Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
el
elbistan

Sınıfsallığın Açmazları ve Yakıcılığı

Yorum

Sınıfsallığın Açmazları ve Yakıcılığı

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

396

Okunma

Sınıfsallığın Açmazları ve Yakıcılığı

Sınıfsallık sadece bize özgü olmayıp tüm insanlığın meselesidir. Tüm dünyada az veya çok insanları sınıflandırma gibi bir tutum vardır. İnsanlar ya renginden, ya ırkından, etnik kökeninden, inancından, yerlilik veya köylülüğünden, mavi veya beyaz yakalılığından dolayı sınıflandırılırlar. Burada birçok hususça sınıfınızı belirleme imkanınız yoktur. İnancınızı seçebilirsiniz ama milliyetinizi veya renginizi belirleme şansınız yoktur. Buradaki gelişmeler sizin iradeniz dışındadır, doğrudan dünyaya geliş şeklinizle ilgilidır. Hangi anne babadan, hangi kabile ya da klandan veya kıtadan yani yerleşim yerinden olduğunuza bağlıdır.
...

Sınıflandırmalar arasında en ilginç olanı köylülük şehirlilik meselesidir. Köylülük suçmuşçasına muamele görür şehirliler arasında. Oysa şehir mi vardı öncesinde. İnsanlar ya mağarada ya da çıplak arazideydi. Avcı toplayıcıydı. Köken aynıydı, soy sop boy aynıydı. Aynı köklerden neşet edilmişti. İnsanlık ilerlemiş, yerleşik hayata geçilmişti. Kademe kademe kırsaldan ormandan gelinerek şehre yerleşilmişti. Daha önce gelen şehirli sonra gelen köylü muamelesi görmüştü.Yani yerli bulunulan yere köylüden önce gelip konuçlanmıştı. Sadece zaman ve donem farkı vardır aralarında. Esasında İnsanların hepsi çıplak doğar kimisi pamuklu beze sarılır kundaklanır, kimisi basma beze. Yerli olan da köylü gibidir önce ağaç koğuğunda yaşamış, sonra şehirin yolunu tutmuştur. Daha erken dönemde şehirli olmuştur. Sonradan gelip yerleşene köylü muamelesi çekmiştir. Oysa köylülük yerleşim yeriyle ilgili değildir. Yerli olursunuz ama köylü kalırsınız. O nedenle köylü kafalılık yani kendinizi aşamamışlık meselesi vardır.
...

Yerlilik bazen küçültücü anlamda da kullanılır. Adam yerliymiş denilir. Yerli doğmuş yerli büyümüş, kendisini aşamamış, değişememiş dönüşememiş, geliştirememiş denilir. Afrika’nın veya Amerika’nın yerlileri küçük görülür bir nevi insan değil insansı muamelesi çekilir ancak bizde de yerlilik köylülüğe üstünlük addedilir.
...

Yerlilikte şu unsur önemlidir yalnız. Yerlilikten kasıt şehirliliktir burada. Şehir yaşamında kültürel atmosfer ve sosyal yaşam farklıdır. İnsan bu ortamda kendisini geliştirebilir, ileri bir boyuta taşıyabilir. Köylü ise köylü olarak kalabilir, geleneksel yaşamını idame ettirebilir. Köylü doğar köylü ölür, tüm bir yaşamı böyle sürer gider.
...

Şunu da unutmamak gerekir. Şehirleri büyüten geliştiren köylülerdir. Sonradan gelip katılanlardır. Ticaretin hacmini genişletenlerdir. Yerliye oluk oluk parayı akıtanlardır. Arsasının arazisinin değerlenmesini sağlayanlardır. Hem köylü üretmemiş olsa ne yer ne içer ahali. Bakınız köyler boşaldı, nüfus azaldı, araziler işlenemez, üretim yapılamaz hale geldi. Atatürk boşuna dememiştir köylü şehirlinin efendisidir diye. Bunu gerçek anlamdan öte felsefi ve sosyolojik anlamda söylemiştir. Yoksa efendilik köylülüğe ve şehirliliğe münhasır bir şey değildir. O bambaşka bir şeydir.



Kemal GÜL
29.04.2022


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sınıfsallığın açmazları ve yakıcılığı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sınıfsallığın açmazları ve yakıcılığı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sınıfsallığın Açmazları ve Yakıcılığı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL