- 284 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
Evdeki eşyaları satan! Kapı çerçeveyi kıran!
Tek derdi küçük yaştan beri ailesinin geçimini biraz daha kolaylaştırmak için bulduğu, her işte asgari ücretle çalışmış! Emekli olabilmiş, dar gelirli aile çocuğu!
Bilgisi dahilinde, Allah’a iyi bir kul olarak yaşamaya çalışan, ahlaklı dürüst!
Çevresine yük olmaktan kaçınan, ama varlığı nispetinde yardımcı olmaya çalışan! Allah rızası için, hısım akrabaya yakın duran! Saygılı! Yokluğunu kimseye belli etmeyen, yağında kavrulmaya çalışan, başkasından istemeyen, bolluğu pek görmemiş!
Dar gelirli, hastalıkları olan güçsüz çilekeş bir BABA...
Eş psikolojik rahatsız!
Askerden kaçan! Tembel çalışmayan! Uyuşturucu ya müptela! Endüşük emekli maaşı ile geçinen babadan her gün 400-600 TL. İsteyen, verilmediğinde?
Evdeki eşyaları satan! Kapı çerçeveyi kıran! Anaya babaya el kaldıran! Bıçakla ölümle tehdit ve küfür eden! Zorla darp ile zorla cüzdanları soyan!
Güçlü, kuvvetli, uzun,
25 yaşlarında hayırsız bir Evlad!
Oğluna çok düşkün, annesi ile sırdaş, babadan gizli saklası var denen, anasının bile bazen güvenmediği,
Ama ev geçimine katkı veren babanın tek ona kıyamadığı, yapabildiği çeyizleri bile müptela abi tarafından satılan!
Abi tarafından hakaret ve darp ile korkutulmuş? Kız Evladı!
Evladı şikayet ediyorlar?
Kendi isteği olmadan tedaviye alınamazmış...Her seferinde serbest bırakılarak, Zulmü seyreden bir devlet sistemi!
Zulümden hicret!
Düşünülüyor yakınlara danışılıyor...
Ana baba ve kız evlad?
Yakınların üç kuruş yardımı ile
Ana babadan kalan ahşap, bakımsız 60 m2 lik, doğup büyüdükleri evi, semti, taşınabilir, bir kaç eşyalarını alarak terk ediyorlar...
Zaten kullanılabilir, eşyaları satılmıştır
Mesken, harabeye ve müptela çöplüğüne dönüşüyor...
Bir bölmede yaşayan, babanın bekar kardeşi de, evi terk etmek zorunda kalıyor.
Her biri, yakın ilçe ve bir ilde kiraya çıkıyorlar...
Hissedarlarla birlikte ev satılığa çıkıyor.
İzlerini silmek için, aile yakınları ile birlikte alınan? Telefon numaraları değiştirme ve hastaneye kendiliğinden yatana kadar? Bağlantı kurmama kararını
Baba telefonlara bakmıyarak, uygulasa da! Ana ve kız kardeş?
Babayı dinlemiyor? Sabır hiç edemiyorlar.
Bağlantıyı kopamıyorlar? Üstüne üstlük, sık sık para isteklerini Karşılamaya devam ediyor?
Birlikte babayı da zorluyorlar...Babanın kararları etkisiz...dinlenmiyor? "O bizim evladımız mecburuz..." diyor Ana?
Oğul?Telefonlarıma bakmayan babayı, anası ile tehdit ediyor?
"Bu bayram kanlı geçecek! Öldüreceğim bu adamı!"
Babaya cefa? Evlada aşırı merhamet?
Baba dışlanmış...çaresiz susuyor, sabır ediyor...
Peki biz niye terk ettik...sılamızı?
Çile sıkıntı devam! Bu duruşla biter mi? Bizmez...
"Artık hangi yakın? Güvenir, yardım eder?"
Ama eş? Bir geliri olmamasına rağmen mantıklı düşünmez?
Babanın sözüne itaat etmez.
İllada Evlad der !
Doğruyu görmemek te ısrarlı...
Yanlış bir duruş...
Eş ölürse ölsün, maaşı var? Der gibidir.
Baba kendine gelir, dışlandığı, mevcut resmi okur, boşanıyorum...?
"Alın evladınızı kardeşinizi! Beraber yaşayın. Artık ben yokum..Birazda ben yaşayayım." diyebilir...
Maaşı vardır, kendine bakabilir.
Çilekeş Aileler!
Bu girdaptan kurtulabilir..Devlet insanı yaşatmayı bilirse?
Uyuşturucu müptelaları "kendi isteği ile değil " toplanarak, toplumdan uzak tutularak, çoğunluk personeli bunlardan oluşturulan, ıslahhaneler de, Rehabilite edilebilir!
Devletin bu kadarcık gücü yok mu?