Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
Ahmet TULGANER
Ahmet TULGANER

Kâinat ve İçindekilerin Yaratılış Süresi

Yorum

Kâinat ve İçindekilerin Yaratılış Süresi

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

294

Okunma

Kâinat ve İçindekilerin Yaratılış Süresi



Yaratılma ile ilgili aklımıza takılan problemlerden birisi de göklerin ve yerin ne kadar zaman içerisinde yaratıldığıdır. Bu yaratılış, milyonlarca, milyarlarca senede mi tamamlanmıştır? Yoksa bir iki gün veya dakikada mı tamamlanmıştır? Veya tamamlanmamış hala yaratılma devam mı etmektedir?


Bütün bu soruların cevabını ilmi kaynaklarda bulamayız. İlim ne kadar sürede yaratıldığıyla ilgili bize kesin deliller sunamaz. Bu bakımdan bu soruların cevabını ancak dini kaynaklı eserlerde bulabiliriz. Fakat şu da bir gerçek ki, ilahi kaynaklardan Kur’an-ı Kerim hariç diğerlerine insan eli karışmıştır. Bu bakımdan aslı bozulmuş bu ilahi kitaplara göre hareket tayin etmemiz imkânsızlaşıyor.


Altı günde yaratılma ile ilgili Kur’an-ı Kerim’de ifadeler nasıl geçmektedir? Şimdi, bunları inceleyelim. Cenab-ı Hak şöyle buyurmuşlardır:
"Arşı su üzerindeyken, hanginiz daha güzel işler yapacaksınız diye sizi imtihan etmek için gökleri ve yeri altı günde yaratan da O dur..." ( Hud Süresi,7 )


"Gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş ve üzerinde hükmünü icra eden O dur..." ( Hadid Süresi, 4 )

"Şüphesiz ki sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonrada Arş üzerinde hükmünü icra eden Allah’tır."
( Araf Süresi,54 )

"O Allah ki, gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri altı günde yaratmış, sonrada Arş üzerinde hükmünü icra etmiştir..."
( Furkan Süresi,59 )


Tevrat’ta olduğu gibi Kur’an-ı Kerim’de de yaratma hadisesinin altı günde olduğu bildirilmiştir. Acaba belirtilen altı gün bizim bildiğimiz yirmi dört saat üzerinden, altı gün müdür? Dikkat edilecek olursa, ayette bu şekilde bir işaret ve izah yoktur. Diğer bir husus ayetlerdeki altı gün bahsi dünyanın yaratılması öncesinden de bahsettiğine göre bilinen altı gün olmasa gerek. Çünkü kâinat dünyadan ibaret değildir.


Dünya dışında gezegen ve yıldızlar mevcuttur. Peki, onların da bir günü yirmi dört saatlik dünya günüyle aynı mıdır? Diğer bir ifadeyle kendi etrafındaki bir tur dönüşlerini yirmi dört saatte tamamlayıp, bir yılları da 365 gün müdür? Cevabı, kesinlikle hayırdır. Mesela dünyanın uydusu olan ay’da bir yıl 354 gündür.


Yine Merkür gezegeni dünya gününe göre kendi ekseni etrafındaki dönüşünü seksen sekiz günde tamamlarken, bu müddet zarfında güneş etrafında da bir tur atmaktadır.


Demek ki Merkür’ün bir günü ile bir yılı seksen sekiz dünya gününe eşittir. Bu ifadeye dayanarak kâinatta bulunan her gezegene göre gün ifadesi değişiklik göstermektedir. O zaman şu soru akla geliyor; hangi gezegene göre altı gündür. Bu bakımdan anlaşılan o ki, buradaki günden kastedilen dünya’ya ait yirmi dört saatlik bir gün değildir.


Kur’an-ı Kerim’e göre olan günler değişiktir. Bin ve elli bin yıl olarak bahsedilen günler vardır. Altı gün ise insanların, hayvanların altı gün yaşayacağına işaret etmektedir.


Ayette ifade edilmek istenen gün kelimesi de, kâinatın yaratılış safhalarını ifade etmektedir. Bu safhaları yine Kur’an-ı Kerim’den öğreniyoruz:


"Deki: Yeryüzünü iki günde yaratan Allah’ı inkâr edip de başkalarını O na denk mi tutuyorsunuz? O Âlemlerin Rabbidir." ( Fussilet Süresi,9 )

"O yerin üstünde sabit dağlar yerleştirdi, onda bereketler yarattı, rızık arayanların azıklarını eşit olarak dağıtmak üzere iki günde takdir etti ki, yerin yaratılışını böylece dört günde tamamladı." ( Fussilet Süresi ,10 )

"Yedi göğün yaratılmasını da iki günde tamamladı ve her bir semaya ona ait emirleri bildirdi." ( Fussilet Süresi ,12 )


Yukarıdaki ayetlerde de ifade edildiği gibi yeryüzünün yaratılışının iki safhada olduğu, iki vakitte de yaşanılır hale geldiği, göklerin yaratılışının da iki vakitte tamamlandığı belirtilmektedir. Böylece yaratılışın altı safhayı bulduğu görülmektedir.


Burada dikkatlerimizden kaçırmamamız gereken bir husus da şudur:

Yaratılış altı vakitte tamamlanıp, bitirilmiş değildir. Şayet birisi "Yaratma altı günde tamamlanmıştır ve yaratma hadisesi bitmiştir. " dese, Allah korusun farkında olmadan inkârcı olur. Sebebi ise; en son yağan yağmur, kar ve en son doğan bebekler Cenab-ı Hak’kın en son yarattıklarıdır. Yani yaratma hadisesi bitmemiştir, hala devam etmektedir. Bittiği iddia edilirse ve halen birçok şey yaratılmaya devam ettiğine göre, yaratıcılık özelliğini Allah dışında bir varlığa vermek gerekir ki, bu apaçık bir küfürdür. Bu açıdan altı gün gerçekten bittiğinde her şey bitmiş olacak ve kıyamet kopacaktır.



Ahmet TULGANER



Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kâinat ve içindekilerin yaratılış süresi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kâinat ve içindekilerin yaratılış süresi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kâinat ve İçindekilerin Yaratılış Süresi yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL