1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
768
Okunma

Bugün sizlere çam ağacıdan ve kozalaktan bahsetmek istiyorum.. Kadim bilgelik sırlarından biri olarak kozalağın mistik gücünü bilenler olduğu kadar, henüz bu sırra vakıf olmayanlarımız da vardır. Doğanın en yüce ruhlu ağaçlarından olan çam ağacının köklü ve güçlü olarak toprağa tutunması, ormanlık alanlarda çoğalıp toprak ana ile bütünleşerek dünyamızı havamızı ve topraklarımızın erozyonunu önlemesinin yanı sıra görseli ile süslemesinin de, insanlar üzerinde yarattığı ruhani bir boyutu vardır.. Kadim zamanların gizemli ağacıdır.. Kozalak ise birçok eski tarihi yapıda karşımıza çıkmaktadır.. Efsaneler ve gerçekler arasındaki köprüdür.. Günümüzde unutulmuş olsa da, geçmişte kadim uygarlıklar için kutsal düzeyde kabul edilen bir semboldür.. Eski çağ uygarlıklarında, mitolojide, tasvirlerde, el oyması eserlerde oldukça sık görülmektedir. Halen çözümlenemeyen antik kalıntıların uzaylılar ile insanlar arasında uzaylı teması olup olmadığı ile ilgili tartışmalarda ilk göze çarpan kozalak sembolleridir. Kozalağın evrensel bir enerjisi olduğuna inanıldığı kadar, ruhani derecede de insanlar ile etkileşimde olduğu düşünülmektedir. Kozalak İnsanın epifiz bezini temsil eder. Üçüncü göz olarak da bilinen epifiz bezi " epifiz serebri " olarak da adlandırılan, beynin körpüs kallosumun arka kısmının altında yer alan küçük bir bezdir. kozalağa benzeyen açıktan görünmeyen bir organımızdır. Bu organ ne işe yarar derseniz; Epifiz bezi, beynin uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen melatonin hormonunun üretimi ve salgılanmasını sağlayan çam kozalağı şeklinde bir endokrin bezidir. Ruhani bağlarımızın ve de bağlantılarımızın da bu bez sayesinde etkileşime geçtiği düşünülmektedir. Nedendir bilinmez mesela epifiz bezimizin deniz seviyesine inildiğinde daha az hormon salgıladığı gözlemlenmiş, yükseklere çıkıldıkça daha çok hormon şagıladığı görülmüş.. Belki de bu yüzden eski çağlarda tapınakları dağların en yükseklerine inşaa etmişlerdir. Çam kozalağı ayrıca ruhsal bilinç sembolü dışında, sonsuzluk, ölümsüzlük, gibi semboller için de kullanılmıştır. Şifa kaynağı olduğu gibi görsel açıdan süs olarakta insanların ilgisini çekmiştir. Günümüzde unuttuğumuz daha bir çok gizemli yanının olduğu kesin. Son yıllarda kozalak surubu şeklinde, tüketimi yeniden gündeme gelmiş ve insanların şifasına sunulmuştur. Geçmiş ve gelecek arasında gizemini korumaya devam eden kozalak, dekoratif amaçlarla bazılarımızın evlerini süslemeye devam etmektedir. Kadim bilgelik sırlarını keşfetmek için belki de yeniden doğaya dönmemiz ve doğada zaman geçirmemiz gerekmektedir. Bilinç düzeyimizin yükselmesi bizi daha saf, daha bilge, evrensel farkındalıkta bir enerjiye taşıyacaktır. Kolektif bilinç hayrına ruhlarımıza şifa olması niyetimle..
Sevgi ve saygılarımla
Yazan : Gönül Çeşli
05.02.2024