- 198 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Münacaatlarım
Geçmişte yaptığım cuma münacaatlarını toparladım.
Allah kabul etsin.
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmamirrahim
Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır
Nisa süresi 99. ayet
Rasulullah sallalahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;
Günahından tövbe eden, onu işlememiş gibidir.
Sahihu Elcamî
Kalp attıkça tövbe için halen vakit var demektir.
Kararan kalpler tekrar parlar mı?
Paslanan makina nasıl yağla zımparaladıkça pası eriyip, zamanla eskisi gibi demir oluyor, parlıyorsa; kalpler de tövbe ede ede cilalanır,
Her tövbe bir günahı siler, her yapılan iyilik kalpte bir nur gelir,
Birike birike nur dolar kalp.
İman nurları doldukça kalp parlamaya başlar.
Kalmaz ne pas ne günah izi.
“Vallahi ben günde yetmiş defadan fazla Allah’tan beni bağışlamasını diler, tövbe ederim.” (Buhârî, Daavât 3)
“Ey insanlar! Allah’a tövbe edip ondan af dileyiniz. Zira ben ona günde yüz defa tövbe ederim.” (Müslim, Zikir 42)
Benim tövbem kabul olmaz diyerek ümitsizliğe düşmemeli,
Alimleri peygamberleri vesile ederek, kabul edilen duaları tövbemize katarak Allah’dan bağışlanma istenmelidir.
“Hepiniz Allah’a tövbe edin, ey müminler! Belki böylece korktuğunuzdan kurtulur, umduğunuzu elde edebilirsiniz.” (Nur, 24/31)
“Rabbinizden sizi bağışlamasını isteyiniz; sonra ona tövbe ediniz.” (Hûd, 11/ 3)
“Ey iman edenler! Allah’a samimiyetle tövbe edin!” (Tahrîm, 66/8)
Efendimiz aleyhissalatu vesselamın bu sözünü hatırlamalıyız:
“Benim de kalbime gaflet çöküyor. Ben de Allah’a günde yüz defa istiğfar ediyorum.” (Müslim, Zikir 41)
İstiğfar, Allah Teâlâ’ya “Rabbim, beni bağışla!” diye dil ile yalvarırken, bedeni günahlardan uzak tutmaktır. Kulun yapacağı budur. Allah Teâlâ’dan umulan ise istiğfar eden kulunu mağfiret edip bağışlaması, daha açık bir ifadeyle, onu cehennem azabından korumasıdır.
- Tövbe, Müslümanın yenilenme ve temizlenme imkanıdır. Kullar için büyük bir nimettir. Son nefese ve kıyamet koptuğu ana kadar tövbe kapısı açıktır.
Her daim huzurda bulunduğumuzu unutmazsak, kolayca günah da işleyemeyiz.
Allah tevbe nasib etsin ve kabul etsin, Cennet olsun nasibiniz.
Amin!
Dört şeyi dört şey ile yıka
Yüzünü pişmanlık göz yaşı ile yıkayın
Dilinizi yaratıcının zikri ile yıkayın
Günahlarınızı tövbe ile yıkayın
Malbinizi Allah korkusu ile yıkayın
Kalp önemli.
Kalbi temiz tutmak zordur.
Her an gaflete düşebiliyoruz.
Gaflete düşünce kendini toparlayıp, hemen tövbe edebilmelidir.
Allah tövbe ile kulunun kalbini temizler.
Her zaman dilimizde tövbe olmalıdır.
Estağfirullah
Ehli Sünnet bir Mü’min nefsani günah işlemesi gaflettir. Küfre götürmez.
Tövbe ile affedilir.
Ehl-i Sünnet birinin ayeti değiştirmesi küfürdür.
Küfre düşen birinin günahı şirktir.
Dinden çıkar.
Tövbe ile ve Kelime-i Şehadetle dine geri girebilir.
Haya kaybedildiği gibi kazanılır da.
Nasıl ki ilk harama girince bir edeb vardır.
O haramı yapmaya, o günahı işlemeye utanırız.
Yapınca o uyanma gider.
Haramı işledikçe alışkanlık yapar, ünsiyet olur o günaha karşı.
Aynen öyle de, günahdan kaçındıkca harama karşı o ilk edeb geri gelir.
Tövbe bunun ilk kapısıdır.
Ne zaman günah ve haram bir işe meyletsek, uzaklaşmaya çalışalım.
Ondan uzaklaştıkça, kalbimiz günaha istek duymayacaktır.
İlk haramdan kaçındığımız gibi, günahdan kaçınacağızdır.
Biraz irade sadece.
Sabır Allah’dandır. Ona dayanın, Ona güvenin, Ondan yardım isteyin.
Allah nefsimizi vicdanımızı muhafaza etsin.
Şeytandan ve avenelerinden korusun.
Bu gece mi’rac kandili.
Bu gece bir verilen bir fırsat daha.
Her zaman gaflete düşüren, nefsin hevası günahlardan uzaklaşıp,
İman bilincine ermek için bir fırsat.
Haram münasebetlerden uzaklaşmak,
Helali aramak için bir fırsat.
Bu gece her kulun mi’racı olabilir.
Geçmişe bir tövbe, geleceğe bir iman.
Kul olduğunu hatırlayıp, verilen ni’metlere şükre bir vesile.
Bu gece kalbi inşirahın arşa yol bulduğu gece.
Geceniz mubarek, tövbeniz makbul,
İnşirah bekleyen yürekleriniz kolaylık bulsun.
İnne meal usrin yusra
Her zorlukta bir kolaylık vardır
Tövbe!
Her geçmişi temizler.
Yeni bir kul yapar.
İşlersen bilir bilmez bir günah,
Aç tövbe kapısını.
Ey Nefis!
Sıkılma!
O kapı kilitsiz kapı.
Dünya kovar, öteler, kapar her kapısını;
O kapı hiç kapanmaz, açar her kanadını.
Gam yapma, tasa katma derdine,
Bir tövbe ile gel, aç gönül kapısını.
O kapı ümit kapısı, aşk kapısı,
Her çalan aşk ile alır atar yürekten hatasını.
Deme ben günahkarım, zina ettim, hırsızım.
Bırak malı mülkü, çal tevbe kapısını.
Yürek iman dolar, heyben aşk,
Yeter ki çal sen Hüda Kapısını.
Münacaat
Herkes değer verdiğinin yanında.
Benim yanımda sen ol Rabbim!
Senden başka umutlar umutsuzluktur.
Senden başka sevgiler, mutsuzluktur.
Sen ilk sevda, sen ilk aşk
Doğar doğmaz ilk söylenen "Hu!"
Kalbin ilk atışı sen.
Son atışı sen.
Arada kelam ettiklerimiz imtihan.
Af buyur her gafil sözümüzü.
Kabul buyur kusurlu ömrümüzü.
Senden uzak gönüllerde gezişimizi.
Affeyle Umman olan engin merhametinle.
Bir tövbe inşirahı lütfeyle yorulmuş gönüllerimize.
Sen bağışlamazsan biz kimden dileyelim?
Başka kimden isteyelim?
Senin verdiğin bu yüreğin,
Senden başka sevdalarda açtığımız yaralarını,
Şevkatinden gelen merhametinle iyileştir.
Sen bizi senin rızana ulaştır.
Razı olduğun kullarından eyle.
Amin!
Kutlu Doğum Mubarek Olsun
Vesiledir kandiller,
Hem gönlü, hem ömrü temizlemeye.
Bir tövbe ruhun kirini temizler.
Ömre yeni ömür ekler.
Bazen ruhu dinlendirmeye bir tövbe yeter.
Susup dillerde, kalbi konuşturma zamanıdır,
Kandiller vesiledir yakınlaşmaya,
Kalbî uzaklıktan Rabbe yanaşmaya...
Buûdunu yakîne vesile kılma günleridir.
İmanı benliğe derinden hissettirme vaktidir.
Vesiledir kandiller, kalbi yakınlaştırmaya.
Hem Rabbe, hem Hubb-u Rahmete.
En güzel vesile ise Hubb-u Muhammediyedir.
Kutlu doğumu ile aydınlanan yeryüzünü,
Nurunun ziyası ile süslendirmelidir.
O Nur ki; salavatı gönülleri aydınlatır bir ışıktır.
Nurunun aydınlığında aydınlanmalıdır.
O Server-i Nebi’nin mevlididir.
Kutlu olsun, tövbemize vesile olsun.
Gecenin Sahibi
Herkes Kadir gecesini arar, biz geceyi Yaradanı.
Ne zaman dertlensek, derdi yaradanı görmeli.
Bir de sormalı: "Ben ne günah işledim de bu oldu."
Sormalı amelini, sormalı günahını.
Sormalı zikrim mi eksik, tesbihim mi yarım?
