BİTEN AŞK DEĞİLDİR

Aşk öyle ha deyince bitmez arkadaş.
Aşk nesnel değildir.
Aşk elle tutulur, gözle görülür, yenilir içilir birşey de değildir!
Aşk sadece hissedilir.
Kendinizde hissettiğiniz o tarifi na mümkün duyguyu, maşuktan beklemek te yanlıştır.
Çünkü aşk herkeste farklı zuhur eder.
Çünkü aşkta özgünlük var.
Yani kişiye özgüdür.
Aşk aşık olan kisinin yüreği kadar derin, yüreği kadar geniş, yüreği kadar sonsuz veya sığdır!
Aşkın zaman içerisinde tükenmesi de mümkün değil
Çünkü aşk bitmez.
Aşık olduğunuz insanla bir ömrü tüketebilirsiniz.
Lakin aşkı asla tüketemezsiniz.
Aşk, düşse de, yaralansa da, kan kaybetse de, o en ufak bir enerji, en ufak bir his ve doğru zamanda kendini onarır, iyileşir kalkar ayağa.
Aşkın yaşı, cinsiyeti, etnik kökeni de yoktur.
Aşk her dili anlar, her dinde ibadet eder, her ırkın mensubu gibi internasyonel bir kimliği, bir pasaportu vardır!
Yok yaşlandım, aşk benim neyime?
Yok aşk yaşayacak zamanım mı var?
Yok aşık olmak için, aşkı yaşamak için zengin olmak lazım da diyemezsin!
Aşk gence de yakışır, yaslıya da!
Zengine de yakısır, fakire de!
Yeter ki bir kıvılcım düşsün yüreğe.
Yeter ki aşkı hisset o yürekte.
Aşk nesnel olmamasına rağmen, maşukunu sahiplenmeyi emreder!
Bu sahiplenme tabii ki nesnel bir sahiplenme değildir!
Çünkü maşuk bir obje değildir!

Bittiğini sandığınız aşk değildir.
Biten, maşuka olan güveninizdir.
Biten, maşukun özensizliğidir.
Biten, maşukun sizi önemsemeyişinin neticesidir.
Biten maşukun tutum, davranış ve söylemlere yansıyan saygısıdır!
Biten, maşuka olan sevginizdir.

Bütün bunların temelinde yatan şey ise, maşukun; Nasıl olsa bana sırılsıklam aşıktır.
Ne yaparsam yapayım, ne söylersem söyleyeyim.
O, benden asla gitmez diye sizi cendereye sokmasıdır!
Aşık olan insana;
Güven ve saygı duyar, özgürlüğünü eline vererek, sorumluluk yüklerseniz, tadına doyulmaz koca bir çınar gölgesinde mutlu bir yaşam surdurursunuz!

Efkan ÖTGÜN