Yav sitedaşlar bu gece uzaydan muzaydan hikaye eyleyecedim amma; bir kaç gündür Perişan Ali deyü bir ozan buldum, onun şiirleri deyişlerine daldım. Ezberim kuvvetli değüldür benim, ezber edem demem o yüzden.. Zihnimiz görüntü zihni, doldu yahu çocukluktan beri, tvydi, internetti.. Bi de trafik iz ve işaretçileri falan yani...

Perişan Ali Ozanımız ölmüşlerden yani. Ha dün öldü diyeler, ha 10 yıl önce, ha desele bin yıl önce, fark ede mi? Lakin interneti kurcalayın biraz bir vakfın sayfasında 70 sayfalık bir pdf belgesi var, indirin pc’ye okuyun, biraz resim de va ha..

Du bakem linkini bulursam,

www.ahev.org.uk/wp-content/uploads/2017/04/5.-PER%C4%B0%C5%9EAN-AL%C4%B0-DEY%C4%B0%C5%9ELER%C4%B0.pdf

Linki verdim amma çalışmazsa, işte kendini arayın bulun, benden faide yoktur belki..

Hece ile ilgilenen arkadaşlar ayrıyeten okuya ya, yani gençler, kardeşler... Zati üstadı ustası biliyordur Perişan Ali’yi...

Ben de bir sitedaş büyüğüm sayesinde tanıştım aşağıda kendimce ayırdım şiirlerin, deyişlerin sahibi ile..

Heceler uzun değil ortalama 4’er kıta genelde.. Cetvelle yazılmış gibi... Pek ısındı gözüm gönlüm..

İç sesim deyir ki;

Bu ozanlarımız Türkümüzün, Türklüğümüzün, Anadolumuzun temelidir. Halkın suyuna gittikleri de olur lakin daha derinlerden salala avazlarını.

O yüzden sünniydi, aleviydi, kızılbaştı, nakşiydi, mevleviydi, bektaşiydi vb vs gözlüklerini çıkarın da okuyun emi.. Ha keza islamiydi iseviydi hind idi çin idi bedeviydi, franktı, o aşiretti, bu kabileydi gözlüklerinizi çıkarıp da okumak lazım.. O gözlükleri çıkarmadan okursanız, okumak olmaz hani.. Ben bilmem de, bilenlere hürmet, tanıştıranlara hürmet, baki selam.

Sürç i lisan sürç i klavye olduysa

Y..

İyi okumalar...

Fazla gevezelik ettim affola...





Perişan Ali Deyişleri

DÜNYA
Yerimi dağ ettin gönlüm ovayken
Hep bana ayırdın kışını dünya
Aleme gül verdin banaysa tiken
Ben de anlamadım işini dünya

Ele yürü kulum bana dedin dur
Gözlüye kılavuz olurmuymuş kör
Gözgöre ayırım kitapta mı var
Bir gün yiyen olur başını dünya

Uğramaz mı sana Nuh’un tufanı
Engin düşen dağlar ovalar hanı
Aldattım sanarsın hep aldananı
Çekenler bulunur dişini dünya

Perişan’ı sevda almış sarhoştur
Ortağı bulunmaz garip bir baştır
Tatlı bir hayaldır ömrün de boştur
Boşuna bekledim başını dünya


BİLİR MİSİN?

Bilir misin ne haldadır nasıldır
Bir başına kaderiyle kalanlar
Ne asalet ne yazı ne asıldır
Felek vurgununa takılan canlar

Yiğitlik değil de kader öğünsün
Dilin kesilince çıkar mı sesin
Ondan istiyorum şu dünya batsın
Tufanı kazandı geçen zamanlar

Ezilen zavallı ezen kahraman
Peygamber savaşla büyüttü iman
Şefaat eder mi katl eden kıyan
Takdir sizlerindir deyin erenler

Perişan borcum yok imana dine
Hakimiyet verilirse vijdana
İnsan safi Allah beni Adem’e
İsterse kınasın cahil olanlar

GEL DİYE

Neden kader benden yana seslenmez
Bir gün el sallasa yeter gel diye
Deli gönlüm çile çeker uslanmaz
Yazılmamış kaderime gül diye

Kendi kaderini kendi yazanlar
Şuna dahil değil aydın ozanlar
Saltanat sahibi yuva bozanlar
Sabır sesleniyor onda kal diye

Bu mudur bu aşkın gününü görmek
Cananı sevenler, önce can vermek
Asılmak yüzülmek sürmek sürülmek
Gelen nesillere ibret ol diye

Dost Perişan çoğu gitti az kaldı
Yandı bağrım yel savurdu toz kaldı
Dert ortağım altı telli saz kaldı
Ölenece bu sevdayla çal diye

İÇİMDEKİ SESLER

Gitme sakın otur diyor
İçimdeki gelen sesler
Çek derdini bitir diyor
Hak çağıran tüm nefesler

Dal güzeldir gülü güzel
Koparırsan olur gazel
Kimi yeni kimi ezel
Belli olsun seven dostlar

Burası bir demhanedir
Demsiz derviş divanedir
Özü güzel meyhanedir
Hile bilmez burda mestler

Perişan’a gelen canlar
Ayrı gayrı yok erenler
Geldiği gibi gidenler
Erlik makamında üstler


MEÇHUL BAHÇE

O dost bir gül verdi meçhul bahçede
Görüp konuşmalı bahçıvan ile
Destursuz lezzetin verse ne fayda
Hesaplaşmak zordur bu cihan ile

Nedir bu işkence insana sitem
İnsanlığa saygı var ise madem
Şahitsiz mahkeme bulunsun desem
Dostluğun hoş olur ol zindan ile

Yıkmıyor zalimi mazlumun ahı
Kimden sorulmalı bunun günahı
Paraya büründü şahların şahı
Gerçekler çürüdü bu vijdan ile

Perişan kuranlar böyle mi kurdu
Dünyada zulümü kimler buyurdu
Hangi neden insanları ayırdı
Birleştirmek çok zor dar zaman ile



VİJDAN MAHKEMESİ

Vijdan mahkemesi olduğu zaman
Sayısı bilinmez suç çıkar bizde
Meğer canlı ise bildiğim insan
Evet bulamazsın hiç çıkar bizde

Zengin insan asla olamaz haksız
Fukara insanlar olmaz belasız
Nerde varsa üçkağıtçı bir hırsız
Başta yeri vardır taç çıkar bizde

Doğru konuşanın öz adı durmaz
Çünkü doğru sözler beylere gelmez
İnsanlar doğduğu yerde de ölmez
Durma bu diyarda kaç çıkar bizde

Gerçeği bilenin hangisi güldü
İşkence zindanda iplerde kaldı
Dost Perişan artık sonumuz geldi
Servetin kefendir göç çıkar bizde


DÜŞTEN SONRA

Bakın şu feleğin cilvelerine
Neler verdi bana bu yaştan sonra
Göğüs gerdim türlü belalarına
Fırtına estirdi şu kıştan sonra

Dadanmış sineme zevktir dağlamak
Çaresizim elim kolum bağlamak
Gülmeyi unuttum işim ağlamak
Hicranlar akıttı şu yaştan sonra

Toprak yumuşaktır ondan çiğnenir
Acı feryad yanık olur dinlenir
Uyam dersen cahillerce kınanır
Kurşun da atılır o taştan sonra

Perişan anladım çileler tamam
Yatak hücre oldu yastık da sitem
Görmediğim bir şey gördüm bu akşam
Uyku haram oldu bu düşten sonra


İNSAN
Bu dünyanın adı nedir
İnsan olmadığı yerde
De lezzeti tadı nedir
İnsan olmadığı yerde

Kim bilirdi adı Cihan
Ne Şahı var ne de Sultan
Ne Allah var ne de şeytan
İnsan olmadığı yerde

Onun için azgın yaram
Bulunmaz derdime çarem
Ne Mecnun var ne de Kerem
İnsan olmadığı yerde

Dünyada düzen olamaz
Düzene kızan olamaz
Perişan ozan olamaz
İnsan olmadığı yerde


OLUR MU?

Beri gel hey benim başı sarıklım
Senin gibi camiye girsem olur mu
Eller ay’a çıktı ayak çarıklım
Başım taştan taşa vursam olur mu

Olur mu olur mu böyle olur mu
Gerçeği görünce körlük kalır mı

Evvel senlik benlik kalksın aradan
Böyle farz buyurdu böyle Yaradan
Ben Muhammed’imi gördüm buradan
Senin gibi hacca varsam olur mu

Olur mu olur mu böyle olur mu
Gerçeği görünce körlük kalır mı

İftihar edilmez geçmiş soy ile
Hakk’a yar olunmaz kibar boy ile
Evvel abdestliydin temiz huy ile
Senin gibi (suya) boyun büksem olur mu

Olur mu olur mu böyle olur mu
Gerçeği görünce körlük kalır mı

Perişan ademi hayvan bilirsin
Gavur emeğine haramdır dersin
Gavur icadına neden binersin
Sen gibi bölücü olsam olur mu

Olur mu olur mu böyle olur mu
Gerçeği görünce körlük kalır mı

ÇIKARIR

Siyaset fikirin kurduğu plan, hemşerim
Büktün mü düğmeyi cin de çıkarır
Yendi be sofunun düzdüğü plan, hemşerim
Nice vatandaşı dinden çıkarır

Aklım ermez oldu böyle zamanda
Kimi şevkle gezer kimi gümanda
Uyuz it kurtlara olmuş kumandan
Yağlı üleşleri inden çıkarır

Tövbe ki adalet böyle halt yaza
Adalet yol vermez asla haksıza
Zalimin yaptığı suç ile ceza
Nerde mazlum varsa ondan çıkarır

Deli gönül dağ başında eğlenme
Dalgıcın yok ise derya boylama
Bir doğru var sus Perişan söyleme
Beyler duyar gelir canın çıkarır