Ni’metleri kullanıyorum da; şükrünü tapıyor muyum?
Hamdim mi eksik, şükrüm mü?
Kendimizdeki eksiklikleri görelim,
Soralım, sorgulıyalım bir.
Sonra, bulamazsak şikayete başlayalım.
Her fırsatta bizim günahlarımızı bağışlayacağını,
Yeter ki tövbe etmemizi söyleyen bir Rabnimiz varken,
Biz ni’metler içinde, isyankâr olduğumuz günleri hatırlayalım.
Vaktimiz varken, ibadetleri ihmal edip,
Günahlara yürüdüğümüz günleri hatırlayalım.
Biz ne yaptık ki bunları yaşadık?
Veya ne yapmadık?
İbadetlerimizi, şükrümüzü, hamdimizi yaptık mı?
Yoksa verdikleriyle şımardık mı?
Var bir kusurumuz der, tövbe ederiz.
Estağfirullah
Gecenin sahibi,
Bağışla bizi. Estafirullah tüm isyanlarımıza.
Estağfirullah tüm ihmallerimize.
Estağfirullah tüm gafletlerimize.
Estağfirullah.Estağfirullah Estağfirullah
Affına sığınıyoruz Efendim Ey Rabbim.
Yâ Gaffar! Yâ Hannan! Yâ Mennan!
Yâ Bâkî! Yâ Hâdî! Yâ Entel Vafi! Yâ Ente Şâfî!
Affına muhtacız, bağışla bizi!
Tövbe edip, ortama devam edilirse;
Deva gelmez!
Tövbe bırakmak demektir.
Günaha devam ederek bırakılmaz!
Günaha tövbe ettiğimizde onu bırakalım.
Nefsimize her yenildiğimizde yeniden tövbe edelim. Her pişmanlık tövbedir.
Allah kullarının tövbesini kulları gibi kabul etmez.
Geçmişini sormaz, o andan sonrasını önemser.
Hatta, kul tövbeyi bozsa, yine günah işlese, yine tövbe etse, yine bağışlar.
"Bin kere tövbekâr olsan, bin kere kabul ederim"
Ümitsizlik küfürdür.
"Benden ümitli olan kuluma bağışlanma kapılarını açarım"
Afv Kapısında Aciz Kul
Bir melek değilim hiç günahsız,
Günahlarla dolu bir kulum!
Affa yönelmiş, Afv’dan ümitli,
Rabbine yönelmiş bir kulum!
İnsanlardan uzak uzlette,
Yalnızlığı seçmiş bir kulum!
Kendine Hazreti Rabia’yı örnek almış,
Tövbelere kendini karmış bir kulum!
Yok bu dünyaya meylim,
Sildim kalbimden her türlü meyi,
Döndüm veche kabul ederse,
Rabbinin rızasına talip bir kulum!
Bir yön bakar ahirete,
Kalmadı meyli masiyete,
Bezm-i elestten Ruz-i Mahşere,
İnce bir sıratta seyyah bir kulum!
Aciz Kul geçti dünya hevasından,
Yöneldi ahiret mecrasına,
Yok bu dünyada bir nasibi,
Çıktı sırat-ı mustakim pazarına.
Nefsini almak ister şeytanla iblis,
Vermez ucuz bir metaya müflis,
Satar ahiret pazarında
Ancak Rıza-i İlâhi pahasına Âciz.
Rızayı elde etmek zordur.
Alınmaz ucuz amellerle,
Onun bedeli iman-ı ihlasdır.
Rabbim sen bizi muvaffak eyle!
Amin! Amin! Amib!
Kim bu kapıdan dönerse aşkı bilmemiş, tanımamıştır.
Aşk, affoluncaya kadar kapıyı aşındırmaktır.
İşte! Kapındayım Rabbim!
Bin kere tövbesini bozmuş gibi geldim sana.
Bin kapından al içeri beni.
Bütün kapıları bırakıp geldim sana, o kapılar ki; bin kere yüzüme kapanmış,
Çalmaya ısrar ettiğim tek kapısın.
Bugün de al içeri!
Kim var ki senden başka yerden kaldıracak?
Kim var senden başka, parçalarımı birleştirecek?
Gönlü kırık, boynu bükük karşındayım.
Yerde kalp kırıkları...
Aşkım sana! Sevdam sana!
Kabul eyle huzuruna!
Bağışla! Affı umman olan!
Estağfirullah! Hu!