Evel yıllar yoksulluğun kol gezdiği yıllardı. O yıllarda da zenginler vardı, bu günlerin zenginleri gibi şaşalı değillerdi tabi ki. Atadan kalma mal ve mülklerinden hasat gelirleri, etiyle sütüyle geçimliliklerini sağladıkları
türlü cinsten malları vardı, başka da düzenli gelirleri yoktu. Sosyal güvence, emeklilik nedir bilmezlerdi. Fukaradan hallice iki katlı evlerde otururlardı. Selamlıklarında duvar konsolü üzerine iliştirilmiş ahşap radyodan ajans dinler, köstekli saat kullanır, pompalı gaz ocağında pişirilmiş yemeği yer, hışırtılı löküz lambası aydınlığında aydınlanırlardı. Fukaradan ayrıcalıklarının hepsi hepsi bunlardı. Zenginlerin isimlerinin sonuna bey, fukaraların ismlerinin başına sülale lakabı konulup anılırlardı. Zengin beyler fukaralara efendi diye hitap ederdi. Ekseriya hicaza giden, minderi yastıgı halı kaplı sedirde oturan, nurlandıklarını sandırıp, löküz lambası aydınlığında aydınlanan, hurma ikramında bulunup, fakire seccade hediye eden zenginlerdi. Fukara sınıfında olanlar yer minderinde oturur, yer yatağında yatar, tandırda pişen yemeği yer sofrasında yer, tezek közlü mangal da ısınır, petrol lambasının loş ışığında ŞİNANAY mutluluğu yaşayanlardı. O günleri yaşamış, savaşı, yokluğu, fukaralığı yenme mücadelelerinde bulunmuş bu yaşlı kuşakların kalanları milenyum çağında hiç hatırlanıp onore edilmediler, ama edilmeliydiler. Her on yılda bir değişen, modern çağın çarkında enflasyon canavarıyla boğuşan, boğazlarından artırdıklarıyla gelecek kuşakları düşünen yine bu fukaralığı yaşamış nesillerdi. Bu fedakar fukara nesil, kırmızı kadife üzerine ilişik ipek kağıda yazılmış cumhur imzalı devlet brovesiyle onore edilmeselerde hatırlanmalıydılar ama hatırlanmadılar. Zaten otuzlu yıllarda yaşayanlar çoktan göçtüler. Kırklıların sayısı azaldı, ellililer ise göç hazırlığındalar. Atmışlıların henüz zamanla sorunları yok. Onlarında Kırmızı kadife üzerine iliştirilmiş manevi ödül alamıyacakları belli ! Bu nesli tükenmek üzere olan yaşlı kuşakların hayat hikayemiz dedikleri siyah beyaz geçmişleri, renkli tv.de belgeselleştirilmese de, arkası yarın radyo skeci olarak seslendirilerek renklendirilmesi. Oyunun finalinde "Yaşam Mücadele Ödülü"nün temsili olarak genç kuşaklara verilmesi ne anlamlı olur diye umulur. mcicek091220