Her tuvalete girdiğimde karşıma çıkıyor. Bir tane ufacık sürüngen. Üstüne hafifçe bassam, dünyasını değiştirecek... Yok içimden gelmiyor. Işığı yaktığım zaman sağa sola kaçışıyor. Dost olsak en iyisi diye içimden geçiyor da, ne anlatacağım ben ona...

Bir şey yiyor mu içiyor mu hiç bilmiyorum. Belki on günden fazladır bu mekanda. Ona baktıkça aslında Allah’ın, Rabbimin ne kadar muhteşem bir varlık olduğunu aklıma getiriyorum. Işığı gördü mü hızlı hızlı bir yerlere doğru hareket ediyor... Bir şeyler söylesem anlamayacak yüzde yüz. Öyle bakayım tepeden. Bir sıkımlık canı var ...

Ben de uzun kalırım tuvalette, ne yapalım işte bizde böyle defi hacet yapıyoruz, herkesin kendine göre bir boşaltım sistemi var. Döndüm O’na ’’Bak dostum, şimdi sana dostum diyorum ya umarım kızmıyorsun bana, nereden dost oluyormuşuz ki filan demiyorsun değil mi, neyse sakın buralarda yavru mavru yapıp çoğalayım deme.’’

O arada cep telefonum çalar. Yok yahu hemen heyecanlanmayın cep telefonu ile tuvalete hayatta girmem, cep telefonunun sesi dışarında geliyor. Çıkmamda lazım ama tamda defi haceti tamamlamış değilim... Hay Allah ne yapsak ki? Biraz sonra telefonun sesi susar. Neyse ne canım kim arıyorsa bir daha arasın. Bakayım kayıtlı bir numaraysa çıkınca ararım, yok değilse zaten işim olmaz o numarayla... Muhabbete kaldığımız yerden devam etmemiz lazım...

Dostum demiştim değil mi sana? O da bana demiş midir? Demiştir belki de ben duymamışımdır, olamaz mı? Olur ki niye olmasın? Bak burada ben seni beslemeye kalksam şimdi, bu daracık yerde hanım beni tefe koyar, tefe de koyduğu ile kalmaz, boşar billahi kurtçuk, minicik, ufaklık, artık ne desem sana cinsini cibilliyetini de bilemiyorum. En iyisi böcek bey demek belki de... Ha birde şu var, ben sana böcek deyince millet seni dinleme cihazı sanmasın.

Amaaaaaaan neyse neeee! Hadi ben çıkıyorum şimdi, bak bir daha geldiğim zaman, daha uzun sohbet edebiliriz belki... Çıkınca ışığı da kapatacağım inşallah karanlıktan da korkmuyorsundur, korksan bile mecbur kapatacağım elektriği, billahi dünyanın parası kusura bakma... Uzaktan sana bir mucuk, kaçtım ben...