- 640 Okunma
- 4 Yorum
- 6 Beğeni
Kendinize saygınızı koruyunuz!
Sessizliği seviyorum!
Rüzgar essin, yaprak oynamasın misali.
Ama sevgide ve aşkta hiç bir zaman sevemedim sessizliği, her daim ürpertici gelmiştir.
Kaybetme telaşı, endişesi sarmıştır her zerremi.
o sebeple ki; sevdiğim kişi ve kişileri her an aradığımda ulaşmak ve bulabilmek isterim.
Hani ne bileyim!
İnsan sevginin her türlüsünde, kendini hatırlatmak yerine hatırlanmak ister.
İlgi, alaka, özen, önemsenmek ve değerli olduğunu hissetmek gibi.
Sahiplenici bir yapıyla üstüne titremek,
İncitmekten ve incinmekten korkmak gibi!
Kişi sadece bunları sevdiği insana gösterebilir.
Duyguları onu rahat bırakmaz.
İnsan sevgisini içinden geldiği gibi yaşamayı arzu eder her zaman!
Her hayali gerçek olmasa da her anı beraber yaşayıp, her düşünceyi paylaşmak ister.
Gizlisi saklısı olmadan
Mesela güne onunla başlar günaydın diyerek.
Ve günü onunla sonlandırır düşlerimde kal diyerek.
Zaman herkes için muhakkak önemlidir!
Ama seviyorum dediğiniz kişiden zamanı esirgemek, onu önemsiz görüyorsunuz demektir.
Hal böyle olunca da karşınızdaki insanın, değersizlik hissine kapılması içten bile değildir.
Bu durum ile karşılaşan insanların İkili ilişkilerde nerede ve ne sıfatta olduğunu
sorgulamasına sebeptir!
Bu sorgulamalar neticesinde taraflar arasında üzücü ve kırıcı olayların yaşanması
kaçınılmazdır.
Yaşanan her ne olursa olsun, karşınızdaki kişinin de insan olduğu düşüncesini, asla unutmadan ve gerçekleri olduğu gibi paylaşmak en doğru davranıştır.
Gerek iş hayatımız da, gerek özel hayatımız da, gerekirse aylarca seni arayamam, ama bu benim isteğim harici
oluşan bir durum demelisiniz..
Bu durumda; karşıda ki kişide nasıl bir duruş sergileyeceğini bilir!
Benim fikrimce, hayatımıza bir sebeple aldığımız kişileri hayatımızdan çıkartırken de
açıklama yapmak bir nezaket gereği ve karşı tarafa insanca duyulan saygıyla
bir ilişkiyi noktalamaktır.
Sevgi içten gelen bir duygudur bitebilir. Şartlar değişebilir, ama kişiler değişmez!
Saygısız ve sevgisiz birisi ile yolunuz kesiştiğinde onu değiştirmeye çalışmak
Kendimizi varlığımızı hatırlatacak davranışlarda bulunmak
Yorucu olabilir.
Çünkü huylu huyundan vazgeçmez.
İtin kuyruğunu kırk yıl kalıba koysan
Yine eğri, yine eğri çıkar demiş atalar! hep sevmişimdir bu sözü…
Ve direk aklıma gelir.
Hani İnsan olmak saygılı olmaktan geçiriyordu ya.
Kimliğiniz hangi renk olursa olsun.
Kariyeriniz, maddiyatınız hatta maneviyatınız,
Saygısız birisi iseniz siz zaten ne bir insanı, nede bir canlıyı sevemezsiniz.
Bu elinizdeki imkanlar sadece sizin egonuzu tatmin etmeye yarayacak şeylerdir.
Başkaları için pekte bir önemi yoktur.
Saygısız birisine hani bazen içimizden sen insan mısın? diye sormak geçer.
Sormayın!
Bunun yerine,
Onu olduğu yerde bırakıp, tüm iletişim yollarını kapatmak kendimize olan saygımızı korumamıza vesile olacaktır.
Kendinize saygınızı koruyunuz!..
YORUMLAR
Nasıl etsem de yazarı incitmeden yazıya katkı sağlasam bilmiyor peşinen size sığınıyorum.Sürç i lisan etmem ama zamanın insanlardan çaldıkları yüzünden SÜRÇ ün kendisi benim.:)
Sevgi : Allahın hiç bir canlıdan esirgemediği nimet. Ve bu nimette her nimet gibi hayat verdiği kadar öldürmeye de muktedirdir. Su boğa bilir Oksijen aslında zehirdir Güzel güzel solumak lazım.Yada güzel güzel içmek yüzmek sağlıkta öyle. Sağlıklı olmak kişiyi ölüme de götüre bilir. Güzel güzel yürümez yada davranmazsa.
Ben de uzatmak istemezdim ama konunun kısa izahı yok. Üzgünüm.
Siz seviyorsanız birini O sevimsizdir. Yani sevmek Anne evlat ilişkisi gibidir.O pisletir siz temizlersiniz Çünkü seven sizsinizdir çocukta sevgilidir. Hayatımız da böyle esasen.Ve fakat ve sanırım bir asır önce biz sevmeyi bir sebeple unuttuk. Yerini iştah diye tanımladığımız ve doyunca terk edeceğimizden emin olduğumuz aldı. Sevgi yedikçe acıktırıyordu.iştah ise ne pahasına olursa olsun ulaşıp faydalanınca terki vacip kılan bir eylem. Mecnun. Tahir. Ferhat. Kamber ve aklıma şuan gelmeyen bir çok isim. Maşuktan hareketle kainatı sevmiş ve O sevgiyle ölümsüzlüğe ulaşmış kişilerdir. Ve Destanı yazılsa
hepimizin yani dedelerimizin mahallerinde de bu nevi hikayeler milyonları aşardı.
Önceki gün 73 yaşında bir akrabamla konuştum. Hala sevgilisini sayıklıyordu. Demem o ki Biz sevgiden bahis edecek durumda bile değiliz. Değil birini sevmek "Tek istisnası Annelerimizdir onları gerçekten seviyoruz." Ha bir de babalarımızı öldükten sonra seviyoruz. Çünkü sevmeyi bilmiyoruz.
Güncelde sevgi "Zannımca" Bir güzellik karşısında düşülmüş acz den öte bir şey değil.
Yoksa insan sevdiğini ne unuta bilir nede onsuz kendini avutabilir. Ama her acz bir gün biter. Bizim sevgili eş dost ve arkadaşlıklarımızın zamanla tarihe karıştığı gibi.
Sözüm bitmediyse bile zamanınızı daha fazla çalmamak adına kesiyorum.
YORUM
"Nezaketten ayrılmak zamanla sizi kaba ve hor birine dönüştürür ve asla huzur bulamazsınız" Demeyi becerebilmiş haklı bir yazı.
Teşekkür ederim. Ellerinize sağlık.
Saygıyı, edebi çoktan unutturulmuş; gençlik arkadan geliyor.
Ve inşallah yanılıyorum diye dua ediyorum
El öpmeye yabancı, sevmenin gündelik olduğu zamanda, dünyadaki çiçeklerin kıvrımları arasındaki umuda bakarak orada diyorum, hala bir ışık, hoş koku var
hüzünlükent
Acaba biz mi tükettik saygıyı sevgiyi
1980lerde aşk öldü
90larda ise saygı
Aşklar evet saatlik
Değer sevgi saygı sadece beraberlik olmuş anlık oda..
Üzgünüm bu çağlarda doğmuş olmaktan
Dün komşum bir bebekle geldi 10 aylık
Bebeyi severken okadar üzüldüm ki
Komşu sordu neden gözlerin hüzünlendi diye
Ne bileyim ablam şu bebeye bakınca gelecek göremiyorum dedim
Oysaki yeni nesile emanetti herşey
Sevgiler size
Ümmühan Yıldız
Eskiden okula giderken sırtımızda kitapların ağırlığı bir saat boyunca yürürdük.
Ellerimiz donardı, üşürdük, ağlardık fakat sırtımızda o ağırlığı öyle muhafaza ederdik ki kendimiz ıslanır kitaplarımızı ıslatmazdık
Şimdiki öğrencileri evlerinin altından servisler alıyor.(korana öncesi)
Ya da anne çocuğunun çantasını taşıyarak okula getiriyor..
Belki de sorun buradan başlıyor
Eğitimin ağırlığını sırtında hissedeceksin ki sevginin, dostluğun, sadakatin, başarılı olmanın kendini yormaktan geçtiğini anlayacaksın.
Ben hala sokakta ellerinde poşetler bir yaşlı birini görürsen hemen yardım teklif eder adımlarına adımlarımı uydururum
Sevgiyle