını, olmayacağını anlatır. Bir şey bulamazsa da ” Torpil” der.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Bir babanın iki oğlundan birisi “teşekkür” , öteki de “takdir” getirmiş. Baba sebebini sormuş, Daha az çalışan demiş ki “ o torpilli de takdirname getirdi” bu espride bir gerçek gizli. Hayatta da böyle değil mi? Bir kere kaybeden kazanmak isterse hemen önündeki sınava çalışır. Kaybeden de “nasıl olsa ne kadar çalışsam da , olmayacak biraz gezeyim, yaşayayaım hayatı” der. Sence hangisi özgüven?
Sevgili dostum,
Özgüven sahibi yere düşerse, ayağa kalkar üztüne tozları silkeler, yara varsa onu sarar ve yeniden gayrete gelerek çalışmaya başlar. Özgüvenli olmayan da ufak yarayı sanki kılıç yarası gibi görerek yatar. Sence hangisi özgüven ? Yaralar, düşmek bizi biraz sarssa da hemen ayağa kalkarak daha ileri gitmeye bakmalıyız. Ayağa kalkabiliyorsak demek bi başaracağız demektir. Başaranlar bunu yaptı işte. Özgüvenle ve özgelişim ile..
Sevgili Özgüvenli dostum,
İnsanlar bizi eleştirdikçe neler olabileceğine dair saatlerce konuşmak sayfalarca yazmak istiyorum. İyi ki sen varsın da konuşmalarımı da anlayarak uygulayarak dinleyen, mektuplarımı okuyan, sevgi ile gelip beni kucaklayan gerçek özgüven ve özgelişim abidesi .
Sevgili dostum,
Özgüvenle alakalı çok sayıda kitap okudum. Okumaya da devam ediyorum. Özgüveni doğru anladığımızda mutlaka hayatımıza olumlu etki ediyor.
Özgüven şu olmalı “değiştirebileceğimiz şeyler konusunda gayret etmek. Biz ancak kendimizi değiştirebiliriz. Değiştiremeyeceğimiz şeyler ki, istemeyen, yardımcı olmak istemeyen , yapmak istemediği için olmuyor zanneden tembel insanları dağiştiremeyiz. Onlarla bu konuyu hiç konuşmamak en iyisi. Tembelleri küstürmemek için onlara memnun edici sözler söyleyenleri hiç ciddiye almamak lazım. Doğruları doğru zamanda söylemek lazım. Bunlara dikkat edersek ve nerede ne zaman kime nasıl davranacağımzıı ve konuşacağımzıı bilmek de özgüvenimizi artırır. Başkaları özgüven ve özgelişimi istediği gibi algılayabilir ve bu tanıma itiraz da edebilir. Özgürdür sonuçta insanoğlu, ama ne yaparsa yapsın yaptığı kendine fayda veya zarar verir.
Sevgili dostum,
Dikkat ettim de özgüven konusunda, doğru anlaşılması için çok şey yazmışım ve anlatmışım , çok az anlaşılmışım ama gayretim anlatma ve yazma isteğim hiç sönmemiş. Öğrenmeye, öğretmeye ve bunları da yazarak “söz uçar yazı kalır” diye gelecek nesillere “niçin yazıyorsunuz” diyenlere cevap olsun.
Sevgili özgelişim ve özgüven dostu,
Bizde bu öğrenme ve öğretme azmi oldukça ve gelecek nesillerden umutlu oldukça inanıyorum bizi destekleyen, anlayan ve seven insanlar az da olsa bulunacaklardır. Bu bizi iri yapar ,diri yapar ve faydalı yapar. Bir kişi bile anlasa yeter. Her güzel şey de her olumsuzlukta bir kişiden çıkmıştır. Bir aslında milyar demek yanındaki sıfırlar o bire değer verdiğinde değeri artıyor değil mi ? İşte bunu bilmek bize özgüven veririyor.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hangi özgüven ? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hangi özgüven ? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hangi Özgüven ? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL