Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Turgut Başar
Turgut Başar

*ZAMANIN KÖR NOKTASI

Yorum

*ZAMANIN KÖR NOKTASI

( 1 kişi )

9

Yorum

31

Beğeni

5,0

Puan

565

Okunma

Okuduğunuz yazı 25.12.2024 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
*ZAMANIN KÖR NOKTASI

*ZAMANIN KÖR NOKTASI

Zaman, yalnızca bir ölçüm birimi midir, yoksa insanın varoluşuyla derinden ilintili bir hakikat mi? Eğer bir ölçüm birimiyse, kim tarafından, neye göre ve neden ölçülmüştür? Eğer hakikatin bir yansımasıysa, bu hakikatin kendisi nereye saklanmıştır? Bu sorular, zamanın kavramsal ağırlığını omuzlarımıza yükler ve bizi, görünmeyen ama hissedilen bir çelişkinin içine çeker: Zaman, hem bizi ileriye taşır hem de geriye çeker.

Zamanın doğası üzerine düşünürken, onun en büyük paradoksunu görmezden gelemeyiz: Zaman, algılarımızla şekillenir. Bir çocuğun bir saatlik bekleyişi sonsuz gibi gelirken, yaşlı bir insan için yıllar bir nefeslik an gibidir. Bu, zamanın sabit bir gerçeklik olmadığını, aksine deneyimle, algıyla ve belki de bilinçle şekillendiğini gösterir. Ama bu durumda, zamanın özünden bahsedebilir miyiz? Yoksa o, yalnızca bir yanılsama, algılarımızın yarattığı bir kurgu mudur?

Fizik, zamanın doğası hakkında çığır açan teoriler sundu: Görecelilik, zamanı bir boyut olarak tanımladı ve onu mekanla iç içe geçirdi. Fakat bu fiziksel tanımlama, insanın öznel deneyimini anlamakta yetersiz kalıyor. Çünkü biz, zamanı sadece saatler ya da takvimlerle değil, anılar ve beklentilerle hissederiz. Zaman, bilinçle birleştiğinde, matematiksel bir boyut olmaktan çıkar ve derin bir varoluş sorunsalına dönüşür. Geçmişte kaybolan anılar, bugünde yankılanır; geleceğin belirsizliği, şimdinin huzurunu bozar. Bu üç boyut –geçmiş, şimdi ve gelecek– birbiriyle çatışır ve insanın ruhunda bitmeyen bir gerginlik yaratır.

Peki, bu gerginlik nereden gelir? Belki de zamanın en büyük aldatmacası, onun sürekli hareket ettiğine dair duyduğumuz inançtır. Zaman bir nehirse, bu nehrin içinde sürüklenen biz miyiz, yoksa nehrin akışını yalnızca zihnimiz mi yaratıyor? Fiziksel dünya, her şeyin "şimdi"de var olduğunu söyler. Geçmiş, yalnızca beynimizin bir tasarımından ibarettir; gelecek ise olasılıklardan oluşan bir yansımadır. O zaman, varlık dediğimiz şey, yalnızca şimdide mi var olur? Eğer öyleyse, biz neden geçmişin gölgeleriyle ve geleceğin hayalleriyle yaşıyoruz?

Bu sorunun kökünde, insanın kendi ölümlülüğüyle yüzleşme korkusu yatar. Zamanın akışı, aynı zamanda bizim tükenişimizi hatırlatır. Her saniye, biraz daha azız; her nefes, sona bir adım daha yakındır. Zaman, bize bu gerçeği sessizce fısıldar. Ancak bu fısıltı, bazen öylesine yüksektir ki, onu duymamak için hayatı aşırı bir hızla yaşarız. Modern insan, zamanı bir düşman gibi görür; onunla savaşır, onu "yönetmeye" çalışır. Ancak bu yönetim çabası, yalnızca daha derin bir kaybolmuşluk getirir. Zaman, yönetilemez; çünkü o, bizim dışımızda değil, içimizdedir.

Bu noktada, insanın zamanla kurduğu ilişkiyi sorgulamak gerekir. Geçmişin anıları ve geleceğin umutları, bizi gerçek "şimdi"den uzaklaştırıyor mu? Şimdi dediğimiz şey, bir an sonra geçmişe dönüşüyorsa, bu anın değeri nasıl kavranabilir? Şimdi, insanın varlığını hissettiği tek gerçekliktir; fakat o da bir gölge gibi elimizden kayar. Belki de bu yüzden, "şimdiyi yaşa" mottosu, zamanın gerçek doğasını anlamaktan çok, onun ağırlığından kaçma arzusunu yansıtır.

Fakat asıl çözüm, zamandan kaçmakta değil, onun içinde var olmayı öğrenmekte yatıyor. Zamanın lineer bir çizgi olmadığını, bir döngü ya da hatta bir yanılgı olabileceğini kabul etmek, insanın bu ezici yükle barışmasını sağlayabilir. Çünkü zamanın içinde kaybolmak, onun gerçek doğasını anlamanın ilk adımıdır. İnsan, kaybolduğu şeyde kendini bulur. Ve belki de zaman, aslında bizi kendimize döndürmek için var.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

10.0

100% (4)

5.0

100% (1)

*zamanın kör noktası Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz *zamanın kör noktası yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
*ZAMANIN KÖR NOKTASI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
gül hatun
gül hatun, @gulhatun1
26.12.2024 23:21:13
Güçlü Kalemin duygulu ve vurgulu gücünü gözler önüne seren seçkin bir şiir
Duygu yüklü güzel bir şiir
Beğenerek, emeğinize ve sanatına saygı duyarak okudum.
Tebrik eder başarılarınızın devamını dilerim efendim.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
Sevgi ve saygılarımla.💯👏👏🧿🧿🧿
cem3453
cem3453, @cem3453
26.12.2024 21:56:12

konuyu tanrı'ya getirmemek konusunda sanırım bir " amin" eksik kalmış
ve onu da ben tamamlayım dedim usta.

eyvallah.
hüzünlükent
hüzünlükent, @huzunlukent1
26.12.2024 20:43:46
Günün yazısı ve yazarını kutluyorum .

Selam olsun
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
26.12.2024 17:25:03
zaman dünya ve uzayla alakalı bir husus zira dünyanın günlük hareket sistemi ile dönüşümün uzunluğu ile alakalı dünya her gün kendini yeniliyor , her ay yeniliyor, her mevsim yeniliyor, her yıl yeniliyor ve yeniden başlıyor üzerindeki canluılar ise böyle değil işte o zaman tüneli içinde canlılar yaşıyor yaşlanıyor ölüyor ancak dünya öyle değil zira bu hali ve hududu henüz çözülemeyen evrenin sürecine zaman diyorlar çok ilginç bir yazı almışsınız kaleme kutluyorum
Gule
Gule, @gule
26.12.2024 17:18:56
Zaman çok hızlı akıyor sanki ve ben yetişemiyorum. Daha doğrusu çoğu şeyleri ıskaladığım ve kaçırdığım düşüncesi son dönemde hayli baskın çıkıyor. Dediğiniz gibi geleceğin kaygısı, endişesi, belirsizliği ve geçmişin yükü; bugünü ve içindeki bu anı kaçırmanın da temel sebeplerinden bir tanesi ama varoluşsal sarmalın da payı büyük bunda...

"Bir çocuğun bir saatlik bekleyişi sonsuz gibi gelirken, yaşlı bir insan için yıllar bir nefeslik an gibidir."

Yukardaki örnekte olduğu gibi tespitleriniz de son derece yerinde...hem bilimsel, hem algısal, hem de felsefik olarak çok güzel okuttu yazı kendini sade bir dille üstelik...

Teşekkür ediyorum bu güzel paylaşım için...
Saygıyla...
Hüseyin çelebi
Hüseyin çelebi, @huseyin-celebi
26.12.2024 07:25:50
Zaman barınmak için aynı zamanda ana temeli arınmak için zaman bir sınavın başlangıç fişeğidir zamanın turşusu olmaz zamanın piresi deposu olmaz geçer gider bir saatini bir dakikasını bir Salih sesini geri dönmeyecek şekilde geçer zaman her insan bir figüran rolünü oynar geçer Zaman gereğini yapmazsa insan neylesin o zaman zaman çok kıymetli değerli kavramdır onu kaybeden avamdır zamanınız güzel geçsin Tebrikler
Larmina.
Larmina., @larmina-
26.12.2024 06:22:51
10 puan verdi
Tebrik ederim hocam
Tekrar okuyacağım akşam

Güzel bir gün dilerim
direniş
direniş, @direnis
26.12.2024 00:19:00
Tebrikler üstadım

Bir solukta okudum
Başarılarınız daim olsun
saygılar, selamlar uzaklardan
deniz_tayanç1
deniz_tayanç1, @deniz-tayanc1
25.12.2024 02:23:02
10 puan verdi
Evet belki de, bir an'ın bilinci her bireyde farklıdır.
Öyle ki, bunu varsayıyoruz.
Her durumda yanılmış olmamız mümkün.
Güzel, irdeleyici bir yazıydı.

Çok saygımla Üstadım
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL