VE SARIYORDA
Milli devlet, denildiğinde bazı değerler etrafında birleşmeyi gerektirir. Milli devletler ayrıştırmaz ötelemez hep bazı ülküler etrafında çalışmaya, güç birliği yapmaya, bütünleştirmeye çalışır. Beraber ağlar, beraber gülerler.
Devlet-millet bütünleşmesiyle de yaraların süratle sarılması için seferberlik ilan ederler. Bazı değerler dediğim değerlerimizin etrafında toplanamazsak, işte o zaman biri ağlarken birileri de kahkaha atarlar. Televizyon aynasında timsah gözyaşı dökerken ekrandan ayrılınca da kahkaha atarlar. O zaman şairin dediği gibi birinden nur akarken birinden de kir akar.
Depremin acısı ile birbiri ile dayanışmayı artıran milletimizin bu dayanışmasını zedelemeye çalışanlar da faaliyetlerine aralıksız devam ediyor. Bir yandan deprem fırtınası sürerken, öte yandan da yalan fırtınası sürüyor. Çay ocağında otururken genç bir kız çocuğu Kızılay deprem zedenin çadırlarını satmış diye konuşuyordu. Nereden duydun, nereden bildin, belgelerin nedir? İşin ciddiyeti nedir? Elinde yalandan başka hiçbir şeyi yok.
Sadece sıradan bir vatandaş, elinde hiçbir şey yok dedik ama yanıldık, zira dezenformasyon iftira ve yalanları var. Dün bir deprem zede Eskişehir’de bir ev kiralayacak ama ev sahibi üç bin lira diyor, depremzede kabul ediyor. Ama vatandaş bir yılını peşin istiyor. Ona da tamam diyor. Ama veremem ikinci yılda ödeyemezsen diyor. Vermek istemiyor. Akıllı bir deprem zede valiliğe durumu bildiriyor. İki yıllığına evi mühürleniyor ve kiraya veremeyeceğini bildiriyor.
Bu kişi toplumsal enkazlar oluşturabilmek için depremleri fırsat bilip, bütün acıları yaşamış olan depremzedeyi bir kez daha vurmuştur. Bu kişi bu davranışıyla bazı gurupların manipülatif çabalarına ortak oluyor. Böylece her zaman olduğu gibi aynı yol ve yöntemlerle şimdi de işbaşında oldukları görülüyor. Her ne zaman Türkiye’nin başına bir felaket gelse, hemen dezenformasyona baş vuruyorlar. Şimdide aynı yol ve yöntemlerle depreme ilişkin 50 yüz bin twitt atarak dezenformasyonun nasıl yapıldığını, göstermesi bakımından önem arz etmektedir.
Düşmanımız bir tane değil ki Dezenformasyon yapmayı en iyi kim bilebilir. FETÖ dediğinizi duyar gibiyim. Tamda öyle. Muhalefetin silahşörleriyle ve PKK birleşerek sürekli toplumun üzerine yalan mermilerini sıkıyorlar. Dezenformasyonda yalan furyası doğru bilgilerden daha hızlı yayılıyor. Ucu dışarıda olan bazı hesaplar ile kimliği ve kişiliği belirsiz zevatların sistemli bir şekilde yaydıkları yalan ve iftira furyası milletimizi bıktırdı artık.
Adaletimizin şikâyete gerek kalmadan konuya müdahale etmesi en doğru hareket olacaktır. Daha ilk günden itibaren devletin sahada olduğunu gördükleri halde öyle yalanlarla silahşorlarını sahaya salan ve yalan görüntü ve haberlerle halkı kandırmaya nasıl çalıştıklarını gördük. Yok AFAT engellenmiş, Yok tırlar sokulmamış, Yok enkaz altındakilerine müdahale edilmemiş, hatta engellenmiş diyerek akıl almaz yalanlarla halkı ayaklandırmaya çalıştılar. Dediğim gibi ucu dışarıdaki ihanet şebekesinin satın aldıkları içerideki anahtarları, hazine bulmuş defineciler gibi hücum ettiler. Şükür ki halkımız çok duyarlı davranmayı seçti.
Ta ilk günden itibaren baraj yıkıldı, Hatay’a yardıma gidilmedi, gibi akıl almaz yalanlar yayarak AFAD’ın bölgede ki çalışmalarını etkisizmiş gibi gösterme çabaları oluşturuldu. Oluşturulan bu çok sayıda kullanıcılar eşzamanlı olarak belirli büyük hesapların paylaşımlarını paylaşıp beğenerek, büyük bir dezenformasyon kümesi oluşturuyor. Bu dezenformasyon kümeleri, depremlerden hemen sonra devreye girdi ve bazı büyük hesaplar AFAD’ın bölgede etkin olmadığına ilişkin paylaşımları büyük dezenformasyon kümeleri tarafından paylaşarak, AFAT, KIZILAY ASKERİMİZ, TEŞEKKÜLLERİMİZ gibi kuruluşlarımıza çeşitli iftiralar atıldı. Bu yalanlar hızla yayıldı.
Böylece de doğru bilgi akışı ve sağlıklı bilgi alma ortamı zedelenmeye gayret edildi. Maalesef bu dezenformasyon tezgâhı yüzünden bazı yerlerde arama- kurtarma ekipleri gittikleri adreslerde saatlerce boşa zaman harcadılar. FETÖ’cüler boşuna dini kisveye bürünmeyin. Halk sizi bu depremde daha iyi öğrendi. PKK dan sizin farkınız yok. İkinizde yalan ve iftira makinalarınızla halkın duygu ve düşüncelerini infiale uğratıyorsunuz. Bu millet zor zamanlarda sizlere pirim vermez. İnadına dayanışmaya girer. Felaketin ilk gününden itibaren yalanlarla toplumsal ortamı bozmaya, toplumu tahrik edici paylaşımlarda bulunarak, yardım seferberliğini zedelemeye, aksatmaya çalıştınız. Milletin cansiperane yardım ve dayanışma ruhunu, ahengini bozabilmenin çabasına giriştiniz Başarmadınız, başaramayacaksınız. Bütün Türkiye bölgede siz neredesiniz. Yalanlar üzerinden ulusal güvenlik sorunu üreterek, Türkiye’nin toplumsal dayanışmasını, iç cephesini tehdit etmeye çalışarak başaramayacaksınız.
Dışarıdaki düşmanlarla birlikte olan FETÖ, PKK, içerideki ihanet şebekeleri yalan hortumu oluşturdular. Sandılar ki hortum taş üstünde taş bırakmaz. Yine yanıldılar. Her şeye rağmen bu millet bu yarayı da sarar. VE SARIYORDA.
=======================AR======================